NTV mucizesi

Uğur DÜNDAR
Haberin Devamı

Hafta içinde Haluk Şahin'le birlikte NTV'ye, Genel Müdür Nuri Çolakoğlu'nu ziyarete gittik. Kanal D'nin Mecidiyeköy'deki merkezine çok yakın olmasına karşın, o güne kadar bir fırsatını bulup, NTV'yi görememiştim. Dostum Nuri Çolakoğlu, meslektaşlar arasında ‘‘anahtar teslimi televizyon kuran'' bir kişi olarak tanınır. Show TV'nin kuruluşunda da büyük emek sahibidir. Ancak NTV binasını dolaşınca, orada sadece televizyon kurmakla kalmadığını, adeta bir mucize yarattığını fark ettim.

ÇOLAKOĞLU'NUN BAŞARISI

En son Türk mucizesi olarak gördüğüm NTV'nin adı, bana göre sefertası sözcüğünün ‘‘S'' harfini alarak STV olmalıydı. Çünkü sefertası gibi üst üste inşa edilmiş yaklaşık 10 daracık kata yayılan NTV binası, televizyon yayıncılığı için hiç de uygun bir yer değil. Ancak dedim ya, Nuri Çolakoğlu, televizyonun sahibi Cavit Çağlar'ın sağladığı destekle, bir mucizenin altına imza atmış. Alçak tavanlı, küçük hacimli mekânlarda kurulan stüdyolardan ekranlara yansıyan görüntülerin profesyonel kalitesine şaşmamak mümkün değil.

ÖVÜNÇ KAYNAĞI

NTV'de görev yapan gencecik bir kadro, Türkiye'nin ilk haber kanalının seyircilerine tarafsız ve dürüst haber sunmak için günün her saatinde arı gibi çalışıyor. Gezimiz boyunca boş oturan, deyim yerindeyse ‘‘lak lak'' yapan tek kişiye rastlamadık.

Nuri Çolakoğlu, Türkiye'nin övünç kaynağı aydınlardan biri. Gençlik yıllarındaki siyasi düşünceleri nedeniyle çektiği işkencelerin günümüzde bile süren fiziksel acılarına karşın o, geleceğe aydınlık bir pencereden bakıyor.

Cavit Çağlar'ı, dostum Nuri Çolakoğlu'nu ve NTV'deki başarıyı yaratan kadroyu yürekten kutluyorum.

Çiller'in kültür düzeyi

TANSU Çiller'in çok yakınında çalışan bir uzmanı dinlerken, ağzım bir karış açık kaldı! Devletteki görevi nedeniyle, Tansu Hanım'ın Başbakanlığı ve Dışişleri Bakanlığı döneminde ona hizmet vermek zorunda kalan uzmana göre Çiller, zır-cahil biri...

Uzman, göreve başladıktan kısa bir süre sonra, onun Başbakan oluncaya kadar günlük gazeteleri pek okumadığını fark etmiş! Genel kültür ve birikim düzeyinin sıradan bir gazete okuru kadar bile olmadığını söylüyor.

‘‘Peki, dış temaslarda, örneğin Kıbrıs sorununun tartışıldığı bir uluslararası toplantıda bilgisizliğini nasıl saklıyordu?'' diye sordum.

Uzman acı acı güldü.

‘‘Çok iyi hazırlıyorduk. Sıfırdan başlayarak, bilmesi gereken her şeyi, en yalın şekliyle ezberletiyorduk. Örneğin, Kıbrıs konusunu anlatmaya, ‘Cyprus is an Island-Kıbrıs bir adadır!' diyerek başlıyorduk.''

‘‘Olamaz, şaka yapıyorsunuz!'' dedim.

‘‘Hayır'' dedi, ‘‘İnanın böyleydi!..''

‘‘Peki, onun size öğrettiği şeyler olmadı mı?''

‘‘Oldu... İhtirasın ve iktidarda kalma tutkusunun ne olduğunu Tansu Hanım'dan öğrendik.''

Uzman haklıydı. Enflasyon ateşinin toplumu kavuran sıcaklığı ve her cuma sokaklara yayılan göstericilerin çığlıkları, Çiller'in iktidar tutkusunun Türkiye için nelere malolduğunu, hepimize öğretiyor.

Yazarın Tüm Yazıları