Bitime 2 maç kala ilk 3’e girmeyi garantileyen ay yıldızlı ekibimiz, Finlandiya, Güney Kıbrıs, Letonya ve Polonya’nın ortaklaşa düzenleyeceği turnuvaya katılmaya hak kazandı. Geçen hafta İstanbul’da Macaristan’a 26 sayı fark atan takıma yeni katılan Ömer Faruk’un oyuna geç adapte oluşu ve maç ritminden uzak kalan Onuralp’in etkisiz oyunuyla farklı bir kimliğe bürünen millilerde ilk maçın kahramanları Şehmuz ve Ercan’ın da performansları düşüktü.
Ergin Ataman’ın farklı kadro arayışı, 75 yıldır Avrupa basketbolunda varlığına rastlamadığımız Macaristan karşısında kafa kafaya, zor kazandığımız bir maç oynamamıza neden oldu.
Kalite farkını bir türlü sahaya yansıtamadık. Oyun disiplininin uzağında kaldık diyemiyorum çünkü olmayan şeyin uzağında kalınamaz. Üçlüklerle havaya giren Macarlar son çeyrekte öne geçtiler ama kapasiteleri gerisine yetmedi ve zor geceyi kurtardık.
Kenan-Şehmus ikili oyun kurucu formatında hücumları dışardan içeri zeka ve beceri ürünü dalışlarla şekillendirdik. Tek deneyimli ismi Hanga olan Macarlar, dışarıdan atışlarla ve aksayan savunmamızdan yararlanarak aldıkları ribaundlarla 2. şans kullanıp oyuna tutunmak gayretinde oldular.
Sık rotasyon yaparak takımı diri tutmak ve hücumları çeşitlendirmek isteyen kenar yönetimimiz 2. yarıda savunma vidalarını da sıkmayı başardı. Cedi Osman da birbiri ardına göz okşayan basketler atınca Avrupa Şampiyonası’nın kapısını açtık.
İçimizdeki Euroleague başarılıları, geçen haftayı çifter galibiyetle kapatan Fenerbahçe Beko ile Anadolu Efes’in 7 yabancılı sınırlı kadrolarla oynadıkları lig rekabetinde ‘acele ön alma endişesi’ oyun kalitesini düşürdü. 21-21 berabere geçilen ilk çeyrekte kısır skorlu, kaos yoğun, hatalar basketbolu oynandı. Hücumlarda Anadolu Efes’i Bryant ve Thompson, sakat yıldızlarından yoksun, gerçek oyun kurucusuz oynayan Fenerbahçe’yi ise Guduric ve asist yapmanın sayı kadar önemli olduğunun bilinciyle oynayan Zagars taşıyıp yönlendirdiler.
ANADOLU EFES’iN KISALMASI YANLIŞTI
İtirazını uzatan Poirier’in, tansiyon artrma uzmanı hakem Emin Moğulkoç tarafından diskalifiye edilmesiyle birlikte sinirler gerilirken, tarafların agresifliği arttı ve iyice kısa beşlerle oynar oldular. Efes’in yanlış tercihini avantaja dönüştüren Fenerbahçe, ‘koş koş at’ sonu bulduğu sayılarla ilk yarıyı çift haneli farkla bitirdi.
Efes’in iyice kısalıp baskıyı arttırarak geriden gelip yakalama çabasını, kontrollu oynayarak boşa çıkardı sarı lacivertliler. Skylars Mays bile katkı koydu oyuna. Taraftarlarını, kararan geceleri mükemmel performansıyla aydınlatmaya alıştıran, her maçı ‘şapkadan tavşan çıkararak kurtaran’ sihirbaz Nigel Hayes-Davis ve Fenerbahçe için çok önemli adam olan Melli dün akşam yeteri kadar verimli oynayarak katkı verdiler farklı galibiyete.
Yenildikleri son Paris maçında karavana atarak çemberleri döven, hücum özürlü Zalgiris’in koçu Trinchieri’nin, Fenerbahçe’nin hızını keserek yarı saha basketbol oynatmak hesabını jokerimizi baştan çekerek bozduk. Oyun sonu adamı Hayes-Davis sırtı dönük hücum silahını hava atışından itibaren kullanarak girdi oyuna.
