Paylaş
Yeni program hükümet tahvillerini içerirken, daha önce açıklanan varlığa dayalı tahvil ile teminatlı tahvil alımlarıyla beraber toplam alım aylık 60 milyar euro olacak.
ECB, yatırım sınıfı (en az BBB seviyesinde) kredi derecesine sahip tahvilleri alacak. Yunanistan ve Güney Kıbrıs bu kategoride yer almıyor. Bu program Mart 2015’de başlayıp Eylül 2016’da sona erecek. Amaç; yüzde 2 olan enflasyon hedefine yaklaşmak. Çünkü Euro Bölgesi’nde yıllık enflasyon yüzde -0.2’ye düşmüş durumda. Daha da düşmesi halinde deflasyon sarmalına girilmesinden korkuluyor.
Enflasyonda arzu edilen yükseliş sağlanırsa ECB programı sonlandıracak, ya da azaltacak. Hiç ara vermeden Eylül 2016’ya kadar tahvil alımı yaparsa toplam alım miktarı 1 trilyon 140 milyar euro artışla; bugünkü 2.2 trilyon euro olan bilançosu 3.35 trilyon euroya ulaşacak. Bugünkü bilanço büyüklüğü Euro Bölgesi’nin GSYH’nın kabaca yüzde 20’sinde iken, yüzde 30’una yaklaşacak demek.
Euro Bölgesi içindeki ülkelerin ulusal merkez bankaları, ECB içindeki sermaye payları ile orantılı olarak kendi ülkelerinin hükümet tahvillerini satın alacak. Örneğin, Euro Bölgesi kapsamında ECB’de yüzde 25 gibi en yüksek paya sahip Alman Merkez Bankası 60 milyar euroluk alımın 15 milyar euroluk kısmını yapacak. Fransız Merkez Bankası yüzde 20’lik sermaye ile 12 milyar euroluk alım yapacak. Diğerleri de paylarıyla orantılı alım yapacak.
ECB ayrıca, reel kesime kredi olarak gitmesi amacıyla yaptığı repo faizlerinde de indirim yaptı.
Tahvil alımlarında ortaya çıkacak zarar ki merkez bankalarının satın alacakları tahvillerin negatif faizli olması da söz konusu; bu durumda, program çerçevesinde bir ulusal merkez bankasınca satın alınan ilave tahvillerin yüzde 20’sinde zarar paylaşımı yapılacak. Negatif faizli tahvillerde bugünkü fiyat, vadede geri ödenecek anaparanın çok üzerinde olduğundan, bugün satın alındığında zarar oluşturuyor.
Dünkü toplantı sonrasında faiz oranlarında değişiklik yapmayan Avrupa Merkez Bankası, piyasaya borç verme oranını yüzde 0.05’te, bankalarca kendisinde tutulan mevduat faizlerine ise yüzde -0.20 faiz uygulamaya devam edecek. Bu faiz yapısıyla, tahvilleri ECB’ye satan yatırımcıların paralarını faize yatırmaları da engelleniyor, fonların kredi kanalına akması isteniyor.
ECB’nin bu kararı, aylar öncesinden tartışılıyor ve tahmin ediliyordu. Bu yüzden özellikle birkaç yıllık vadeli Alman hükümet tahvillerinde faizler negatif oranlarda idi. Bu kararın, özellikle euronun diğer paralara karşı değer kaybını hızlandırması bekleniyor. Kararın açıklanmasıyla, euro dolar kuru 1.16 seviyesinden 1.14’e geriledi.
Bir merkez bankasının hem negatif faiz uygulayıp, hem de tahvil alımı yaparak piyasaya para sürmesi belki de ilk kez oluyor. Bu yüzden bu parasal manevranın sonuçları merakla izleniyor olacak.
Peki, bunun Türkiye gibi gelişen ülkelere yararı olacak mı? Analistler, doğrudan olmasa da dolaylı olarak fon akışı sağlayacağı ve kurlar üzerindeki baskıyı hafifletebileceğini düşünüyor. Ancak, şu temel soru yanıt bekliyor; örneğin 2 yıllık tahvilde yüzde -0.17 gibi negatif faize razı olan yatırımcılar, bu tahvil alım programı ile neden ellerindeki tahvilleri satıp nakde dönsünler? Bu alım programı ‘güvenli liman’ kaygısını sona erdiremeyecek. Bu ilginç zamanların soruları, zaman içinde yanıt bulacak.
Paylaş