Consensus 3 fıçıdan çıktırestoranlar rafta görmek istemedi

Peluso, derse fıçıdan başladı: "Şarapta daha çok Amerikan Meşesi, Fransız Meşesi ve Orta Avrupa Meşesi’nden çıkan kerestelerden üretilen fıçılar kullanılır. Türk Meşesi de Orta Avrupa Meşesi sınıfına girer."

Sonra meşe fıçının, şaraptaki etkisinde rol oynayan bir ayrıntıya girdi: "Ağacın yüzde 20’lik kısmından çıkan kereste, fıçıda kullanılır. Kereste 2 yıl açık havada bekletilir. Nemi yüzde 60’tan 15’e iner. Fıçı, yapım aşamasında ateşe tutulur. Ateşe tutulduğu süre, şarabın aromasında fark yaratır. 10 dakika ateşe tutulanla 20 dakika tululan fıçının yansıttığı aroma farklı olur."

Peluso, "Consensus 3 Meşe"de Shiraz - Cabernet Sauvignon - Merlot üzümlerinden oluşan "kupaj"a yönelmiş. Yüzde 50 Shiraz, yüzde 25 Cabernet Sauvignon, yüzde 25 de Merlot kullanmayı yeğlemiş.

3’ü ayrı ayrı fıçılarda 18 ay bekletilmiş. 18 ay sonra karışım gerçekleştirilmiş.

Bunları dinlerken aklıma Elda İçecek’in "Kara Efe"si geldi. Bu rakıyı içenler bilir, şişenin üzerinde "üç kez distile" yazar. Kara Efe ilk çıktığında Çeşme’de Tekel’in eski Genel Müdürlerinden, Çimentaş Genel Koordinatörü Mustafa Güçlü’yle birlikte denemiştik. Güçlü, bir benzetme yapmıştı: "Kara Efe, rakının 3x3’ü gibi olmuş. Bakalım 4x4’ünü kim çıkaracak."

Egemen Demirtaş’a sordum:

Æ"3 kez distile" deyip, Kara Efe’yi çıkardınız. Şimdi de "Consensus 3 Meşe" diyorsunuz. Neden?

- "3 Meşe" İdol’ün Fransız önologu Franck Peluso’nun önerisiydi. İlk kez böyle bir deneme yaptı. Biz de böyle bir yeniliğe kapımızı açtık.

İdol, Consensus 3 Meşe’nin 2 bin 57 şişelik bir bölümünü 150 cl’lik "Magnum"a dönüştürmüş. Yani, 1.5 litrelik şişeyi de piyasaya sunmayı planlamış.

Egemen Demirtaş’tan Consensus 3 Meşe’nin perakende fiyatını öğrenmek istedim:

ÆÊRestoranlar üst sınıf şarapların rafa çıkmasını benimsemiyor. Biz de büyük olasılıkla bu şarabı marketlere vermeyeceğiz.

Demirtaş’ın bu yanıtını restoranların "Perakende fiyat anons etmeyin, şaraptan ne kadar para kazandığımız ortaya çıkmasın" baskısı olarak algıladım.

Haksız mıyım?

Ramazan’dan Kurban’a iki bayram arası büyük kredi uçurumu yaşandı

TÜRKİYE Bankalar Birliği (TBB) Başkanı ve İş Bankası Genel Müdürü Ersin Özince, geçen günkü sohbet toplantısında kendisini şaşırtan bir veriyi paylaştı: "Ramazan Bayramı’nda İş Bankası olarak 700 birim bayram kredisi kullandırmışız. Bu sayı Kurban Bayramı’nda 50 birime inmiş."

Bankalarla reel sektör arasında yaşanan "kredi gerginliği", toplantının ana gündem maddelerinden biriydi.

Reel sektör, "Bankalar, kredileri geri çağırıyor, yeni kredi açmıyor" diye yakınıyor.

Bankacılar da, "Krizde likit kalmak zorundayız. Ayrıca kriz ortamında kredi verirken daha seçiçi davranmak gerekiyor" savunması yapıyor.

İki bayram arası "kredi uçurumu", kriz ortamını çok iyi anlatıyor...

2 milyon dolarlık forklift gümrükte 500 bin dolara indi

PERPA Yönetim Kurulu Başkanı Mithat Yümlü anlattı. Merkezi Perpa’da olan bir şirket, Çin’den forklift ithal etmiş. Bunun için 300 bin dolar da peşinat yatırmış.

Forklift İstanbul’a geldiğinde, kriz ortamının yarattığı sıkıntıyla, şirket kendisinde 1.7 milyon doları ödeyecek gücü bulamamış. Çin’e mesaj çekmiş: "Bu forklifti almaktan vazgeçtim."

Çinli firma, forklifti Çin’e döndürmek yerine, fiyatını 500 bin dolara kadar indirip, İstanbul’da satma çabasına girmiş ama yine de alıcı bulmakta zorlanmış.

Küçük ama krizin zincirleme etkisini gösteren önemli bir örnek...