217 bin 900 kişi trafik kazasında öldü, ’İlk Adımlar’a sahip çıkın

RENAULT’un Milli Eğitim’in "vizesi", akaryakıt dağıtıcısı Total’in desteğiyle ilköğretim ikinci sınıf öğrencilerine dönük yürüttüğü "Sokakta İlk Adımlar" projesi için Adana’dayız.

Kürsüde Renault Mais Genel Müdürü İbrahim Aybar var:

1955’ten buyana Türkiye’de 7 milyon 379 bin 743 kaza olmuş.

51 yılda bugünkü nüfusumuz üzerinden bakarsak her 10 kişiden biri kaza geçirmiş.

1955’ten buyana kazalarda 217 bin 900 vatandaşımızı kaybetmişiz.

Bu dönemde trafik kazalarında yaralanan 2 milyon 749 bin 748 kişiden ne kadarının hastanelerde daha sonra yaşamını yitirdiğini bilmiyoruz.

Aybar, Emniyet Genel Müdürlüğü’nden bir de son verileri irdeledi:

Bu yılın ilk 10 ayında 542 bin 204 kazada 2 bin 851 kişi yaşamını yitirdi.

Yılın ilk 10 ayındaki kazalarda 113 bin 854 yurttaşımız da yaralandı.

İbrahim Aybar, sonra asıl tehlikeye dikkat çekti: "Yol güvenliğinde asıl tehlike, kaza istatistiklerini sadece kuru rakamlar olarak algılamaya başlamaktır. Asıl tehlike, rakamların ardındaki dramı görmekten kaçmaya başlamaktır."

Renault, 5 yıl önce "kaza istatistikleri kuru rakamlar olarak görülmesin" düşüncesiyle, Milli Eğitim Bakanlığı’ndan da "vize" alarak, ilköğretim ikinci sınıf öğrencilerine yönelik "Sokakta İlk Adımlar" projesini başlatmış.

Bir süre sonra "sosyal proje" arayışına giren Total’in Genel Müdürü Muammer Ekim, Aybar’la konuşup, "Sokakta İlk Adımlar"a destek vermeye başlamış. Proje kapsamında 5 yılda 170 bin öğrenciye ulaşılmış, bu öğretim dönemi sonuna kadar 18 ilde 190 bin öğrenciye ulaşmak için hedef yükseltmiş.

İbrahim Aybar, konuşurken çocuklara karşı hem çok mahçup tavır içinde, hem de onlardan umutlu: "Artık çok iyi otomobiller üretiliyor. Bu, trafik kazalarına karşı pasif önlem. Asıl otomobilleri kullanan insanlar önemli. Çocuklar, kazalar yüzünden size karyı çok mahcubuz. Şimdi siz trafik kurallarını öğrneceksiniz, o kültürle büyüyeceksiniz, bize gerçek medeniyeti yaşatacaksınız."

Renault ve Total’in umudu, 10 yıl sürecek projeyle trafikteki kültür düzeyini biraz olsun artırmak, bilinçli otomobil kullanmayı sağlayabilmek. Bu amaçla ilköğretim ikinci sınıf öğrencilerine dönük trafik bilgilerini içeren kitaplar dağıtılıyor, filmler gösteriliyor. Bu konuda Doğan Egmont’la işbirliği yapılıyor. "Sokakta İlk Adımlar"a çocukların ilgisini sıcak tutabilmek için "Woosh" adlı bir kahraman yaratılmış, onun da içinde yer aldığı filmler hazırlanmış.

Şimdilik 18 ile ulaşabilen proje, kalan 5 yılda 81 ilin okullarının önemli bölümüne yayılacak. Trafikte nasıl davranacağını daha iyi öğrenecek çocuk sayısı 1 milyonu bulacak.

Aybar ve Ekim, projenin yaygınlaşması ve "medeni trafik kültürü" edinecek çocuk sayısının artabilmesi her kesimden destek bekliyor.

"Sokakta İlk Adımlar"a sahip çıkalım, "trafikte sıfır kaza" gibi iddialı hedefler koyalım...

51 yılda trafik kazalarına 217 bin 900 kurban verdiğimizi unutmayalım...

Doğu’da Dacia Logan satışı neden arttı

RENAULT Mais Genel Müdürü İbrahim Aybar, geçenlerde bayi ziyareti Van ve ilçelerine gitmiş. Aybar, bayilerle satış rakamlarını gözden geçirmiş. Renault’un Romanya’daki tesislerinde üretilen Dacia Logan’ın bölgede ulaştığı satış rakamı Aybar’ın dikkatini çekmiş. Bayiler, "Dacia Logan, kendi sınıfına göre oldukça büyük depoya sahip. Bu sınıftaki otomobillerin depoları 40 litre akaryakıt alırken, Logan’ın deposu 70 litre alıyor" demişler.

"Büyük depo"
, kamyonlarla yürütülen "motorin ticareti"ni akla getiriyor. Van’da görmüştüm, kamyonların deposu 1 tonluktu. Sınırda deposunu doldurabilen, ucuz motorin trafiğine giriyordu.

Logan’la böyle bir ticaret olmasa da, büyük depo sayesinde otomobil sahibi kendi kullandığı benzini ucuza getirdiğini düşünüyor.

Romanya’nın Logan’ı, Türkiye’nin Doğu’sunu "büyük depo"yla yakalıyor...

Emniyet kemeri Bakan’ın beynine  nasıl çakıldı

RENAULT ve Total’in işbirliğiyle yürüttükleri "Sokakta İlk Adımlar" projesini Adana’da izlerken, 2005 yılı ağustos ayına döndüm.

Hürriyet Otoyaşam, Temsa ve Petrol Ofisi’nin birlikte yürüttükleri "Emniyet Kemeri Hayat Standardıdır" projesinin ilk tanıtım gününü hatırladım.

Toplantıya katılan Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, sadece otomobillerde değil, artık otobüslerde de emniyet kemeri takmanın önemini vurgularken, şu anısını aktarmıştı: "İsveç’te olduğum yıllardı. İsveçli bir arkadaşla birlikte Norveç’e gidecektik. Otomobile bindik, öyle duruyoruz. Bir-iki derken beş dakika geçti. Arkadaşa ’Neden hareket etmiyoruz, bir aksilik mi var’ diye sordum, ’Sen hazır değilsin’ yanıtı aldım. Soran gözlerle baktım, emniyet kemerimi takmadığımı işaret etti. Kıpkırmızı kesildim. O günden sonra emniyet kemeri adeta beynime çakıldı."

Hep birlikte "emniyet kemerini beynimize çakalım", hayata bağlanalım...
Yazarın Tüm Yazıları