Harem Otel’den Avşa’ya uzandı şarap üretirken ‘yerçekimi’ni seçti

İSTANBUL’daki Harem Oteli’nin sahibi Mustafa Hilmi Bayındır, yolu Avşa Adası’na düştüğünde kararını verdi:

Haberin Devamı

-         Avşa Adası’nda gayrımenkul almalıyım. Bu adada turizm yatırımı yapabilirim.

Mustafa Hilmi Bayındır, aldığı kararın ilk adımını arsa ve bağ alımlarıyla başlattı. Topladığı alan 160 dönüme kadar ulaştı.

Ancak Bayındır, Avşa’da hayal ettiği turizm işine girmek yerine küçük küçük ev tipi şarap üretimi denemeleri yaptı.

Torunu Alp Törüner’in çocukluğu da, dedesinin bağlarında, evde yapılan şarapların içildiği sofralarda geçti. Bu ortam Törüner’i tam bir “şarap sevdalısı”na dönüştürdü.

Alp Törüner, ABD’li fast-food (hızlı yemek) devi Burger King’in Doğu Avrupa ve Ortadoğu Bölgesi’nde Operasyon Müdürlüğünde geçirdiği 7 yıl sırasındaki seyahatlerinde şarap üzerine daha da yoğunlaştı. 2000’li yılların başında kararını verdi:

Haberin Devamı

-         Dedemin Avşa’daki bağlarında iyi üzüm üretip, orada güzel şarap yapabilirim.

Törüner, Fransa’da araştırmalarını yoğunlaştırdı. Avşa Adası’ndan Fransa’ya toprak götürüp tahliller yaptırdı. Fransa’dan Cabernet Sauvignon, Merlot ve Chardonnay çubukları getirtti. Bunlara Avşa’nın Adakarası üzümünü ekledi.

Hedeflediği bağın temeli atılmış, sıra şarap tesisi kurmaya gelmişti. Bunun için de Fransa’da araştırmalar yaptı, Fransız ve Türk önologlardan destek aldı:

-         Ben şarabı yerçekimi kurallarıyla üretmeliyim.

4 milyon dolar yatırım yaparak, Büyülübağ Bağcılık ve Şarapçılık Sanayi tesislerini Avşa’da, kendi bağlarının içinde bir yamaca kurdu. Fabrika 4 basamaklı binadan oluştu:

-         Ne demek yerçekimi gücü?

-         Şarap üretimi sırasında pompa ve santrifüj kullanmamak demek.

-         Nasıl oluyor bu?

-         Binamızın mimari özelliği sayesinde şarap bir aşamadan ötekine yerçekimi gücüyle kendiliğinden akıp gidiyor.

-         Bunun ne yararı ne? Diğerlerinden ne farkı var?

-         Pompa ve santrifüj etkisi şarabı yorar. Kötü tanenlerin şaraba geçmesine neden olur. Bizim sistemde bu engellenir.

Törüner, şaraba ne kadar “nazik” davrandıklarını anlatmak için örnek verdi:

Haberin Devamı

- 10 tonluk tankın bir aşamadan ötekine akışı bizde 4 saat sürer. Normalde
5-10 dakikada bu işlemin tamamlanması beklenir...

-         Şişeleme sırasında ne yapıyorsunuz?

-         Yine yer çekimi gücünü kullanıyoruz.

-         Bu yöntemi Türkiye’de sizden başka kullanan var mı?

-         Bildiğimiz kadarıyla tekiz.

-         Sizin yöntemi kullanmayan şarap üreticileri yanlış mı yapıyor?

-         Ben bu yöntemi daha doğru buldum. Diğerleri benimsemeyebilir. Ayrıca Türkiye’de çok güzel şaraplar üretiliyor.

Büyülübağ, bağdan şişeye “yer çekimi”yle akıyor, vitrine “butik” çıkıyor...

Şarapseveri de “yerçekimi”yle yakalamayı hedefliyor...

 

Hangi ülkeden kimin şarabı alındı

Haberin Devamı

Avusturya: Weingut Peter Schandl (Cabernet 2006)

Bulgaristan: Damianitza Şaraphanesi (Cabernet Sauvignon, Ruen&Rubin Cuvee 2005)

Almanya: Weingut Philip Kuhn (Dornfelder 2006)

Macaristan: Laszlo Szeremley (Merlot 2006)

Romanya: Wine Princess (Pinot noir, Merlot, Cadarca 2005)

Türkiye: Büyülübağ (Cabarnet Sauvignon 2005)

 

Alman RVE Nabucco’ya özel şarap ürettirdi Büyülübağ da içine girdi

BÜYÜLÜBAĞ Şarapçılık’tan gelen bilgi notu dikkatimi çekti:

-         Nabucco Cuvve’ye Türkiye’den sadece Büyülübağ girdi.

Büyülübağ Şarapları’nın patronu C’e sordum:

- Nedir bu Nabucco Cuvve?

-         Biliyorsunuz kısa süre önce Ankara’da Nabucco Boru Hattı projesiyle ilgili bir imza töreni oldu. Anlaşmaya Türkiye adına Başbakan Tayyip Erdoğan imza koydu.

Haberin Devamı

-         Evet...

-         Nabucco projesinin en önemli oyuncularından biri Alman RVE’ydi. RVE, imzanın anısına özel bir şarap ürettirmek istemiş. Bunun için de Nabucco’ya imza atan 6 ülkenin seçilmiş şaraplarından bir kupaj (karışım) elde etmeyi uygun görmüşler.

-         Türkiye’den sadece Büyülübağ’ı mı aldılar?

-         Evet.

-         Sizi nasıl bulmuşlar, nasıl karar vermişler?

-         Büyülübağ Cabernet Sauvignon Reserve 2005 şarabımız, Vinalies International 2009’da gümüş madalya almıştı. Sanırım bu nedenle dikkatlerini çektik.

-         Peki ne yaptınız?

-         Bizden 600 şişe şarap istediler. Biz de Avusturya’ya gönderdik.

Haberin Devamı

-         Sonra?

-         Sonrasında 4 bin şişe Nabuccu Cuvve ürettiler.

-         Ne oldu Nabucco Cuvve’ler?

-           Bildiğimiz kadarıyla Nabucco’ya imza koyan ülkelerdeki bakan, bürokrat, şirket yöneticileri gibi ilgililere dağıttılar.

Nabucco, ilk ürününü böylece ticari olmasa da şarapla ortaya koydu...

 

Mahzeni toprak altında

 

ALP Törüner, Avşa Adası’ndaki Büyülübağ tesislerinde mahzeni toprak altında oluşturmaya özen göstermiş:

-         Toprak altındaki doğal rutubetten yararlanıyoruz. Ayrıca bir iklimlendirme yapmıyoruz.

Törüner, şarapçılığın “ticari dürtü”yle yapılacak iş olmadığını savunuyor:

-         Bizim tesis 200 bin litre kapasiteli. Yani, butik üretim yapıyoruz. Üretim büyük hacimlere ulaşınca ve ticari kaygılar ortaya çıkınca, iş farklılaşıyor.

Törüner, “ticari kaygı ve büyük hacim”le ilgili yorumuyla asla sektörün büyük kuruluşlarına dil uzatmayı düşünmüyor.

Sadece yaptığı butik üretimdeki heyecanını ortaya koymaya çalışıyor...

 

Yazarın Tüm Yazıları