Paylaş
Ne güzel, daha ucuza uçuyoruz. Gelecekte belki de İstanbul’dan New York’a 200 Euro ödeyerek gidebileceğiz. Avrupa hatlarında kampanyalarla fiyatlar 75-80 Euro’lara kadar düşüyor. ‘Low Cost’ denilen daha ucuz taşıyıcılarsa bu fiyatların da çok altına iniyorlar. Bazen öyle kampanyalar oluyor ki, 1 Euro’ya bilet almak bile mümkün. Ama beraberinde uçaktaki konforumuz da giderek düşüyor.
Rekabeti kıran kırana hale getiren havayolu şirketleri aynı uçaklarla, aynı kabinde daha çok koltukla uçmak istiyorlar. Koltuk yapıları inceliyor. Yepyeni bir teknolojiyle incecik koltuklar sayesinde koltuk aralıklarının da genişleyeceğini sanıyorduk ama öyle olmadı. İncelen koltukların yarattığı alanlara yeni koltuklar ilave edilmeye başlandı.
Özellikle ucuz taşıyıcılar, ekonomi sınıflarını dayanılmaz hale getirdiler. Artık uzun boylu yolcular değil, orta ve kısa boylu yolcular, iki koltuk arasında sıkışarak oturuyor. Önlerindeki tepsiyi açtıklarında tepsinin bir kenarı göbeklerine değiyor. Hatta biraz kilolu olanlar, göbeklerini içeri çekmek zorunda kalıyor. Hele hele öndeki koltukta oturan yolcu koltuğunu biraz yatırdığında arkadaki yolcu mengeneye sıkışmış gibi oluyor. Bu durum bir saatlik uçuşlardan başlayarak 2-4 saatlik uçuşları bile dayanılmaz hale getiriyor.
Koltuklar arasında hareket edemeyen bacaklar, ekonomi sınıfı sendromunun yarattığı tehlikeyi doruğa çıkarıyor. Hareketsizlikten kaynaklanan kan pıhtılaşması gibi sorunlar büyük tehlike yaratıyor. Dar koltuk aralıklarında yolcuların ruhu sıkılıyor, öfkeleri artıyor, uçuşları zehir oluyor. Havayolu taşımacılığına kinleniyorlar.
YİNE DE DAHA FAZLA YOLCU İSTENİYOR
Havayolu şirketleri, uzun menzilli uçaklarında first ve business class koltuklarını genişletiyor. Farklı ara hizmetler sunuyorlar. Bunları yaparken bir yandan da ekonomi sınıfını giderek sıkıştırıyorlar.
Yapılan araştırmalarda yolcunun öfkesinin büyümesi yeni tasarımları da ortaya çıkarmaya başladı. Araştırmalarda yolcuların yüzde 77’si uzun seferlerde geçerli ekonomi sınıfı bilet fiyatlarıyla geniş alan, rahat koltuk gibi seçeneklerin sunulması durumunda daha sık uçacağını söylüyor.
Emil Jacop bir tasarımcı. Sık sık uzun uçuşlar yapıyor. Bir gün Avrupa’dan Amerika’ya giderken aklına gelen fikri farklı bir tasarımla hayata geçirdi. ‘Flex-Seat’ olarak adlandırılan ranzalı dizaynla kabinde her ekonomi yolcusu 180 derece yatan koltuğa ve geniş alana kavuşacak. Havayollarıysa kabinde ciddi yer kaybetmeyecek. Uçaklarını daha fazla yolcuya yüksek konfor sunarak uçurabilecek.
İLK DEFA 1936’DA DENENDİ
Aslında ranzalı uçak fikri yeni değil. Douglas şirketi, 1936’da DC-3 uçakları için farklı bir tasarıma imza attı. Normalde 28 koltuklu uçakta yolcu kapasitesi 14’e indirildi. O yıllarda yataklı trenlerde kullanılan tasarımın bir benzeri uçağa uygulandı. Koltuğun üzerine yatak yerleştirildi. Yolcunun uyurken rahatsız edilmemesi için yatağın etrafında fermuarlı bir perde bulunuyordu. İlk olarak Amerikan Havayolları’nın sunduğu hizmette DC-3 uçaklarıyla New York-San Francisco seferleri yapılmaya başlandı. ‘Douglas Sleeper Transport’ adı verilen tasarım, yolculardan büyük ilgi gördü.
NELER YAPILACAK
- BAŞ ÜSTÜ DOLAPLAR KALKIYOR Jacop’un tasarımında baş üstü dolaplar kaldırılarak kabinde iki katlı tasarıma geçiliyor. Baş üstü dolapları kabinde ciddi yer kaybına neden oluyor. Örneğin Alman Lufthansa Havayolları A380’de uygulamaya başladığı yeni first class tasarımında baş üstü dolaplarını kaldırdı. Bunun yerine kabin girişinde her yolcuya ayrı bir şifreli kilitli dolap veriyor. Jacop’un tasarımında yolcular kabin bagajlarını ikinci kata çıkma amaçlı kullanılan merdivenin altına yerleştirecek.
