PaylaÅŸ
Yaşlıya saygı, hastaya çorba, düğüne takı var. Dayanışma var insanımızda, dokunmak var insanlıkta.
Hal böyle olunca, özümüze ters yaşar olduk son 6 ayda. Bir arkadaşa sarılamamak, düğünlere katılamamak, okullara da arkadaşlarımızla koşturamamak canımızı çok sıkmaya başladı.
Bu sıkıntıyla baş edemeyenler, yelkenleri erken suya indirip, pandemiyi unuttu. Doğasına aykırı hareket edemedi. Ancak insan aynı zamanda iradedir. İrademizi daha diri tutmamız gerekiyor. Aylardır tokalaşamayıp, arkadaşlarımıza, sevdiklerimize sarılamıyoruz. O günlerin geleceği duygusuyla yaşıyoruz.
Kalabalıklardan kaçıyoruz. En sevdiklerimizden olduğu halde, festivaller, panayırlar, konserlere gitmek yerine, doğada daha az kalabalıklarla etkinlikler planlıyoruz.
Yeni normal diye bir çıktı. Temassız, uzaktan, araya en iyi ihtimalle birkaç metre, çoğunlukla da ekranlar koyan bir hayatı anlatıyor.
İnsan doğadaki en çaresiz canlılardan. O nedenle sosyalleşir. Dayanışmazsa hayatta kalamaz. Sevgi ve sevginin önemli bir göstergesi olan dokunmak ve yakın olmak insanı ekmek gibi su gibi hayata bağlar.
Bilim Kurulu’nun ardından bildiğiniz gibi Toplum Bilimleri Kurulu kurulmuştu. Bu kurulun en etkin olacağı dönemdeyiz sanırım. Temas etme, ilişkide kalma yakın olma isteklerimizin bir süre daha bastırılması için harekete geçilmesi şart.
Bu satırları okuduğunuzda yeni eğitim öğretim dönemi de resmen açılmış olacak. Ancak ekran başında olacak çocuklarımız, gençlerimiz.
Adı bile çok sevimli değil ne dersiniz? Uzaktan eğitim. İnsan, artık uzaktan değil yakından istiyor pek çok şeyi. Onlara bir süre uzak olursak kısa sürede uyakın olabileceğimiz anlatmak da uzmanlara düşüyor sanırım. Yakının ne kadar uzaklıkta olduğunu net, gerçekçi bir şekilde anlatmak şart. Yoksa yakın çok ama çok uzakta kalacak ve yeni normalle sürülen bir hayata insanın alışması daha da sorunlu olacak.
Sadece beden değil, akıl ve ruh sağlığınızı da korumanız dileğiyle kalın sağlıcakla.
PaylaÅŸ