Paylaş
İntiharla yaşamına son verme ABD’de ölüm nedenleri arasında onuncu sırada. Az rastlanan bir olay değil.
Soru Bourdain gibi, İngilizce’de ‘celebrity’ denilen, ‘şöhret sahibi’ birinin yaşamına neden son verdiği olunca hemen her kafadan bir ses çıkıyor. 61 yaşında, alanında zirvede, dünya çapında biliniyor, varlıklı ve yaşam zevki olan, ölümcül bir hastalığa sahip olmayan biri neden yaşamına son verir?
Bence fazla irdelemek o kişiye saygısızlık. Uzun zamandır planlanıyor da olabilir, anlık bir dürtü sonucu da.
Madalyonun diğer tarafı da size büyük haksızlık ettiğini düşündüğünüz insanları boğazlama isteği. İçinizden kim “hayır benim aklımdan geçmedi” diyebilir? Ama milyonlarca insan hayal eder, bir kişi icra eder. İşte intihar da biraz öyle. Hepimizin depresif ve karanlık anları var. Yaşamdan bazen beziyoruz ve sonra kendimizi toparlıyoruz. Çünkü sorunların çözüleceğini, her şeyin daha iyiye gideceğini düşünüyoruz.
Peki ya öyle düşünmezsek?
İşte bu noktada ‘celebrity’ denen olgunun sosyoloji ve psikolojisini incelemek lazım. Henüz bakir yani lisansüstü araştırmaya konu olmamış sosyal bilim konuları.
Bunun adı karizma
Dışarıdan bakıldığı zaman şöhret sahibi kişi bir ‘arzu nesnesi’. Hayranların idolleriyle kurmak istediği ilişkiler, örneğin normal insanların komşularıyla kurduğu ilişkilerden nitelik olarak farklı. Kafalarındaki imajın doğrulanıp onunla bir saniye için bile olsa-mesela selfie yoluyla-yakın ilişki kurmak ve kendi tercihlerinin doğru tercih olduğunu ‘celebrity’nin ağzından duymak hayranlarının şaşmaz hedefi. Bu tip bir çember içinde sıkışıp kalan celebrity’nin kendisi olarak kalması zor. Devamlı kendi yarattığı ya da başkalarının onu ‘pazarlayıp’ çok para kazanmak için yarattığı imajı pekiştirmek zorunda. Bunun adı karizma. Şöhretli kişi elinde olsun olmasın imajından taviz verdiği ya da açık verdiği zaman da ‘karizma çiziliyor’ ve her yönden, özellikle onu kıskananlardan gelen okların hedefi oluyor. Bu şartlarda özellikle iyi ve sağlıklı bir aile yaşamı olmayan ‘celebrity’lerin yalnız kalmamaları zor. Devamlı ayak parmakları üzerinde adeta ‘tetikte’ yaşamaları gerekiyor yaralanmamak için. Aile yaşamı, varsa bile, olumsuz etkilenebiliyor. Özel yaşam kalmıyor. Celebrity devamlı yeni profesyonel ilişkiler kurmak zorunda. Bu da vaktinin çalışmak ve hayranları ile selfie çektirmekten geri kalan kısmını alıyor. Eski arkadaşlarıyla artık buluşamaz hale geliyor, gerçek dostları ona darılıyor, yalnızlık çemberi iyice daralıyor.
Çözüm var mı? Kişisel çözümler ve palyatif tedbirler var tabii. Ya toplumsal? İşin sosyolojisi bu. Neden çağdaş toplum ‘idol’lere ihtiyaç duyuyor?ABD gibi bir toplumda pop kültürün global ‘celebrity’, siyasi kültürün ‘demagog popülist’ üretmesi tesadüf değil. Toplumun atomize olmasının, sosyal bağların kırılıp, aile bağlarının gevşemesinin bir sonucu.
Paylaş