Paylaş
AZERBAYCAN doğumlu Rauf Rustamov, 17 yaşında Türkiye’ye geldi. İstanbul Üniversitesi Almanca İktisat ve Mütercim Tercümanlık bölümlerini bitirdi, Almanya ve İtalya’da master yaptı. Çalışma hayatına da İstanbul’da başladı. Dizayn Grup ve Mikrosan gibi şirketlerde çalıştı. Mikrosan’da Genel Müdür Yardımcılığı görevinde bulundu.
7 dil bilen ve Moskova Devlet Uluslararası İlişkiler Üniversitesi’nde doktora yapmaya hazırlanan Rustamov, 2015’in ilk aylarında Det-Al Holding’ten sektöründe Azerbaycan’ın lideri olan, Gence’de üretim yapan Det-Al Alümiyum’un CEO vekilliği teklifi aldı. Nisan 2015’te göreve başladığında ilk işi şirketin Türkiye ile ilişkilerini, ticaretini, işbirliğini artırma arayışı oldu.
Bu sırada Türkiye’nin alüminyum ithalatını araştırdı:
- Türkiye’deki sanayiciler yılda 1 milyon 250 bin ton alüminyum külçe ve levha ithal ediyor. Bizim şirket de külçe ve levha alüminyum üretiyor.
Türkiye’nin yoğun ihtiyacına rağmen, Azerbaycan’dan alüminyum ithalatının düşük olduğunu gördü:
- Araştırınca bunun nedeninin Azerbaycan’dan Türkiye’ye alüminyum ithalatına yüzde 7.5 vergi uygulaması olduğunu gördüm ve çok şaşırdım.
Azerbaycan-Türkiye ilişkilerinde kullanılan slogan ve bakış açısını anımsattı:
- Bizler iki devlet, tek milletiz...
Ardından şu soruyu ortaya attı:
- İki devlet, tek millet isek alüminyumda Türkiye’nin bize uyguladığı yüzde 7.5’lik vergi nereden kaynaklanıyor. Bu vergi tek millet anlayışına yakışıyor mu?
Sonra Türkiye’nin Gence Başkonsolosluğu’na mektup yazdı:
- Gence’de ürettiğimiz alüminyum külçe ve levhayı Yunanistan, Polonya, İtalya, İsviçre, İzlanda gibi ülkelere kolaylıkla satarken Türkiye pazarında karşımıza yüzde 7.5’lik vergi engeli çıkıyor.
Söz konusu verginin Gence’den gönderilen alüminyum külçe ve levhayı kullanan Türk şirketlerinin maliyetini artırdığını kaydetti:
- Bizim ürünümüzü Türkiye’de hammadde olarak kullanan şirketlerin nihai ürünü yüzde 15-30 pahalıya mal oluyor. Bu durum söz konusu şirketlerin rekabet gücünü zayıflatıyor.
Gence’yi Türkiye’nin “arka bahçesi” gördüğüne işaret etti:
- Gence bölgesi, Türk üreticisi için önemli bir pazar haline gelebilir.
Rustamov’a ülkesinin devlet petrol şirketi Socar’ın Aliağa’daki rafineri yatırımını anımsattım:
- Socar, 5 milyar doları rafineriye olmak üzere Aliağa’ya çok büyük yatırım yapıyor. Det-Al da alüminyum yatırımı düşünmez mi?
- Türkiye’de uygun partner bulunursa, özellikle Avrupa pazarına yönelik yatırım yapmayı gündeme alabiliriz. Ancak, uygulanan gümrük vergisi Det-Al Holding yönetimini üzdüğü için yatırım konusu çok hızlı gündeme gelmeyebilir.
Rustamov’un dert yandığı vergi konusunu Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mehmet Büyükekşi önderliğinde Hollanda’ya gerçekleşen “inovasyon turu” sırasında Ekonomi Bakanlığı Müsteşarı İbrahim Şenel’e ilettim, şu yanıtı aldım:
- O vergi Avrupa Birliği’nin (AB) aldığı bir karardan kaynaklanıyor. Bir çözüm üretebilir miyiz, ona bakmamız lazım.
Azerbaycan’ın, “Bu vergi ‘iki devlet, tek millet’e yakışıyor mu?” sorusunu bitirecek çözüm bulunabilir mi?
Paylaş