Kıbrıs Baharı

"Krizler asla soğukken değil, sadece sıcakken çözülür." Demiş meşhur Amerikalı diplomat Henry Kissinger.

Haberin Devamı

Ne var ki Kıbrıs, bu sözü geçersiz kılacak gibi.

Zira yarım yüzyıldır süren krizin buzları sonunda eriyor belli ki.

KIBRIS’TA 2. REFERANDUM

Üç hafta önce görüştüğüm üst düzey bir yetkilinin verdiği müjdeyi bu köşede aktarmıştım.

Ada’da Mayıs’tan beri Birleşmiş Milletler (BM) gözetiminde süren müzakereleri en geç 2016 başına kadar sonuçlandırmayı hedeflediklerini söylemişti.

Ve yeni yılın ilk aylarında da bir referandum olacağı sinyalini vermişti.

*

Haberin Devamı

Ankara’nın Kıbrıs’ta çözüm istemesinin en önemli sebebi ise, AB üyeliğinin önünü açmak.

Keza yetkili şu anda Türkiye’nin öncelikli hedefinin, “bir Avrupa devleti olarak AB ile ilişkileri yürütmek” olduğunu söyledi.

Ancak tek sebep bu değil. Enerji en önemli faktörlerden.

DOĞU AKDENİZ GAZI VE İSRAİL

Malûm, son zamanlarda Doğu Akdeniz havzasında ardı ardına doğalgaz ve petrol yatakları keşfediliyor.

Kıbrıs açıklarındaki 'Afrodit' sahasında 200 milyar metreküp doğalgaz ve 3,7 milyar varil petrol olduğu ortaya çıktı.

İsrail açıklarında da Tamar ve Leviathan sahalarında zengin doğalgaz yatakları bulundu.

*

Bu gazın dünya piyasalarına girmesinin tek uygun yolu ise, Türkiye-Kıbrıs-İsrail’in anlaşmasıyla kurulacak boru hatları.

ABD başta olmak üzere Batı da canla başla bunu destekliyor.

Haberin Devamı

Bundan kâr edecek olan ise elbette sadece Batı, İsrail, Yunanistan ve Ada'nın iki kesimi değil.

Bu anlaşmayla Türkiye önemli bir enerji köprüsü olacak.

Dolayısıyla tüm bu aktörler çözümü destekliyor.

*

Bununla birlikte bu enerji potansiyeli, Türkiye-İsrail ilişkilerinin normalleşmesi için de belki de en önemli sebep.

Hakeza geçtiğimiz günlerde Türkiye’den üst düzey bir yetkilinin İsrailli muadiliyle Roma’da görüştüğü basına yansımıştı.

Ankara’daki üst düzey kaynaklar, bu görüşme talebinin İsrail’den geldiğini aktarıyor.

Ve sürecin ilerleyeceği sinyalini veriyor.

Dolayısıyla önümüzdeki dönemde bu hatta da bir hareketlilik olası görünüyor.

Haberin Devamı

ZAMANIN RUHU

Ekonomik kriz de Kıbrıs’taki gelişmeleri tetikleyen bir faktör. Bundan tam bir yıl önce Haziran 2014’te Kıbrıs’a gittiğimde, özellikle Rum kesimi ekonomiden çok şikayetçiydi.

Tepav’ın (Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı) o günlerde yaptığı çalışmaya göre AB genelinde ekonomiden şikâyet edenlerin oranı %72 iken, Güney Kıbrıs’ta %98’di.

Bugün ise kriz çok daha derin.

Yunanistan krizi, doğrudan Kıbrıs Rumlarını da etkiliyor.

Bu da çözüm iradesini arttırıyor.

*

Çözüm umudunu arttıran bir faktör de, uluslararası camianın gösterdiği irade.

ABD ilk kez en üst seviyede sürece müdâhil.

Haziran 2014’te, 52 yıl aradan sonra ilk kez bir ABD Başkan Yardımcısı Joe Biden, Ada’yı ziyaret etmişti.

Aynı momentum devam ediyor.

Haberin Devamı

Daha geçtiğimiz hafta da hem AB Komisyonu Başkanı, hem İngiltere Dışişleri Bakanı Ada’daydı.

*

Yine uluslararası konjonktür de çözümden yana.

Ukrayna krizi sonrasında Rus gazının tedariki Batı için riskli hâle gelmiş durumda.

Bu da Doğu Akdeniz havzasına ilgiyi arttırdı.

Dahası Ukrayna’da ve Suriye’de meydanı Rusya’ya kaptıran ABD, uluslararası arenada daha aktif olma peşinde. Kıbrıs da belli ki bundan nasibini alıyor.

YENİ SAYFA

Çözüm, doğrudan Yunanistan ile ilişkileri de elbette olumlu etkileyecek.

Görüştüğüm yetkili, Atina ile Ege sorunlarının çözümü için bir taslak metin üzerinde mutabık kalındığını, Kıbrıs’ta çözümün bu metnin hayata geçirilmesini hızlandıracağını söylemişti.

Haberin Devamı

Buna dair çok önemli bir öneriyi ise, yazar Cengiz Aktar getirdi.

Aktar köşesinde, Ankara ve Atina’nın Ada’da karşılıklı askeri kuvvet indirimine gitmesini önerdi.

Ve bunun ikili ilişkileri ilk kez bir güven ve barış zeminine oturtacağını yazdı.

*

Ada’da iki kesimin liderinin daha önce görülmemiş derecede uzlaşmacı tavrı da, umudu arttıran etkenlerden.

Son olarak: Türkiye iç siyasetinde açılan yeni sayfa, belli ki dış politikada da yeni bir dönem başlatıyor.

Bu da Kıbrıs dâhil birçok ihtilâfın çözümü için fırsat yaratıyor.

Belli ki siyasiler de bunu görüyor.

Yazarın Tüm Yazıları