İsrail: Kuzey Irak petrolü Türkiye’den geldi

ÖNCE geçen hafta İsrail’in Kuzey Irak petrolünü satın aldığı haberi geldi. İsrail basını da bunu Türkiye’nin teşvik ettiğini iddia etti.

Haberin Devamı

Hemen akabinde ise sırasıyla İsrail Cumhurbaşkanı, Başbakanı ve Dışişleri Bakanı ayrı ayrı aynı açıklamayı yaptılar: “Kürtlerin bağımsızlığını destekliyoruz.” Hem de ABD’li meslektaşlarıyla yaptıkları toplantılar sırasında.
Kuzey Irak ise hemen haberi yalanladı. “Biz petrolü İsrail’e değil, bir firmaya sattık” diyerek. Ama firmanın petrolü istediği yere satabileceğini de ekleyerek. İsrail’den gelen tek resmi açıklama ise: “Petrol ticaretiyle ilgili bilgi veremeyiz.” Peki ya Ankara ve Washington? İki başkentten de henüz bir açıklama yok.
Peki Kürt petrolünü İsrail’e gerçekten Türkiye mi satıyor? Tüm bunlar ne anlama geliyor?

*

ÖNCE üst düzey bir Türk yetkiliye soruyorum. İddiayı reddediyor. Ancak şunu ekleyerek: “Biz zaten başkaları alsın diye Kürt petrolünü depoluyoruz.” Bundan kastı, 1 Ocak’tan beri Ceyhan’da depolanan Kuzey Irak petrolü.
Sonra İsrail’in eski bir üst düzey yetkilisiyle görüşüyorum. Ortaya ilginç bir iddia atıyor: “Tanker Ceyhan’dan çıktı. Ve petrolü İsrail’in Aşkelon limanında boşalttı. Ama İsrail, petrolü henüz satın almadı. Şu an sadece depoluyor.” Bir sonraki cümlesi ise daha da ilginç: “Bu sevkiyatı bir Türk şirketi ayarladı. Hatta Kuzey Irak’ın haberi bile olmayabilir.”
Bu iddiaları, İsrail’in Kürtlere yönelik açıklamalarıyla birlikte okumak gerekiyor. Ve büyük resme bakınca, petrol sevkiyatıyla ilgili detaylar önemini kaybediyor.

*

İSRAİL bölgede çok yalnız. Ve etrafı gittikçe karışıyor. Yeni kurulacak bir Kürt devleti, İsrail için tam anlamıyla can simidi. Daha önceleri Ankara’yı kızdırmamak için Kürtlere karşı mesafeliydi. Artık böyle bir derdi de kalmadı.
Açıklamaların ikinci hedefi ise enerji. Konuştuğum İsrailli yetkili, bu sevkiyatın Türkiye ve İsrail arasındaki enerji ticaretinin önünü açacağını söylüyor. İki hafta önce Tel Aviv’de görüştüğüm tüm İsrailli yetkililer de şunu söylüyordu: “İsrail açıklarındaki doğalgazın uluslararası piyasalara ulaşmasının ekonomik olarak tek uygun yolu, gazın Türkiye’ye bir boru hattıyla ulaşması.”
Üçüncüsü: İsrailli yetkililerin açıklamaları, ABD’li mevkidaşlarıyla yaptıkları görüşmeler sırasında geldi. Yani bir nevi ABD, mesajını İsrail’in ağzından vermiş oldu.

*

TÜRKİYE’ye gelince. O da İsrail’i önemli bir enerji ortağı olarak görüyor. Kaldı ki, bölge yangın yerine dönmüşken, Türkiye’nin de istikrarlı müttefiklere ihtiyacı var. Ayrıca Ceyhan’da depolanan Kuzey Irak petrolünün bir türlü alıcı bulamaması, Ankara’yı zor duruma düşürmüştü. Petrole pazar bulunması, Türkiye’nin başarı hanesine yazıldı.
Son olarak, Kürtlerin hamiliğine soyunan Türkiye, bu rolü İsrail’e kaptırmak istemeyecektir. Bu da Ankara’yı Tel Aviv-Erbil ilişkilerini yakın takipte tutmaya itecek. Yani Tel Aviv’le yakın temasta olmaya. Kaldı ki iki ülke arasında başlayacak enerji işbirliği zaten er ya da geç ilişkileri normalleştirecektir.

*

PEKİ ya ABD? Malum, Washington Bağdat’ın izni olmadan Kuzey Irak petrolünün satışına karşıydı. Oysa şimdi zaten Maliki’yi gözden çıkarmış durumda. Dahası, Irak’ta Musul petrolü şu anda cihatçıların elinde. Orta ve uzun vadede, bu petrolün yerini Kürt petrolünün alması hesaplanıyor olabilir.
Kürtlerin şu anki sessizlikleri ise anlaşılır. Zira İsrail bölgede kime el atsa, o yanıyor. Bölge ülkelerinin hedefi haline geliyor.

*

Ezcümle: Türkiye, ABD ve İsrail’in Kuzey Irak politikası şu an tamamen örtüşüyor. Ve sanki yeni bir dörtlü sahalara çıkıyor.

Yazarın Tüm Yazıları