Her kuşak bir fabrika kurdu 900 milyon dolara dayandı
Paylaş
LinkedinFlipboardLinki KopyalaYazı Tipi
KURULUŞU 1912’ye uzanan Abdi İbrahim İlaç Sanayi ve Ticaret A.Ş.’nin İstanbul Maslak’taki yeni yönetim merkezindeyim.
Şirketin Yönetim Kurulu Başkanı, patron ailenin temsilcisi Nezih Barut,"Türkiye’de 40’tan fazla yabancı ilaç firmasını temsil ediyoruz, lisanslı üretim yapıyoruz.Onlara yakışır bir yerde olmalıyız.Ayrıca çalışanlarımız da kendini mutlu hissetmeli" düşüncesiyle yola çıkmış, binaya 39 milyon dolar harcamış.
Nezih Barut ve şirketin CEO’su Erman Atasoy’la Abdi İbrahim’i, Türk ilaç sektörünü konuşuyoruz. Ailenin üçüncü kuşağını temsil eden Nezih Barut, şirketin ulaştığı noktadan memnun: "Başta dedem olmak üzere üç kuşak birer fabrika kurmuş olduk.Atılımlarımızın 1912’den beri durmaması, Abdi İbrahim’i 900 milyon dolarlık yıllık ciroya yaklaştırdı."
Abdi İbrahim, 11.1 milyar dolarlık Türkiye ilaç pazarında, ciro bazında yüzde 7.2, kutu bazında da yüzde 9.2’lik payla birinci sıradaymış. Aslında geçen yılı 805 milyon dolar ciroyla kapatınca, 2008 için 935 milyon dolarlık hedef koymuşlar. Yılın ilk 7.5 aylık bölümü, cironun 900 milyon dolarda kalacağının işaretlerini vermiş.
İstanbul Sanayi Odası’nın (İSO) "Türkiye’nin En Büyük 500 Sanayi Kuruluşu" araştırmasında ilk 80 içinde yer alan Abdi İbrahim, dünyada da kendi sektöründe ilk 100’e girmeyi başarmış. Dünyada büyüme hızı yarışında ilk 8’de yer almış. Şirket, ilaç üreticileri arasında vergi rekortmeniymiş.
Başta tekstil-konfeksiyon olmak üzere Türkiye’de birçok sektör, YTL’nin güçlü olmasından, döviz kurlarının düşük seyretmesinden büyük rahatsızlık duyarken, Abdi İbrahim için bu durum avantaja dönüşmüş. Çünkü, kur düşük seyrettikçe Abdi İbrahim’in kárlılığı artıyormuş.
Şirket, son 10 yılda toplam 190 milyon dolarlık yatırım yapmış, Nezih Barut, şimdi de büyük bir depo yatırımına soyunmuş: "Bizim şirket hissedarlara hiç kár dağıtmaz.Hissedarlar sadece maaş gibi bir gelir alır.Böylece kazanılan şirkette kalır."
Nezih Barut, dedesinin ve babasının izinden gitmiş, Abdi İbrahim’in başına geçebileceği planıyla eczacılık eğitimi görmüş. Daha sonra 1976’da master için İngiltere’ye gitmiş. Aslında oradan da daha sonra ABD’ye geçmeyi düşünürken annesi aramış:
"Oğlum fabrikada grev başladı.Gel, Abdi İbrahim’in geleceği konusunda birlikte karar vermemiz gerekiyor."
Nezih Barut dönmüş, greve karşı lokavt ilan etmişler.Yani fabrikayı kapatmışlar. Aradan biraz zaman geçtikten sonra bugünkü Abdi İbrahim İlaç Sanayi’ni ortaya çıkaracak yapılanmayla yeniden yola koyulmuşlar.
Uluslararası ilaç devleri orijinal ya da benzeri (jenerik) ilaç demeden hızla büyüyen 11.1 milyar dolarlık Türkiye pazarında cirit atarken, Abdi İbrahim "liderliği" kaptırmamak için yoluna koşarak devam ediyor.
Bu maratonda nefesi kesilmeden hep önde kalabilir mi?
Hiç de kolay görünmüyor...
Eczacıbaşı satışı psikolojimizi etkiledi, biz de stratejiye bakarız
ABDİ İbrahim İlaç Sanayi’nin Yönetim Kurulu Başkanı Nezih Barut’u, Eczacıbaşı İlaç’ın çoğunluğunun Çek kökenli Zentiva’ya satılmış olması konusunda yokladım:
- Eczacıbaşı İlaç’a yabancı çoğunluk hissedar gelmesi piyasadaki durumumuzu değiştirmedi, etkilemedi. Ancak, bu satış psikolojik olarak bizi etkiledi.
