Paylaş
CUMA günkü Merkez Bankası’nın kapanış bilançosu gösteriyor ki geçen hafta bankanın toplam döviz ve altın rezervleri tam 5.5 milyar dolar azalarak 117.5 milyar dolara gerilemiş. Haftalık olarak açıklanan döviz rezervleri sayılarında 2009’dan bu yana en yüksek düşüş bu. Olasılıkla dört günde ikincisi yapılacak olan bugünkü Başbakan başkanlığındaki Ekonomik Koordinasyon Kurulu toplantısına da ivme veren bu oldu.
Bu azalışın, bankaların Merkez Bankası’nda tuttuğu döviz hesaplarındaki azalıştan kaynaklandığı görülüyor. Peki neden?
Bunun bankaların döviz likiditesi ihtiyacından kaynaklı olabileceği açık. Bunun, diğer bir gelişme ile paralellik göstermesi anlamlı. Bakın nasıl?
Bankalarda gerçek ve tüzel kişilerce tutulan döviz mevduat hesaplarındaki düşüş devam ediyor. 15 Temmuz’dan 11 Kasım’a, Türkiye’de bankalarda bulunan döviz hesapları (DTH) yüzde 10 düştü; azalış tam 17.3 milyar dolar. Ama diğer taraftan da kur yükselmeye devam ediyor.
15 Temmuz sonrası DTH azalışı ilk bir ayda, ‘vatandaş darbe girişimi sonrası döviz satarak kuru dizginledi’ diyerek açıklandı siyasetçiler tarafından. Ekonomi politikasının sorumluluğunu, döviz kurunu savunmayı vatandaşa yüklemek doğru değildi. Kaldı ki, şimdi döviz hesaplarındaki düşüş devam ediyor ama kur da yükseliyor. Bu durumda ‘vatandaş görevini yeterince yapmıyor mu’ diyeceğiz? En yakın dönemde; Moody’s’in notumuzu düşürdüğü 23 Eylül’den 11 Kasım’a DTH 8.7 milyar dolar azaldı. Ama kur da yüzde 9 arttı.
‘SATMAKTA SAKINCA YOK’
Kalkınma Bakanı Lütfü Elvan önceki günkü açıklamasında yurttaşlara TL’ye güvenmelerini söylüyor ve “son günlerde vatandaşlarımızın piyasaya döviz satmadığını, tuttuğunu, daha çok işte döviz alma eğiliminin arttığını görüyoruz, bu tamamıyla yanlış. Vatandaşlarımız rahat bir şekilde dövizlerini satmasında hiçbir sakınca yok” diyordu. Bakanın bu bilgisi nereden acaba? Oysa kayıtlar düşüşü gösteriyor. Hangisi doğru?
Asıl daha kritik bir soruya geliyoruz; döviz satmak yerine dövizi bankacılık sisteminden çekmek ya da transfer ederek çıkarmak da kuru yukarı itiyor olmasın?
DÖVİZ REZERVİ EN ÇOK HANGİ HAFTALARDA AZALDI (DOLAR)
30 Aralık 2011................4 milyar 481 milyon
28 Haziran 2013............4 milyar 981 milyon
24 Ocak 2014................4 milyar 467 milyon
19 Aralık 2014...............4 milyar 689 milyon
20 Mart 2015.................3 milyar 940 milyon
18 Kasım 2016..............5 milyar 500 milyon
NEDEN AZALIYOR
DÖVİZ hesaplarındaki azalışın üç kaynağı var; birincisi DTH’ların TL’ye çevrilmesi, yani döviz bozdurma işlemleri. İkincisi, TL’ye karşı swap işlemleri. Bu da döviz olarak kaydediliyor; artış ya da azalış, DTH olarak kayıtlara yansıyor. Üçüncüsü de dövizlerin hesaptan çekilerek bankacılık sistemi dışına çıkarılması. Yani yastık altı ya da kasalara konulması, yurtdışı hesaplara transfer edilmesi. Bankaların döviz hesabında bu birinci ve üçüncü faktör etkili oluyorsa bankalar döviz likiditesi kaybeder. Döviz arzının azalması da kuru yukarı iter. Bankaların Merkez Bankası’nda tuttuğu döviz cinsi zorunlu karşılıklarda aynı dönemdeki azalış da toplamda 15 milyar dolar. Döviz kurunu etkileyen sadece yurtiçindeki bankalardaki döviz hesaplarındaki TL’ye karşı işlemler değil, bankaların kendi arasındaki işlemler ve yurtdışı banka ya da kuruluşlarla yaptığı işlemler de etkili. Şurası açık; bankaların bu üç kulvardan döviz likiditesi azalıyor. Kur çıkıyor. Bankalar da Merkez’deki dövizlerini çekiyor.
Paylaş