Kur farkından dolayı, özellikle batılılar ve Arap turistler için oldukça cazip hale gelen cennet vatanımız, ekonomik anlamda yaşadığı durgunluğu, turizmle bir nebze olsun aşma derdinde. 2014 yılında altın dönemini 34 milyar dolar gelirle yaşayan turizm sektörü, 15 Temmuz 2016’daki hain kalkışmanın ardından ancak geçen yıl kendini toparlayabilmişti. Geçen yıl 29.5 milyar dolar gelir ve 46 milyon turistle iyileşme kendisini göstermişti. Bu yıl, bunun da üzerine çıkılacak gibi. Gelirde 2014’e ulaşılıp, belki de aşılacak. Son yıllarda ortalama harcama 830 dolarlardan 650 dolara kadar düşmüştü. Bu yıl 700 dolara yaklaşılacak gibi. *Bunlar yüz güldüren gelişmeler. Ancak turizmcinin canını sıkan olaylar da yaşanıyor.Özellikle Bursa’da son yıllarda artan 5 yıldızlı otellerde sıkıntılar var. Devletin sağladığı turistik tesislere yüzde 50 indirmli su tüketimi, Bursa’da son yıllarda uygulanmıyor. Başka kentte göre Bursalı otelciler, suya daha çok para veriyor. Bir başka ciddi sorun ise kullanılan termal su ile ilgili. Bugüne kadar borularla termal su alan otellere yeni bir maliyet çıktı. Jeotermal AŞ’ye termalle ilgili kullandıkları suyun parasını ödeyen oteller, ayrıca suyu kullandıkları termal alanlardan elde ettikleri cirodan da, yüzde 1 pay ödüyorlardı. Şimdi bu pay sadece termal kullanımı değil, tüm otelin, hatta grup otellerinin yüzde 1 cirosunu kapsayacak oranda genişletilmiş durumda. Otelcilerden bir kısmı termal su kullanımını kesmiş durumda. Bir kısmı da, buradan dönüş olmazsa aynı yola gideceğini dile getiriyor. Otel sahipleri, “Sadece SPA’da kullandığımız su ile ilgili suya takılan sayaçtan bir bedel ödüyorduk. Üstüne de SPA hizmetlerinden elde edilen cirodan yüzde 1 veriyorduk. Ancak, yaptığımız düğünden elde ettiğimiz cirodan da aynı oran istenir hale geldi. Üstelik grup otellerin cirosu da buna eklendi” diyor.*İş bunla da bitmiyor. 11 Temmuz’da Meclis’ten geçen Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı da turizmcilere ciddi külfet yüklüyor. Vergisini ödeyen otel işletmecisi, işlerin iyi gitmesinin bedelini de, cirosundan binde 7.5 bu ajansa vererek ödeyecek.Turizmci için bir taraftan yüzler gülerken, diğer taraftan kazancın düşmesi kaygısı ortaya çıkmış durumda. Turzim ve tarım Türkiye’nin vazgeçemeyeceği iki sektör. Aman diyelim oralarda iş gören insanları daha fazla ürkütmeyelim. Kalın sağlıcakla.