KAOSA PABUÇ BIRAKMADIK
Marşlar eşliğinde tepinen seyircisinin verdiği enerjiyle ‘dayak dövüş’ ölçeğine varacak derecede sert savunma yapan ev sahibi yıldıramadı sarı lacivertlileri. Az skorlu kısır hücum etkinliklerini tamamen Walker’ın teke tek zorlamalarına bırakınca, kombine savunmayla gazlarını alıp, akıllı, dingin ve isabetli hücum ederek 17 farkla gittik soyunma odasına.
SON TOPLAR DA BİZİ SEVİNCE
Maçı çevirmek için ikinci yarıda tam saha ‘yalancı zone press’ ve Francisco’yu da katarak çift guardlı hücum ederek yangın yerine çevirme atağı yaptı Zalgiris. Bu süreçte oyun kurucu yoksunluğundan top kayıplarımız arttı. 5 farkla önde girdiğimiz final çeyreğinde Guduric ve Hayes-Davis geceyi kurtarma rollerine dönüp, topun kıymetini bilerek oynadılar. Son toplar da bizi sevince Fenerbahçe kendisini ligin zirvesinde tutan bir galibiyet daha aldı.
Sarı lacivertlilerin koçu Jasikevicius, hücum kısırlığı yaşandığı için savunmaya ağırlık verdi ve Hernangomez’i Birch’le yıldırıp oyundan düşürdü. Guduric bir süre Nunn’ın ateşini söndürse de Lessort’la pota altımızı zorlayarak maçı aldı Ataman. Fenerbahçe’de yeni transfer Sylar Mays’li rotasyonun yarattığı kargaşa onların işine yaradı.
Tam 1 ve 5 numaran olmayınca...
Biberovic üçlükleri ve çembere giderek oyuna tutunmaya çalıştık ama ilk yarıyı 11 sayı farkla önde kapattılar: 35-46. İkinci yarının başında Baldwin’le hücum ritmimizi artırdık ama maç boyu başımıza bela olan top kayıplarının önüne alamadık. Tam 1 ve 5 numaran olmayınca sahanın iki tarafında da oyuna ağırlık koyamıyorsun. Bu dezajantaja rağmen agresif savunmayla ve yüksek ritimli atışlarla son çeyrekte 5 sayı öne geçtik. Ancak Sloukas, son dakikalarda gene yaptı yapacağını ve maçı elimizden aldı: 76-81.
Maç boyu sonunu iyi bitirdiğini bildiği Efes ile arasına 9 farklık baraj koyarak hep direksiyonda tuttu takımını. Yukarıda tuttuğu savunma ritmine 24’te15 ile yüzde 63’e ulaşan böylesi gerilimli bir maç için mükemmel sayılacak üçlük isabet performansı ekledi. Bir başka ilk hafta başarılısı Daniel Oturu ise bütün olumlu işlerin adamı Nigel Hayes-Davis’e yaptığı bloklarla potayı kararttı Fenerbahçe’ye. Sertaç ve Oturu faullerini erken üçleyip kenara alınınca, Fenerbahçe Bonzie Colson’la atak oyununu sürdürerek ilk çeyrekte istediğini aldı. Yüksek tempoyu artırarak bir ara farkı çift sayılara çıkarıp Anadou Efes’e direksiyonu vermediler.
İKİSİ DE BU SEZON ÇOK GÜZEL MAÇLAR SEYRETTİRECEKLER
Kem Birch ve Nicolo Melli pota altında başarılı oyunlarını tekrarlarken, rakibin sert savunmasını Shane Larkin’le zorlayarak 9 farkla geride gitti soyunma odasına ev sahibi. İkinci yarıda maçı çevirme uğraşı ve Elijah Bryant’la çembere gitme çabası da yüksek isabetli oynayan Fenerbahçe’den maçı geri almaya yetmedi. Biberovic ve Bryant’ın ihraç edilmeleriyle sonuçlanan kavgaları ortamı fena gerdi ve bu havada girildi son çeyreğe. Kaos periyodunda Efes’in alışılmış maç bitirme etkin performansı arayı kapattıysa da daha sakin kalmayı beceren Fenerbahçe çok önemli bir galibiyet çıkardı gerilimli geceden. Günün sonunda gözüken o ki bu iki takımımız da Euroleague’de çok güzel maçlar seyrettirecek ve büyük başarılara imza atacaklar bu sezon.