Siz Abdi İbrahim’de yabancı ortak düşünür müsünüz?
- Eczacıbaşı Grubu’nun yapacak başka işi var. Üstelik o alanda da çok başarılılar. Ben ilaçtan başka iş bilmem ki?
Peki sizin kapınızı da yabancılar çalmıyor mu?
- Çalmaz olur mu? Türkiye ilaç pazarı yabancılar için çok dikkat çekici...
Ne kadar direnebileceksiniz?
- Benim idealim sonuna kadar ilaçta kalmak. Belki bize bölgesel güç olma yolunda açılımlar getirebilecek bir stratejik işbirliğini düşünebiliriz.
Hisselerinizin ne kadarını satarsınız böyle bir durumda?
- Çoğunluğun ve yönetimin bizde kalmasını isteriz. Bunu kabul edenle masaya otururuz.
Barut, bu yanıttan sonra duraksadı: "Biz olaya ister istemez fazlasıyla hissi bakıyoruz.Dile kolay, 96 yıllık firmayız."
Kapı açık tutulduğuna göre, Abdi İbrahim ailesi de bir gün yabancı ortakla el sıkışabilir...
Eczacılar para kazansın ama fiyat kırma faturası tümüyle bize yüklenmesin
ABDİ İbrahim İlaç Sanayi’nin CEO’su Erman Atasoy, Sosyal Güvenlik Kurumu’nun (SGK) ilaç alımıyla ilgili pürüzlerin giderilememesinden dolayı dertli:
- Görüşmeler yapıldı, yüzde 11’lik fiyat indirimi kararlaştırıldı. Bu indirim, fabrika çıkış fiyatları üzerindendi.
Sonra ne oldu?
- Şimdi istenen perakende fiyatlar üzerinden yüzde 11 indirim. Bunun anlamı fabrikada yüzde 14-15 indirimdir.
Sizin talebiniz ne?
- Biz yine fabrika çıkış fiyatından yüzde 11 yapalım, eczacılar da kendi kár paylarından biraz fedakarlık yapsın, hastaya indirim mümkün olan en iyi düzeyde yansısın.
Protokoller imzalansa da ilaç pazarlığı kolay biteceğe benzemiyor.
Hastalar bilinçleniyor Türkiye’de antibiyotik kullanımı azalıyor
NEZİH Barut, geçen nisan ayında İlaç İşverenleri Sendikası’nın Başkanlığını Eczacıbaşı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Bülent Eczacıbaşı’ndan devraldı.
Türkiye’de ilaç kullanım alışkanlıklarında bir değişim var mı?
- Antibiyotiklerin toplam ilaç satışları içinde payı yüzde 20 gibi yüksek bir düzeydeydi, şimdi düşüyor.
Bunu nasıl yorumlamak gerek?
- Kesinlikle iyiye gidiş işareti. Çünkü, bilinçsiz antibiyotik kullanımı vardı. Hastalar bilinçlendikçe, antibiyotik satışlarında da azalma başladı.
Dünyada durum nasıl?
- Dünyada daha çok kalp ve damar hastalıklarıyla ilgili ilaçlar öndedir.
Türkiye’de en çok jenerik mi yoksa orijinal ilaç mı satılıyor?
- Kutu bazında bakılınca jenerik (eşdeğer) ilaçların pazar payı yüzde 52’dir. Ancak, cirodan bakınca yüzde 67’yle orijinal ilaçlar önde.
Ya kişi başı yıllık ilaç harcaması?
- Türkiye şimdilerde 150 dolara yükselmiş durumda. Yunanistan’da bu rakam 350 dolar. Avrupa Birliği (AB) ortalaması 400 dolar düzeyindedir.
Kişi başı ilaç harcamasını yükselten etkenler neler?
- Öncelikle milli gelirin düzeyi ve sonra eğitim. Milli gelirde iyileşme varsa, kişi başına ilaç harcaması da artar. Türkiye’de son dönemlerdeki artışın kaynağında Sosyal Güvenlik Kurumu’nun (SGK) ilaca erişimi kolaylaştırması var.
Anlaşılan bilinçlendikçe leblebi gibi antibiyotik tüketmeyi bırakacağız...