DT Genel Müdürü Tamer Karadağlı’yla Ankara ve tiyatro

Ankara’da Sıhhiye’den Ulus’a doğru bir yürüyüş yapmak beni hep mutlu eder. Birçok tarihi binayı görürsünüz. Adeta o günlere tanıklık edersiniz. O gün de böyle oldu.

Haberin Devamı

Sonunda bir büyük tarih beni karşıladı. ‘Tarihi Evkaf Apartmanı’, Ankara’nın başkent oluşuna ve Cumhuriyet’in ilanına tanıklık etmiştir. Şimdilerde Devlet Tiyatroları (DT) Genel Müdürlüğü binası olarak kullanılıyor. Kapısındaki tabelalarda Ankaralı bir şair olan Orhan Veli Kanık’ın bu binada yaşadığı yazıyor. Yine Ankara’yı en güzel anlatan ‘Beş Şehir’in yazarı olan Ahmet Hamdi Tanpınar için de bu binada ikametgâh ettiği yazıyor. Bir tiyatrosever olarak tiyatro ve sinemamızın usta oyuncusu, yeni Devlet Tiyatroları Genel Müdürü Tamer Karadağlı’yla ‘tiyatro ve Ankara’ üzerine konuşmak istedim. Kapıdan girdim, güvenlik görevlisi beni özel kaleminden bir görevliyle görüştürdü. Randevu talebimi ilettim. İki gün sonra ‘Ankaralı bir tiyatrosever’ olarak Genel Müdür Tamer Karadağlı’nın makamındaydım. Hem de kimseyi araya koymaksızın. “İnsana samimi davranan, elini sıkarken bile burası halkın, bu makamlar gelip geçicidir” sözünü dile getiren bir sanatçı. Kapıda bir temizlik işçisi, “Ağabey ben seni çok seviyorum” dedi, onunla sohbet etti.

Haberin Devamı

DT Genel Müdürü Tamer Karadağlı’yla Ankara ve tiyatro

YENİ OYUNLARA DAHA ÇOK AĞIRLIK VERECEĞİZ

“Kusura bakmayın biraz geç kaldım” diyecek kadar da açık sözlü bir bürokrat Karadağlı. Makamında duvarlara tiyatro afişleri çerçeveletilip asılmış. İlk dikkatimi çeken uzun süre kapalı gişe oynayan ‘Kerbela’ oyununun afişi oldu. Karadağlı, “Burası halkın makamıdır. Adı üstünde Devlet Tiyatroları” dedi. Tiyatro Genel Müdürlüğü’ne geleli üç ay gibi kısa bir zaman olmuş. Karadağlı, “Tiyatroda koşma vakti artık... Yeni geldim, Mevlana Şeb-i Arus törenlerindeydim. Kendi değerlerimize, kültürümüze ait oyunlara daha çok yer vereceğiz ve bizim kültürümüzü yansıtacak. Yabancı eserler de tabii olacak. Tiyatro elit, tepeden bakan bir anlayışta olmamalı” diye anlattı yeni dönemi. Altını çizerek vurguladığı bir şey daha vardı: “Yeni oyunlara daha çok ağırlık vereceğiz. Tiyatro, yaşayan bir sanattır.” Karadağlı meslektaşlarına da şu müjdeyi verdi: “Yeni bir afiş ve tanıtım yöntemi uygulayacağız, tiyatro sanatçısı büyük bir emek harcıyor, gecesini gündüzüne katıyor. Artık meslektaşımın, tiyatro sanatçısının da fotoğrafı, oyun afişinde olacak çocuklarına, ailesine bir büyük anı olarak kalacak.” “Tiyatronun içinden gelen bir insanım. Tiyatronun her şeyini bilirim... Batısını da... Yeni sahneler de eklenmelidir tiyatromuza” diye de ekledi.

Haberin Devamı

DT Genel Müdürü Tamer Karadağlı’yla Ankara ve tiyatro

DT Genel Müdürü Tamer Karadağlı’yla Ankara ve tiyatro

ANKARA, TİYATRO TARİHİMİZDE ÖNEMLİ YER TUTAR

‘Peki Ankara’ dediğimde Devlet Tiyatroları Genel Müdürü, yılların tiyatrocusu Karadağlı, makam odasındaki pencereye doğru geldi. Caddeye bakarak şunları söyledi: “Ben Ankaralıyım. Bu şehirde büyüdüm. Gençliğim Ankara’da geçti. Sokak sokak cadde cadde bilirim. 25 yıl İstanbul’da kaldım. Ama bir ayağım Ankara’daydı. Kızım burada Hacettepe Üniversitesi Konservatuvarı’nda öğrenci. Piyano Bölümü’nde okuyor. Ankara Devlet Tiyatrosu’nun oyuncuları çok usta oyunculardır. Ankara’da tiyatro seyircisinin bir özelliği de çok iyi bir tiyatro izleyicisidirler. ‘İstanbul’da diziler çekilir Ankara’da tiyatro izlenir’ diye bir söz de vardır. Tabii bizim tiyatro tarihimizin içinde Ankara çok önemli bir yer tutar. Tarihi Musiki Muallim Mektebi unutulabilir mi? Ankara’dadır. Oradan mezun olup yaşayanlara sağlık ve mutluluk diliyorum. Kaybettiklerimize Allah’tan rahmetler diliyorum. Ankara Devlet Tiyatrosu’nun bir Tatbikat Sahnesi vardır. Sahneyi kuranlar Cebeci’deki o tarihi konservatuvarın ilk dönem mezunlarıdır. İlk aklıma gelenler Cüneyt Gökçer, Ayten Gökçer, diğer bir isim Yıldız Kenter... İstanbul’da diziler çekilir, oyunlar oynanır hep Ankara seyircisi onu izler ve değerlendirir. Ankara seyircisini çok önemserim. Türkiye’nin her yerindeki tiyatro izleyicisini önemsediğim gibi. Tiyatro çok masraflı bir iş, her yerinde bir büyük alın teri ve emek var. Biz bilet fiyatlarını çok uygun tutuyoruz.” ‘Önümüzdeki günlerde Ankara’yı anlatan bir oyun repertuvarda olabilir mi’ diye sordum, “Neden olmasın” cevabını verdi. ‘Peki Ahmet Hamdi Tanpınar’ın Ankara’yı anlatan ‘Beş Şehir’i’ dedim, “Olabilir” cevabını aldım. “Daha başka Ankara’yı anlatan eserler de değerlendirmeye alınabilir” dedi. Binanın asansörüne kadar beni uğurlarken, “Burası bir tarih, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’te bu tarihi kanatlı asansörleri kullanmış. Burası tarihimizin içindeki Evkaf Apartmanı” diyerek bilgi vermeyi de unutmadı. Kendisine teşekkür ediyor, başarılar diliyorum...

Yazarın Tüm Yazıları