7 milyon Sivaslı’ya 53’üncü sıradaki kent yakışıyor mu
Paylaş
LinkedinFlipboardLinki KopyalaYazı Tipi
TÜRKİYE’nin en uzun ve geniş pistine sahip havaalanına indikten sonra, Sivas Ticaret ve Sanayi Odası yönetim kurulu üyelerinin araçlarına dağıldık...
Elimdeki notlara göre Sivas, "Türkiye Gelişmişlik Ligi"nde 53’üncü sırada görünüyordu. Bu durumu bizi kente götüren Sivas Ticaret ve Sanayi Odası (STSO) Yönetim Kurulu Başkanvekili Musa Emmioğlu’yla konuştuk.
Emmioğlu, Doğan Yayın Holding’in "Marka Güçtür" temalı "Anadolu’daki Avrupa" toplantılarının 19’uncusu başlamadan önce moralimi düzeltti: "Mermer sektöründeyim. ABD’ye, Çin’e ihracatımız var. Sivas’ın 2005 ihracatı 50 milyon dolar. Bunda mermer ihracatının önemli payı var."
Biz bunları konuşurken, uzun karşılama konvoyu dikkatimi çekti. Sivaslılar, hemşehrileri Abdüllatif Şener’i karşılamak için seferber olmuştu.
Kısa bir trafik sıkışması sonrasında toplantının gerçekleştiği STSO’ya ulaştık. Kürsüye ilk çıkan ev sahibi STSO Başkanı Osman Yıldırım oldu: "Doğan Yayın Holding’in ’Marka Güçtür’ toplantılarının 3’üncüsünün Sivas’ta yapılmasını istemiştik, olmadı. O zaman ’Sizi Sivas Havaalanı’na indireceğiz’ sözü vermiştik. Sözümüzü tuttuk."
Osman Yıldırım, daha sonra kentin Türkiye ekonomisindeki yerini irdeledi: "Sivas cumhuriyetin ilk dönemlerinden, 1950’li yıllara kadar Türkiye 8’incisi konumundaydı. Daha sonra düşüş başladı ve ’Türkiye Gelişmişlik Sıralaması’nda 53’üncülüğe indik."
Yıldırım, AKP iktidarı döneminde Abdüllatif Şener’den gördükleri desteğe vurgu yaptı. Önlerine koydukları hedeflere ulaştıklarını aktardı, Sivas’ı bir marka olarak öne çıkarma çerçevesinde, kentinin gücünü anlatmak için şu veriye dikkat çekti: "Dünyada 7 milyon Sivaslı var."
Yıldırım, mesajlarıyla Sivaslı işadamlarının umudunu ortaya koydu: "Cumhuriyetin temellerinin atıldığı Sivas, kısa sürede yatırım üssü haline geldi. Spordan sanayiye kadar her alanda birinci ligdeyiz."
Gerek Yıldırım’ın konuşmasına, gerekse sohbet ettiğimiz diğer işadamlarına bakılırsa, Sivas son birkaç yılda önemli atılımlar gerçekleştirmiş. Teşvik Yasası sayesinde organize sanayi bölgesinde 30 olan yatırım sayısı 71’e çıkmış. İhracat 20 milyon dolardan bu yıl 60 milyon dolara dayanmış.
STSO’nun "Yatırımın Doğru Adresi Sivas" rehberinde işadamlarına, "Sizi Sivas’ta yatırım yapmaya ve yaşamaya davet ediyoruz. Sivas’a yatırım yapan kárlı çıkar. Kendinizi evinizde hissedersiniz" mesajları verilmiş.
STSO, bir yandan "Anadolu’da yatırımın yeni rotası Sivas" derken, diğer taraftan da Cumhuriyetin 100’üncü yıldönümünü kutlayacağımız 2023 için, 500 milyon dolar ihracat hedefi koymuş.
Toplantı sonrasındaki yemekte Sivas Belediye Başkanı Sami Aydın’a, "Dünyada 7 milyon Sivaslı var" verisine nasıl ulaştıklarını sordum: "Nüfus kayıtlarında bir şekilde Sivas bağlantısı olanların hepsi bu hesaba dahil."
Uçağımız Sivas’tan havalandığında düşündüm:
Dünyada 7 milyon Sivaslı varsa, kentin ’Türkiye Gelişmişlik Ligi’nin 53’üncü sırasında işi ne? 7 milyon Sivaslı’dan kenti daha üst sıralara taşıyacak yatırım çıkamaz mı?
Abdüllatif Şener’in desteğiyle yetinmek, Sivas’ı yukarı taşır mı?
’Ceza gündemde yok’ derken sadece o günleri kastettim
ENERJİ Piyasası Düzenleme Kurulu (EPDK) Başkanı Yusuf Günay aradığında, Petder Başkanı Canan Ediboğlu, Yönetim Kurulu Üyesi Tahir Uysal, Ader Başkanı Fikret Öztürk ve Ader Yönetim Kurulu Üyesi İsmail Aytemiz’le yemekteydik.
Günay, geçen günkü, "Merat etmeyin akaryakıt şirketlerine ceza gelmez" yazım üzerine aramıştı: "Uluslararası bir şirketin Avrupa’daki tepe yöneticisiyle sözünü ettiğiniz tarihte yemekte karşılaştık. Bana o gün çıkan, ’Akaryakıt dağıtım şirketlerine cezalar EPDK gündeminde’ haberiyle ilgili bilgi sordu. Ben de o günler için EPDK’nın gündemine cezaların gelmediğini aktardım. Nitekim aynı gün o haberle ilgili bu yönde bir açıklama da yapmıştık."
Günay, daha sonra söz konusu Avrupalı yöneticiye, "Bu açıklamasının akaryakıt dağıtım şirketlerinin hiç ceza almayacağı anlamı taşımadığını" da aktardığını vurguladı.
Günay’la telefon görüşmemiz bittikten sonra, yemeğe geri döndüm. Canan Ediboğlu’na, 28 akaryakıt dağıtım şirketinin "lisanslama tekniği" yüzünden aldığı 1.6 milyar YTL’lik ceza sonrasında gelinen noktayı sordum: "Söz konusu bayilerin yüzde 95’i lisans almış durumda..."
Önce, "O bayiler zamanında lisans almadı, onlara akaryakıt dağıtmakla suç işlediniz" diyerek 1.6 milyar YTL ceza kestiler...
Hemen ertesi gün başlayıp, bugüne kadar o bayilerin yüzde 95’ine lisansını verdiler...
Madem lisans arkadan gelecekti, neden o cezalar kesildi?