THY uçağı pistten ‘Benzin alacağız’ diye neden döndü

Salonda beklerken önce 15 dakika gecikme tabelaya yansıdı... Gecikme süresinin tamamlanmasının ardından uçağa alındık. Yolcu alımı tamamlanıp, kapı kapandıktan sonra piste doğru hareket ettik. Pilot ilk anonsu yaptı:
- Önümüzde 10 uçak var. 20 dakika içinde havalanacağımızı umuyoruz.
Pilotun bu anonsu sonrasında uyumuşum. Gözümü açtığımda uçağımızın Atatürk Havalimanı park alanına dönüye geçtiğini farkettim. Park alanına yeniden dönünce pilottan ikinci anons geldi:
- İstanbul’daki hava koşullarında ortaya çıkan ani değişiklik nedeniyle kalkış yönümüz değişti. Bu durumda yakıtımız İzmir’e inmeye yeterli olmayacak. Bu yüzden ek yakıt alacağız.
Uçağa önlem olarak merdiven yanaştırıldı, kabin görevlileri bir anons daha yaptı:
- Yakıt alımı nedeniyle kemerlerinizi çözünüz ancak yerinizden kalkmayınız.
Ek yakıt alımı tamamlandıktan sonra piste doğru yeniden hareket ettik. 16.00’da İzmir için havalanması gereken uçağımız, 17.30 gibi havalanabildi.
İstanbul’daki önde gelen otel ve restoranların yiyecek-içecek yöneticileri, şarap seçicilerinden oluşan grupla birlikte Gülin-Akın Öngör çiftinin Akhisar Moralı Köyü’ndeki bağ evine ulaşmamız 21.00’i buldu.
Akın Öngör şaşkındı:
- Yıllardır uçarım. Dünyanın değişik noktalarına uçtum. Çok farklı havayolu şirketleriyle seyahat ettim. “Ek yakıt almamız gerekiyor” diyerek pistten bir uçağın döndüğünü ilk kez duydum.
Öngör’e, kısa süre önce Ankara Giyim Sanayicileri Derneği (AGSD) Başkanı Canip Karakuş’un başına geleni aktardım:
- Canip Karakuş ile Abdullah Kiğılı, Paris’e gitmeyi beklerken uçağın içinden beni aramıştı. Karakuş, “Uçağımıza fazla yakıt konulmuş. Şimdi boşaltılmasını bekliyoruz. 1-2 saatlik gecikmemiz var” demişti.
Fazla yakıtı boşaltmak, yakıt takviyesi için pist başından dönmek, THY’de hızlı büyüme nedeniyle “dikkat dağılması” olduğunu ortaya koyan sonuçlar...
Dünyanın dev havayolu şirketleri krizde büyük darbe yerken THY’nin parmak ısırtan büyüme yakalaması, bize gurur veriyor...
Ancak, hızlı büyümeden kaynaklanan “dikkat dağılması”nın önüne bir an önce geçmek gerekiyor...

Akbank, Maslak’taki üç binasını satışa çıkardı, Körfez kuyruğa girdi

AKBANK, 5 bin personelin çalışabileceği Çayırova’daki 55 bin metrekarelik operasyon merkezi binasını mart ayında tamamlamanın ardından, Maslak’taki operasyon merkezi olarak kullandığı 3 binayı satışa çıkarma kararı aldı.
Toplam kullanım alanları 50 bin metrekareye yakın olan Maslak’taki 3 bloğun satışa çıktığının duyulmasıyla birlikte, yerli yatırımcıların yanısıra, Körfez ülkelerinden de yatırımcılar Akbank’ın kapısını çaldı.
Akbank’ın Dubai’deki ofisiyle bu konuda irtibata geçenler arasında Katar, Kuveyt, Umman, Suudi Arabistan’dan yatırımcılar bulunuyor.

Referandum sabahı İstanbul’dan İzmir’e 29 liraya uçtu

MERKEZİ İzmir’de olan Sevilen Şarapları Yönetim Kurulu Üyesi Enis Güner, referandumdan birkaç gün önce İstanbul’da doğum yapan eşinin yanındaydı. Referandumda oy kullanmak için planını yapmış, 12 Eylül sabahı İzmir’e uçmayı öngörmüştü.
- Anadolujet’ten 10 gün önce biletimi aldım. Vergisiz fiyat 29 liraydı.
- Nasıl yakaladınız bu fiyatı? Kimse bu fiyatlara inanmıyor çünkü...
- Dediğiniz gibi 10 gün önce biletimi aldım. Zaten uçak da boştu. Böylece ilk kez 29 liralık fiyatla uçma fırsatı yakaladım.
Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım’la İstanbul’da Ramazan ayı içinde gerçekleşen iftar buluşmasında bazı gazeteci arkadaşlar THY Genel Müdürü Temel Kotil’e düşük fiyatlar konusunu sormuşlardı:
- Gerçekten o fiyatlarla uçanlar var mı?
- Elbette...
Enis Güner’in referandum sabahı için 29 liralık fiyatı yakalaması, THY ve diğer havayolu şirketlerini, “yakalayan ucuz uçabiliyor”u ispat etmiş oldu...

Ermenistan’la kavga çıkmasın diye ‘Kristal Kayısı’yı seçtiler

DÜN Malatya Uluslararası Film Festivali’yle ilgili gönderilen bülten dikkatimi çekti. Çünkü, ödüllerin adı, “Altın Kayısı” yerine “Kristal Kayısı”ya dönüşmüştü.
Oysa Malatya Valisi Ulvi Saran, konuyu bana ilk anlattığında, “Festivalin amblem ve ödülünü ‘Altın Kayısı’ olarak belirledik” demişti.
Ancak, Malatya Uluslararası Film Festivali’ne Ermenistan’dan itiraz gelmişti:
- Bizim “Erivan Altın Kayısı Film Festivali”miz var. Eğer benzeri ismi kullanırsanız uluslararası mahkemelerde aleyhinizde dava açarız.
Vali Saran’ın buna yanıtı şöyle olmuştu:
- Bizim festivalin adı “Altın Kayısı” değil. Ancak, amblem ve ödül olarak kayısıdan başka ne seçebilir ki. Malatya’nın en ünlü ürünü kayısı çünkü.
Başta Vali Saran olmak üzere festivale emeği geçenler Ermenistan’la gereksiz tartışma yaşanmaması için “Altın Kayısı” yerine “Kristal Kayısı” formülü bulmuşlar.
26 Kasım-2 Aralık tarihleri arasında gerçekleşecek festival çerçevesindeki yarışma için son başvuru tarihi 1 Ekim olarak belirlenmiş. Para ödülleri de, 3-10 bin Euro arasında belirlenmiş...