Paylaş
Albayrak, Çin gezisinin ilk saatlerinde Türkiye’nin elektrik üretimindeki mevcut kapasitesini ortaya koydu:
- Şu anda 73 bin megavatlık kurulu kapasitemiz var. Bunun yüzde 70’ini özel sektör, yüzde 30’unu kamu üretiyor.
Türkiye’nin yüzde 3-4 dolayında seyreden büyüme temposuna işaret etti:
- Elektrik üretim kapasitemizde de artış bu düzeyde ilerliyor. Oysa, Türkiye’nin daha fazla kurulu güce ihtiyacı var. Önümüzdeki 10 yılda 50 bin megavatlık yeni kapasite yaratmamız gerekiyor. Bu dönemde enerji için 100 milyar dolarlık yatırım gündeme gelecek.
Bölgedeki sıkıntılı, zor tabloya dikkat çekti:
- Çevremizdeki sıkıntılara rağmen ülkemizdeki yatırım iklimini elverişli tutmaya özen gösteriyoruz. Çok şükür yatırımcının iştahı sürüyor.
Çin’in nükleerden kömüre dayalı termik santrallara, güneş ve rüzgar enerjisine kadar sektörün birçok alanında teknolojik altyapıya sahip olduğunu anıımsattı:
- 3’üncü nükleer santral, kömüre dayalı termik santral, rüzgar ve güneş enerjisi için Çin’deki muhataplarımızla stratejik görüşmeler yapacağız.
Türkiye’deki kömürün enerji değerinin altını çizdi:
- Ülkemizde önemli kömür sahaları var. Ancak, 1300-2000 kalori arasında değişiyor. Günümüzde gelişen teknoloji, düşük kalorili kömürü dönüştürerek elektrik üretimine imkan veriyor. Çin’deki “Süper Termik” teknolojisine bu açıdan bakacağız.
Kömür sahalarının işletilmesiyle ilgili geçmişten bugüne uzanan modele değindi:
- Uygulamadaki modeller zamanla karmaşıklaşmış, yorucu hale gelmiş. Oysa modelin bu kadar karmaşık olmasına gerek yok. Amacımız, en ucuz enerjinin en hızlı şekilde üretilebilmesini sağlayacak ortamı yaratmak.
Özelleştime İdaresi Başkanı Bostan’ın kendisine eşlik eden heyette olduğunu anımsatıp sorduk:
- Kömür sahalarının işletilmesi konusunda Özelleştirme İdaresi de mi devrede olacak?
- Özelleştirme İdaresi’nin belirli bir deneyimi var. O deneyiminden yararlanmak istiyoruz. Ayrıca, birlikte daha verimli bir modeli nasıl geliştirebiliriz, ona bakıyoruz.
Üzerinde çalıştıkları modellerin devreye girmesinin uzun sürmeyeceğini kaydetti:
- Ben kömür sahalarının işletilmesinde rödovans sistemine çok sıcak bakmıyorum. Çünkü, devlet o modelde sadece bedel alıyor. Daha verimli olacağını düşündüğümüz yeni modeli bu yıl devreye alabileceğimizi düşünüyorum.
Albayrak, sınırımızdaki sıkıntılı ortam ve ülkemizde yaşanan teröre rağmen enerjide stratejik adımları kararlılıkla sürdürüyor...
Bunu yaparken, yaklaşımını şu mesajla ortaya koyuyor:
- Ben hep bardağın dolu tarafına bakarım...
Bakalım “bardağın dolu tarafı” Türkiye’yi enerjide nereye taşıyabilecek.
Enerjide kamunun anlamlı payı olmalı
ENERJİ ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak, elektrik üretiminde yüzde 70 özel-yüzde 30 kamu payı olduğunu anlatırken şu mesajı verdi:
- Özel sektörün çok öne çıkmasından kormamak gerekiyor. Kuralları doğru belirleyip, iyi uygularsanız, hiç sorun olmaz. Geçmişte devletin elinde olan santralların özel sektöre geçtikten sonra nasıl daha verimli çalıştığını görüyoruz. Yalnız, ben devletin enerji üretiminden tümüyle çıkmasını da doğru bulmam. Kamunun anlamlı bir payı kalmalı.
Düşen fiyatlar yatırımcıya yeni fırsatlar yaratır
BERAT Albayrak’a enerji sektöründe faaliyet gösteren bazı şirketlerin düşen fiyatlar nedeniyle keyfinin kaçtığını anımsattık, şu yanıtı verdi:
- Kömür, gaz, hidroelektrik ve rüzagara dayalı faaliyet gösterenlerle ayrı ayrı görüşüyoruz. Sorunlarına çözüm üretmeye çalışıyoruz. Düşen fiyatların, dövizle ilgili gelişmelerin bazı şirketlere sıkıntı yaşattığının farkındayız.
Ardından ekledi:
- Bu ortam bazı yatırımcılar için de fırsat olabilir. Yeni ortaklıklar kurulabilir, satın alımlar gündeme gelebilir. Böyle ortamlar yeni yatırımlar için de fırsat yaratır.
1 kuruş para koymadan yatırım yaptırınca alım garantisi verilir
BERAT Albayrak’a bazı enerji yatırımlarında devletin verdiği alım garantilerinin tartışmaya yol açtığını sorduk, nükleer santralları örnek gösterdi:
- Eğer devlet 1 kuruş para koymadan 20 milyar dolarlık nükleer santral yatırımı yaptırıyorsa, burada alım garantisi gündeme gelmesi normaldir.
Geçmişte verilen alım garantilerini işaret etti:
- Geçmişte doğalgaz çevrim santlarına verilmiş alım garantileri var. Onların bazılarında sürenin dolması yaklaşıyor. Onların süresi dolunca yeni yatırımların bazıları için alım garantisi gündeme geliyor. Burada önemli olan bir dengeyi tutturmak.
Paylaş