ŞENOL Güneş, Milli Takım'ın başına geldiğinde bir yazı yazmıştım. Hiç de aklımdan çıkmadı.
Sakın ola da ‘‘dünkü maç kayboldu, Vedat da bunu bekledi, şimdi de yazıyor’’ denmesin. O gün için ‘‘Şenol'un karizması yok, Milli Takım için de hafif sıklet’’ dedim. Çünkü hakikaten kenarda hafif sıklet bir adam duruyordu. Yine duruyor. Hele dün akşam benim şapkam uçtu. Oyunun 60. dakikaları oynanıyor, ben de içimden ‘‘Aferin be Şenol, Hakan Şükür'e 60 dakika nasıl dayandın? Onu çıkaracaksın, İlhan'ı alacaksın’’ diye düşünüyordum. Bir de ne göreyim? Kenardan kalkan numara 10. Çıkan talihli (!) Yıldıray'dan başkası değil. Bizim takımın değil, sahadaki 22 oyuncunun en iyisi. Pes be birader. Bir ara da başka korkular içine girdim. İçin için de ‘‘İster misin Rüştü iyi oynuyor, onu da çıkarsın, Ömer'i koysun’’ diye düşündüm.
DEMEK Kİ AĞIRLIĞIN YOK
Şenol, sen müsaade edersen bu takım bu gruptan 6 puanla çıkar. Ben müsaadeni rica ediyorum. İkinci oyuncu değişikliğin Bülent'le olmalıydı. Ben Bülent'i bu kadar zaaf içinde top oynarken ilk defa seyrettim. Hiç bir yan topta yoktu. Senin takımının top oynamasından çok disipline ihtiyacı var. Ama sende o ağırlık yok. Şu güne kadar oynanan maçlarda iki kırmızı kartlı oyuncu yok. Demek ki, senin bu çocukların üstünde ağırlığın da yok.
Biraz da oyuncular arasında dolaşayım istiyorum. Tugay oynadığı yerde nasıl oynaması gerekiyorsa öyle oynadı. Yok denecek kadar az top kaybetti. Ama Şenol da onu kaybetti, onu da oyundan aldı. Adı Ümit olanlardan Özat olanını beğendim. Tek bir pozisyon hatası dışında bana göre kusursuz oynadı. Davala olanının varamadım tadına. Çok şey kaybetmiş. Hasan, attığı golün dışında da iyi işler yaptı. Emre, kötü oynamadı ama Emre kadarlık da oynayamadı.
HAFİF KALDIK
Dünkü oyuna bakıyorum, çok üzülüyorum. Yazık oldu. Şenol'un yaptıklarına bakıyorum, gülüyorum. Hani kısadan bağlayayım, üzülmekle gülme arasında kaldım. Bir de maçın hakemine bir paragraf açmak lazım. Brezilya'nın şöhretli oyuncularının etkisi altında kaldı. Kullandığımız onsekiz üstü 5-6 tane frikik var. Hepsinde de baraj ihlali. Hem de en az 2-3 metre. Tek sarı kart yok. Bizim futbolculara gösterdiği kartların hepsi doğru. Ama, onsekizin içine penaltıyı soktu. Hareket tamamiyle, hatta kesinlikle çizgi dışında.
Neticede hakikaten yazık oldu. Haa, Yıldıray Baştürk oynasaydı da, bu futbolla, belki üç tane de yerdik. Ama iş orada değil, hafif kalmakta. Böyle bir kadro dostlar başına. Ve hakikaten yazık.