Paylaş
Oradan yürüyen bantlarla sıkma makinesine doğru yöneldi.
Orhan Diren, yıkama havuzunun başında bir- iki portakalı eline aldı:
- Bakın, sofraya konulacak gibi diri.
Genel kanıyı anımsattım:
- Genelde çürük veya çürümeye yüz tutmuş olanlar meyve suyu üretimine kaydırılır diye biliyoruz.
Ozan Diren yanıtladı:
- 11 yıldır Meyve Suyu Endüstrisi Derneği’nin (MEYED) yönetimindeyim. 1999-2001 döneminde 4.5 litre olan yıllık kişi başı meyve suyu tüketimimiz bugün 11-12 litreyi buldu. Avrupa ve ABD’de tüketim çok daha yüksek. Ülkemizde, “Meyve suyu üretiminde çürükleri kullanıyorlar” gibi bir kuşku vardı. Sektör olarak bunun üstesinden gelmeye çalışıyoruz.
Erol Diren, şu hesabı ortaya koydu:
- 11.5 kilo sağlam, iyi portakaldan 5 kilo su çıkar. Konsantreye dönüşünce 1 kiloya iner. Aynı miktarda konsantre elde etmek için 20 kilo çürük meyve kullanmak gerekir. Aslında kaliteden ödün vermeye kalksanız da çürük meyve kullanmak mantıklı değildir.
Sıkma makinesinin önünde portakalların boylarına dikkat çekti:
- Bu sıkma bandı, 5 farklı boyda portakal işlemeye kurgulanmıştır. Yani, büyükle küçük boy portakal makinenin aynı bölümünde sıkılmaz.
5 boy ayrımının nedenini anlattı:
- Küçük boy portakalı büyük gözde sıkmaya kalksanız, yeterince işlemden geçmemiş olur. Büyük boy portakalı, küçükle aynı bölümde sıkarsanız, kabuğunun acılığı suya karışır.
Ozan Diren, Tokat’ta başlayan üretimin 2000’de İzmir’e, 2011’de de Sultanhisar’a uzandığını vurguladı. Erol Diren, Sultanhisar’ın konumuna işaret etti:
- 200 kilometre yarı çapındaki mesafeden ürün alıyoruz. Meyveyi neredeyse kaynağında işlemiş oluyoruz.
Erol Diren, bir ara yılda 6 milyon dolarlık standarda uygun portakal-limon ithal ettiklerini belirtti:
- İthalatımız en son 1.5 milyon dolara indi. Artık tüm ihtiyacı içeriden karşılama noktasına geldik.
Ozan Diren, Dimes’in verilerini paylaştı:
- 2014 ciromuz 450 milyon lira oldu. Yüzde 25’i fason üretimden, yüzde 45-50’si markalı meyve sularımızdan geliyor. Sütün cirodaki payı yüzde 15. İhracatımız 25 milyon doları buluyor. 107 ülkeye ihracat yapıyoruz.
İhracata bir örnek verdi:
- Galapagos Adaları’nda teknede bizim ürünümüzü gören Türk tatilciler, fotoğraf çekip bize gönderince mutlu olduk.
Türkiye, kişi başına yılda 91 kilo taze meyve tüketimiyle ilk sıralarda bulunuyor. Meyve suyu tüketiminde ise, 12 litre ile ABD’nin 36 litre gerisinde kalıyor.
Galapagos Adaları’na kadar uzanan ihracat, sektöre moral veriyor...
Tek yerli kalana kadar satmayız
DİMES Genel Müdürü Ozan Diren, Türkiye’de üretim yapan veya yaptıran yabancı rakiplerine dikkat çekti:
- Meyve suyunda yabancı rakiplerimiz daha çok 77 milyonluk Türkiye pazarıyla ilgileniyor. Biz ise, yakın bölgemizdeki 1 milyarlık nüfusa odaklanıyoruz.
- Şirketinize yabancı teklifi var mı? Teklife nasıl bakarsınız?
Dimes Yönetim Kurulu Üyesi Orhan Diren yanıt verdi:
- Tek yerli marka kalana kadar satmak yok.
Şarap üretimi 2 milyon litre
DİMES Genel Müdürü Ozan Diren, Diren Holding bünyesindeki Karmen Şarapçılık’ın kapasitesinin 5-6 yıl önce 200-250 bin şişe olduğunu vurguladı:
- Bugün kapasitemiz 2 milyon litre.
Dimes Yönetim Kurulu Üyesi ve CHP eski milletvekili olan babası Orhan Diren, artışın nedenine değindi:
- Bandrol uygulamasıyla üretim kayıt altına girince biz de yeniden şarap üretimine yüklendik.
Makine de üretiyor
DİMES Yönetim Kurulu Başkanı Erol Diren, fabrikadaki makinelerden birinin üzerindeki “Dimak”ı gösterdi:
- Üretimde kullandığımız makinelerin bir bölümünü kendimiz üretiyoruz. Dimak’ı bu amaçla 2-3 yıl önce kurduk.
İzmir’deki fabrikayı gezerken depoya dikkat çekti:
- Otomatik depolama sistemini de yazılımı dahil kendimiz geliştirdik.
Paylaş