Paylaş
Dün Nevruz Bayramı’nda Diyarbakır’da ben de bunlardan birine tanıklık etmiş oldum.
*
BU devrimsel anlardan ilki, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan “Kürt sorunu benim sorunumdur” dediğinde yaşanmıştı. Geçtiğimiz seneki Nevruz’da Abdullah Öcalan’ın mektubunda ateşkes ilan etmesi ise 2’nci dönüm noktası oldu. Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi Başkanı Mesut Barzani, Diyarbakır’ı ziyaret ettiğinde Başbakan’ın yaptığı konuşmada “Kürdistan” demesi de tarihiydi. Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’nun evvelki hafta Süleymaniye’de Kürtçe konuşması da.
Bu Nevruz ise çözüm sürecinin 5’inci devrimsel anı oldu. Zira ilk kez PKK’nin kurucularından biri, KCK Eşbaşkanı Cemil Bayık, barkovizyondan halka seslendi. Hem de 1.5 milyon kişinin doldurduğu Diyarbakır’daki Nevruz Parkı’nda, devasa bir kamusal alanda. Bu, Türkiye tarihinde bir ilk. Ve PKK’nın barış görüşmelerinde muhatap alınmasının çok ötesinde bir gelişme. Zira bu, örgütün dağdan sivil meydana, dolaylı iletişimden direkt iletişime, gizli ve özel görüşmelerden şeffaflığa ve kamuya açıklığa geçtiğinin göstergesi.
*
TÖRENDE PKK’nın kuruluş yıllarına ait olduğu bilinen Devrim Çarkı (Çerxa Şoreşe) marşı okunurken saygı duruşunda bulunulması, konuşan tüm Kürt siyasetçilerin Kandil’e selam göndermeleri ve neredeyse hiçbir siyasi açıklama yapmamaları da önemli: Kürt hareketi Öcalan ismi altında tek yürek olduğu görüntüsünü belki de ilk kez bu kadar güçlü verdi.
Yine ilk kez, 4 ülkeye (Suriye, Irak, İran ve Türkiye) yayılmış olan Kürt halklarının birliğine bu kadar çok vurgu yapıldı. Konuşan tüm Kürt siyasetçiler bu ülkelerdeki Kürtleri ayrı ayrı selamladılar. Ve tüm Kürt liderleri, aralarındaki farklılıkları giderip ortak strateji üretmeye çağırdılar.
*
BU Nevruz’da öne çıkan ise 2 mesaj var. Bunlardan birincisi ve en kuvvetlisi, barış iradesi. Osman Baydemir’in “Baharımızı asla kışa çevirmeyeceğiz, kışın gelmesine bir daha izin vermeyeceğiz” deyişi bunun en güzel ifadesi.
Yine Öcalan’ın mektubunda “Direnirken korkmadık, barışırken de korkmayacağız” sözü, her ne olursa olsun, Kürtlerin bundan böyle barış arayışından vazgeçmeyeceklerinin teminatı gibi. Meydanı dolduranların en çok barış çağrılarını alkışlamaları da bunun sağlaması oldu.
İkinci önemli mesaj ise hükümete. Öcalan AKP’yi süreci tek taraflı yürütmek, yasal temelden kaçmak ve ağırdan almakla suçladı. Ve barışın kalıcı ve bağlayıcı olması için müzakereleri yasal çerçeveye oturtmaya çağırdı.
Ancak bu süreci hükümetle birlikte götürme niyetinin de altını çizerek. “İki taraf da birbirlerinin iyi niyetini, gerçekçiliğini, yeterliliğini test etmiştir ve bu testten kararlılıkla çıkmıştır” diyerek, KCK’nın 2 hafta önce AKP’nin artık çözüm sürecinin muhatabı olmadığı açıklamasını da hükümsüz kılmış oldu.
*
MESAJ net: Evet çatışmasızlık, eylemsizlik önemli bir kazanımdı son bir yıldır yürüyen çözüm sürecinde. Ancak eylemsizlik sadece PKK için tercih edilen bir durum. AKP için değil. AKP için artık eyleme geçme vakti.
Paylaş