O gün dün akşammış. Sakat uzunları Fall ve Milutinov’dan yoksun gelmiş ve fakat Vezenkov, Fournier ve Dorsey gibi önemli oyuncuları kadrosuna katarak sert ve sağlam savunmalı tarzını pekiştirmiş Olympiakos, tempomuzu düşürme ve oyunu yarı saha sete sete çevirmek amacındaydı dün akşam. Bu sene kendi kurguladığı yepyeni takımla şampiyonluk iddiasıyla yola çıkan Saras Jasikevicius ilk zor gecede rakibin başlangıç gazını almak için 2.24’lük veteran devi Marjanovic’i, uzunu eksik rakibe karşı kullanmak amaçlı başlattı oyuna. Kontrollü yarı saha basketboluyla Olympiakos istediği gibi kısırlaştırdı oyunu ilk yarıda.
BALDWIN BİRAZ KIPIRDANINCA
Net 1 numara yokluğunda, üstelik Wilbekin de sakatlanınca, koç Saras bu görevi rotasyonla bütün kısaları arasında paylaştırmak zorunda kaldı. Topu getirecek garanti adam yokluğu top kayıplarımızı artırınca savunmada bizi yarı sahaya mahkûm eden rakip, açık alanda hızlı hücum sayıları bularak bir süre havaya girdi. Git gel’li 3. çeyrekte Baldwin biraz kıpırdanıp takımca çembere gidince oyunu yakalayarak tek sayı önde girdik son çeyreğe. Gecenin kurtaranı Melli ribaundları alıp Sertaç da bunları değerlendirince dış isabet eksiğimizi pota altından kapattık. Kaos kargaşasında el değiştiren skor 5 dakika kadar ortada kaldıktan sonra Hayes-Davis ve Colson devreye girerek maçın gidişatını lehimize çevirerek gecemizi gündüze çeviren noktayı koydular.
Diğer yandan Bologna deplasmanında ilk yarıyı ortada tutan Anadolu Efes sahalara dönen Larkin ve Bryant’ın bitiriş performanslarıyla çok değerli bir galibiyet aldı.
Sahaya atılan patlayıcı maddeler yüzünden düne ertelenen ve Basketbol Gelişim Merkezi’ndeki küçük salonda oynanan Fenerbahçe-Beşiktaş finalinin ilk yarısında siyah beyazlılar, kaptan Elif Bayram önderliğinde umulmadık bir direnç gösterdi. Nitekim bu iyi oyunlarının sonucunda soyunma odasına 37-33 önde gitmeyi başardılar.
Devre arasında koç Valerie Garnier’in uyarıları ve hamleleri etkisini göstermiş olacak ki, sarı lacivertliler ikinci yarıda çok daha istekli ve motive idi. Gabby Williams’ın yıldızlaştığı 3. periyodu 22-14 önde kapatıp son çeyreğe 55-51 önde giren Fenerbahçe’de dünya yıldızı Emma Meesseman da kendisinden beklenen oyunu sergilemeye başlayınca oyunun rengi belli oldu.
BEŞiKTAŞ iYi MÜCADELE ETTi
Bu süreçte koç Aziz Akkaya’nın aldığı teknik faul ve as oyuncuları Nika Mühl’ün sakatlanıp çıkmasından sonra bile Beşiktaşlılar ellerinden geleni yaptılar. Ancak Garnier’in akıllı ve sakin yönetiminin yanı sıra Sevgi Uzun’un üçlükleriyle skor üreten sarı lacivertliler, Elif Bayram ve Khaalia Hillsman’ın faul problemine girmelerini de iyi değerlendirdiler. Son bölümde üçlük isabeti performansını katlayan Fenerbahçe, farkı giderek açıp FIBA Süper Kupa’yı 2. kez ülkemize ve müzesine kazandırmayı başardı. Tebrikler...