En az 5 ağaç dikmeyene evlenme cüzdanı vermeyin

DAMAT-Tween-ADV markalarının yaratıcısı Orka Group’un Giresun’da kurduğu Orsan Tekstil’in bir süre önce gerçekleşen açılış töreni...

Törende Sunset mayolarıyla tanınan Günkar A.Ş.’nin patronu Kemal Güneş’le yan yana oturuyoruz... Kemal Güneş, çevreye göz gezdirdi, uzaklara baktı, iç geçirdi: "Hemşerim (O Adıyamanlı, ben Malatyalıyım. Yani illerimiz iç içe geçmiş komşu) görüyor musun şu yeşil örtüyü. Süleyman Orakçıoğlu (Orka Group’un Yönetim Kurulu Başkanı) ne kadar güzel bir yatırım alanı bulmuş kendisine. Böyle yeşil bir çevrede insanın içi açılır, üretim şevki artar."

Kemal Güneş, aslında İstanbul’da üretim yapıyor. Ancak, doğduğu kenti unutmamak adına Adıyaman’a da bir hazır giyim tesisi kurmuş: "Adıyaman’daki fabrikamın çevresi kıraç. Çevrede ağaç namına birşey göremezsin..."

"Madem öyle siz de en azından fabrikanızın çevresini yeşillendirin"
diyecek oldum, Kemal Güneş devam etti: "Sadece fabrikamın yakın çevresinden söz etmiyorum. Daha uzak çevresini de kastediyorum. Elbette fabrikamın bahçesini yeşillendiriyorum."

Güneş, özellikle Doğu ve Güneydoğu Anadolu’nun yeşile özlemini giderecek formüller üzerine kafa yormuş. Geliştirdiği bir formülü Adıyaman’da Belediye Başkanı’na önermiş: "Evlenecek gençlere en az 5 ağaç dikme şartı koşun. Nikah kıyıldıktan sonra evlilik cüzdanı verilirken, bu şartı yerine getirip getirmediklerine bakın. ’En az 5 ağaç dikmeyene evlilik cüzdanı yok’ deyin."

Kısa süre önce ünlü Şeytan Sofrası eteklerindeki yeşil örtüyü yangına kurban veren Ayvalık’ta çok hızlı ortaya çıkan "yeşil örgütlenme"yi duyunca, Kemal Güneş’le sohbetimizi hatırladım.

Ayvalıklı’nın "ciğeri"nin yanmasından hemen sonra Balıkesir Valisi Selahattin Hatipoğlu öncülüğünde "Ayvalık Yeniden Yeşilleniyor" hareketi başlatıldı. Harekette Ayvalık Belediye Başkanı Hasan Bülent Türközen, Ayvalık Kaymakamı Nazım Madenoğlu ve Ayvalık Ticaret Odası Başkanı Rahmi Gençer el ele yürüyor.

Hedef öncelikle yanan 168 hektarlık alanı yeniden yeşillendirmekti. Hülya Avşar’ın devreye girmesiyle, Okan Bayülgen’in Kanal D’deki "Televizyon Makinesi" programında kampanyanın duyurusu yapıldı, kısa mesaj yoluyla izleyicilerden katkı sağlandı.

168 hektar alanda 33 bin ağaç kül olmuştu ama Ayvalık’ta başlayan hareketin hedefi 166 bin ağaç dikmekti. Bunun için acilen 225 bin YTL gerekiyordu. Vatandaşın küçük küçük yardımı sürerken, en büyük müjde Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hısarcıklıoğlu’ndan geldi: "225 bin YTL’nin yarısı TOBB’dan..."

Derken Balıkesir Sanayi Odası Başkanı Rona Yırcalı, şirketinden 10 bin YTL gönderdi. 10 bin YTL de Balıkesir Ticaret Borsası’ndan çıktı. Hüsamettin Cindoruk da 5 bin YTL’lik katkı yaptı.

Kampanyanın öncüleri, hareketi başlatmışken yeşillendirilecek alanı 268 hektara çıkarmayı planlıyor. Bu nedenle de yardım miktarının 225 bin YTL’yi aşmasını öngörüyor ve bekliyor.

"Ayvalık Yeniden Yeşilleniyor" kampanyasını Rahmi Gençer’den dinlerken, bu kez yeniden Kemal Güneş’in önerisine dönüyorum: "En az 5 ağaç dikmeyene evlenme cüzdanı vermeyelim..."

Yemyeşil bir Türkiye için bu tür "zorlama"ları denemeye değmez mi?

Adıyaman’ı sevindirdi, ’fahri hemşeri’ oldu

ADIYAMAN’dan Turan Beyaz, zaman zaman arar, hal hatır sorar... Bu kez hayırlı bir iş için aradı... Fiba Holding’in patronu, kendi adını taşıyan Vakfın Yönetim Kurulu Başkanı Hüsnü Özyeğin’in Adıyaman’a yaptıklarını anlattı:

"Hüsnü Bey, üç TIR dolusu, 1302 bilgisayarı Adıyaman’daki okulların kullanımına gönderdi. Ayrıca ilimizde 24 derslikli bir okul inşaatı başlattı."

Turan Beyaz
, çok heyecanlıydı... Bu heyecanını Adıyaman Belediye Başkanı ve meclis üyeleriyle paylaştı, "Hüsnü Özyeğin’e fahri hemşerilik beratı verilmesini" önerdi.

Belli ki Adıyaman belediyesindeki tüm ekip Beyaz gibi düşünüyordu. Belediye Meclisi’nde oylandı, Hüsnü Özyeğin, "Fahri Adıyamanlı" oldu...

Ne mutlu ona...

Nemrut’a neden sahip çıkan yok

RONA Yırcalı
’nın yeniden İcra Kurulu Başkanlığına seçildiği Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu’nun (DEİK) genel kurulunda Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın yakın dostu, Ramsey markasının yaratıcısı Gürmen Giyim’in patronu Remzi Gür’le karşılaştım.

Remzi Gür, Türk-İngiliz Sanayi ve Ticaret Odası Başkanı kimliğiyle oradaydı. Gür, sordu: "Sayın Başbakan’ın Malatya gezisinde yoktun. Neden gelmedin?"

Remzi Gür
, ilk kez gittiği Malatya’da fırsatı değerlendirip, Pütürge üzerinden Nemrut’a da çıkmış: "Nemrut’a giderken çok üzüldüm. Yol çok bozuk, eserler bakımsız. Neden sahip çıkmıyorsunuz?"

Ayaküstü Gür’e, Malatya-Adıyaman arasında "Nemrut bizim" tartışması yaşandığını, ancak giderek bir "yumuşama" gözlendiğini aktardım, şaşırdı: "Nemrut hepimizin, hatta dünyanın. Elimizdeki bu tarihi-kültürel varlığı iyi değerlendirmek için neden güçbirliği yapmıyoruz."

Gür, daha sonra Nemrut’la ilgili izlenimini Başbakan Erdoğan’la da paylaşacağını belirtti...

Aslında Nemrut’u kurtaracak, canlandıracak en iyi formülü bulacak kişi Malatya Valisi Halil İbrahim Daşöz... Çünkü Daşöz, daha önce Adıyaman’da da valilik yaptı... Nemrut’un iki yakasını en iyi Vali Daşöz biliyor...

Daşöz, formülü ortaya koysun, Başbakan Erdoğan bizzat desteklesin, Nemrut canlansın...
Yazarın Tüm Yazıları