Yönetim devreye girmeli

Yavaş yavaş genç oyunculara yönelik eleştiriler başlanmışsa.
Aslında işler iyi gidiyor demektir.
Bursaspor, deplasmanda Ankaraspor ile berabere kaldı.
İşin doğrusu yine galibiyeti kaçıran taraftı.
Ağırlığı Vakıfköy patentli genç oyuncular, ellerinden geleni yaptı her zaman olduğu gibi.
Daha önce de belirtmiştim, bu takıma taşıyabileceğinden fazla yük bindirmeyin.
Kendilerine yapılan yatırımı fazlasıyla vereceklerdir, bundan herkes emin olsun.
Kupa dahil, 3 maçta alınan 2 galibiyet ve 1 beraberlik, alkışlanacak bir performans.
İyisi, güzeli, daha fazlası yakında.

*

Tecrübe kazanmaları lazım.
Güçlenmeleri gerekli.
Ne zaman pas atacaklarını...
Ne zaman çalıma yöneleceklerini...
Oyunu ağırlaştırmaları gerektiği zamanı...
Çok sert bir şekilde öğreniyorlar.
Düşünsenize bu gençlerin Batalla ile antrenman yaptığını.
Neler katardı...

*

Bu gençler taşıyabileceklerinden fazla yük alıyorlar.
Pek çoğu küçük yaşlardan itibaren oynadıkları mevkilerin dışında mücadele ediyor.
Yadırgamadan, “of” demeden ve şikayet etmeden verilen görevi yerine getirmeye çalışıyorlar.
Açıklarını daha çok koşarak kapatıyorlar.
Daha fazlasını istemek sanki biraz haksızlık olacak gibi.
Eğer daha fazlası istenirse bocalayabilirler hatta...
Hatta daha fazlasını istemek hem onlara hem de Bursaspor’a haksızlık olur.
İşte burada yönetim devreye girmeli.
Primlerin yatırılması güzel hamle.
Bu hamle genç futbolcuların aidiyet duygusunu güçlendirecektir.
Yeterli mi?
Elbette hayır...

*

Bu takımla daha fazla ilgilenmek lazım.
Tüm sorumluluğu Teknik Direktör Mustafa Er’e bırakmak, büyük haksızlık olur.
Çok tasvip ettiğim bir durum değil ama yönetim gerektiğinde yeşil zeminde olmalı.
Futbolculara, “Siz oynayın biz sizin arkanızdayız” mesajı daha güçlü verilmeli.
Bu futbolcuların buna ihtiyacı var.
Bu futbolcular ve teknik heyet bunu fazlasıyla hak ediyor...

 Öyle olur olmaz açıklama yapan yönetimler bana hep itici gelmiştir.
“Borç yok”, “Para lazım”, “Kimze bize yardım etmiyor” açıklamalarına oldum olası soğuk bakmışımdır.
Ancak sessiz yönetimler de çok itici oluyor doğrusu.
Oysa ne kadar güzel başlamıştı.
Art arda ziyaretler...
Üst üste sponsorluk anlaşmaları...
“Güzel günler yakın” diyorduk ki yönetim içe kapandı.
Sosyal medya üzerinden yapılan bir-iki açıklamanın ardından iletişim neredeyse yok gibi.
Bazı seçme medyalara yapılan açıklama ve bilgilendirmeler dışında haber alınamayacak neredeyse içeriden.
Bu çok doğru bir iletişim planı değil.
“Şeffaf yönetim” söylemleri de boşa çıkmış oluyor bu şekilde.