Yönetimin sesini duyan var mı?

Gençler iyi işler çıkartıyorlar.
Özellikle sonuçlara odaklanmadan oyuna bakacak olursak, gençler oldukça başarılı.
Takviye lazım mı?
Evet hem de acil.
Ama takviyeden önce gençlerin takıma aidiyetlerini sağlayacak hamleler şart.
Bunun için uygun organizasyonu yönetim oluşturmak zorunda.
Peki bu süreçte yönetimin sesini duyar var mı?
Ama yönetimin iletişim sorunu devam ediyor.
Hem de sadece başkan düzeyinde değil.
Kulübün basın birimi görevlisi de bu modaya uymuş durumda.
Arıyoruz açmıyor, yazıyoruz dönüş yapmıyor.
Vardır bunda da elbet bir hayır.
*
Demek ki bu işi herkesten çok iyi biliyorlar.
Demek ki öneriye açık değiller.
Şayet bu işi iyi bildiklerini iddia ediyorlarsa da çözüm üretmeliler.
Ürettikleri bu çözümü de en azından resmi internet sitesinden duyurmalılar.
İletişimsizlik sorununa geçtiğimiz gün değerli dostum spor yazarı Çetin Sabırlı da dikkat çekmiş.
Demek ki yalnız değilmişim.
Ama bu yönetime eksi yazar.

ALİ AKMAN VE İMZA

Tüm Bursaspor taraftarları Ali Akman’dan gelecek müjdeli haberi bekliyor.
Genç yıldız henüz sözleşme uzatma konusunda ikna edilmiş değil.
Nedense bu konuda ben umutluyum.
Yakın bir zamanda olumlu bir gelişme olacağını düşünüyorum.
Çünkü Ali Akman şimdi İstanbul’a giderse kendine ve geleceğine ihanet etmiş olur.
Çünkü çok genç ve İstanbul kulüpleri gelişimi çok önemsemez.
Tahammül daha azdır orada.
Bence pişip gitmek daha iyi.
Bu sayede hem doğup, büyüyüp, yetiştiğin kulübe iyi para kazandırırsın.
Hem de kariyer planlamanı daha iyi yaparsın.
Benden uyarması...