Paylaş
ERDEMİR, Çolakoğlu, Habaş ve Tosyalı Grubu’nun başrol oyuncusu olduğu yassı çelikte yüzde 10 dolayında gümrük vergisi uygulanırken bir süre önce Ekonomi Bakanlığı’na şu başvuru yapıldı:
- Fransa, Romanya, Çin, Rusya, Ukrayna, Slovakya gibi ülkelerden dampingli yassı çelik geliyor. Soruşturma açılmasını ve bu ülkelerden söz konusu ürünün ithalatına ek vergi konulmasını talep ediyoruz.
Bu başvuru, yassı çeliği en önemli hammadde girdisi olarak kullanan 19 bin şirketi ürküttü. Otomotivden çelik boruya, beyaz eşyadan gemi yat yapımına, ısıtma-soğutma sektörüne uzanan şirketlerin önde gelenleri, “Yassı Çelik Kullanıcıları Platformu”nu kurup, Ali Eren’i sözcü seçti.
Ali Eren, Çelik Boru İmalatçıları Derneği (ÇEBİD) Genel Sekreteri Mehmet Zeren’le birlikte platformun hazırladığı raporla durumu ortaya koydu:
- Platformun temsil ettiği sektörlerin 2014 yılı ihracatı 38.4 milyar dolardı. Eğer, bizim hammaddemiz olan yassı çelikte mevcut yüzde 10’luk gümrük vergisi olmasaydı bu ihracat 45-50 milyar dolara da çıkabilirdi.
Eren, temsil ettikleri sektörlerin iç ve dış pazardaki rekabetine bitmiş ürün ithalatıyla örnek verdi:
- Borudan otomotive, beyaz eşyadan ısıtma-soğutmaya, gemi ve yata kadar temsil ettiğimiz sektörlerin ürünlerinin ithalatı 37.7 milyar dolar düzeyinde. Yani, hem iç pazarda, hem dışarıda inanılmaz bir rekabetle karşı karşıyayız.
Türkiye’de yassı çelik üretiminin yıllık 10 milyon ton düzeyinde olduğunu vurguladı:
- Tüketim ise 14 milyon ton dolayında. Aslında yerli üreticiler kapasiteyi ve üretimi artırsa iç talebi tümüyle karşılar hale gelebilir. Şu anda 4 milyon ton da ithal ediliyor. İthal yassı çelik fiyatı da özelliğine göre ton başına 450-800 dolar arasında değişiyor. Buna bir de yüzde 10 gümrük vergisi biniyor. Biz, bu durumda dış rekabette zorlanıyoruz.
Yassı çelik kullanıcıları olarak mevcut gümrük vergisinden dert yanarken karşılarına bir de anti damping soruşturması başvurusunun çıktığını kaydetti:
- Şikayet konusu ülkelerden dampingli yassı çelik ithal edildiği kanısı oluşur ve ek vergi gelirse, 19 bin şirkette kârlar yüzde 30’a varan oranlarda düşecek.
- Bu sonuca hangi hesapla vardınız?
- Ek vergi, yassı çelik maliyetimizi yüzde 10 artırırsa 8 sektörün kâr kaybı tutarı 900 milyon doları bulacak. Örneğin çelik boru üreten şirketler zarar etmeye başlayacak.
İddiasını ihracat-ithalat verileriyle daha da ileri taşıdı:
- Yüzde 10 ek maliyet, 8 sektörün ihracatını 3.7-4.8 milyar dolar düzeyinde aşağı çekebilir. Bu sektörlerin nihai ürünlerinin ithalatında da aynı düzeyde artış olabilir. Dolayısıyla böyle bir ek vergi, cari açığa 7.5-9 milyar dolar arası negatif etki oluşturabilir.
7 Haziran sonrası “koalisyon-erken seçim” tartışması yaşanırken, yassı çelikte ortaya çıkan tabloyla ilgilenen çıkar mı?
Eğer ilgilenen olursa, yassı çelik üretenlerle kullanıcıları arasında denge sağlayacak orta yol bulunur mu?
Viyana’ya 100 milyon Euro daha yatırdı ‘Avrupa Ödülü’ aldı
OCAK ayında Ahmet Arslan’ın öncülüğünde oluşan “Fikir Sofrası” için Viyana’ya gittiğimde Do&Co’nun CEO’su ve patronu Atilla Doğudan’a da uğradım. Doğudan, Do&Co adlı otelinin bulunduğu bloktaki restoranının üstündeki ofise girdiğimde mimarlarla İstanbul Ortaköy’de THY’yle ortak yapımını sürdürdüğü otelin ayrıntılarını görüşüyordu.
Sohbette o günlerde tamamlanan alımdan söz etti:
- Bu binayı kısa süre önce satın aldık.
- Ne kadar ödeme yaptınız?
- 100 milyon Euro.
Aradan 5.5 ay geçti, Doğudan’la bu kez Berlin’de Yapı Kredi ekibiyle gittiğimiz Şampiyonlar Ligi finalinde, UniCredit’in konuklarını ağrladığı çadırda karşılaştık:
- Burada 14 bin VIP konuğa 2 bin 500 kişilik kadroyla hizmet veriyoruz.
Dünya Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hakan Güldağ araya girip Doğudan’ın yeni aldığı ödülü anlattı:
- Dünya Gazetesi’nin üyesi olduğu Avrupa Ekonomi Basını Birliği (EBP), Atilla Bey’e “Avrupa Yılın Yöneticisi Ödülü” verdi.
Biz ödülü konuşurken Doğudan elinde telsiz, işinin başına döndü...
Paylaş