- KULLANIM ALANI BÜYÜYOR İki katlı tasarımın en büyük artısı yolcu başına kullanım alanının yüzde 50 artması. Yolcu, iniş-kalkış sırasında koltuğunda oturacak. Kemer ikaz lambasının sönmesiyle koltuğunun yanındaki yatağa uzanacak.
- HER KOLTUĞA YATAK Yatakların uzunluğu, yanındaki koltukla birlikte 180 santimetre olarak belirlendi. Eniyse baş bölümünde biraz daralmasına rağmen ortalama 45 santimetre olacak.
- SİNEMA SALONU GİBİ Ekonomide üst kata geçiş merdiven yardımıyla olacak. Önden bakıldığında yükselen sinema salonu bir görünüm olacak. Alttaki koltuklar geçişin kolaylaştırılması için bazı havayollarının kullandığı gibi gerektiğinde oturma yeri katlanabilecek.
- ÖZEL MERDİVEN Yürüme zorluğu çeken yolcular için merdiven tasarımına büyük önem verildi. Geniş basamaklar, tutunma yerleri iniş-çıkışı kolaylaştıracak. Havayolu şirketleri engelli yolcular için alt kattaki koltukları verecek.
- TAHLİYEDE SORUN OLMAYACAK Bugüne kadar yapılan tasarımlarda en büyük sorun havacılık otoritelerinin testleriydi. Onay alınamayan dizaynlar nedeniyle imalatçılar ve havayolu şirketleri bu tür farklı tasarımlara giremiyordu. Jacop’un tasarımında yolcular iniş-kalkış sırasında oturur pozisyonda olacaklar. Acil durumda yerlerinden rahatlıkla kalkıp kapılara yönelebilecekler. Uzmanlar bu tasarımın bazı havayollarının first class’larında kullanılan ‘suit’ tipi koltuklara oranla çok daha rahat tahliye sağlayabileceğine dikkat çekiyor.
Havayolları bu gelişmeleri yakından takip ediyor. İlk başvuru geçen yıl Malezyalı Air Asia tarafından yapıldı. Ranzalı uçak konseptini hayata geçirmek isteyen havayolu, havacılık otoritelerinin bu konuda yeni kurallar hazırlamasını bekliyor.
THY’de yabancı öğretmen pilot
Türk Hava Yolları’nda 302’ye yükselen yabancı pilotlar arasından seçilen 13 öğretmen pilot göreve başladı. Bu pilotlar, Airbus A320, Boeing 737 ve 777 tiplerinde öğretmenliğe başladı. Daha önce görev yaptıkları havayollarında öğretmen olan Amerikalı, Alman, İtalyan, Fransız, Rus ve Portekizli pilotlar, özel olarak seçildi. THY tarihinde bir ilke imza atan uygulamayla Uçuş Eğitim Başkanlığı’nda yeni bir dönem başladı. Böylece THY pilotlarının standartlarının yükseltilmesi ve yabancı ekiplerle koordinasyonun artması planlanıyor.
SHGM Bilal Ekşi’ye emanet
Ali Arıduru’nun milletvekilli aday adaylığı için istifa etmesiyle Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü’ne Bilal Ekşi atandı. Artık Türk Sivil Havacılığı sakin, kararlı, başarılı yepyeni bir insana emanet. Bugüne kadar görev yaptığı her yerde başarı sağlayan Bilal Ekşi’nin çok hızlı kararlarla sistemin istikrarlı işlemesini ve güvenli yönetilmesini sağlayacak. Uluslararası ilişkilerde oluşturacağı yeni uzman kadrolarla Türk Sivil Havacılığı’nın standartlarını da yükseltecek. Çalışkanlığıyla bilinen Ekşi’nin sistemde yoğun kağıt kullanımı nedeniyle harcanan zamanı daha fazla elektronik düzene taşıması ve böylece havacılık gibi ağır işleyişlere tahammülü olmayan bir işi gerçek yerine oturtması bekleniyor.
EKŞİ’NİN HİKAYESİ
Yıldız Üniversitesi Elektronik ve Haberleşme Mühendisliği’nden mezun olan Ekşi, çalışma hayatına TCDD’de başladı. İstanbul Büyükşehir Belediyesi Ulaşım AŞ’de yöneticilik yaptı. 2003’te havacılık sektörüne geçti. THY Teknik’te Revizyon Atölyeleri Başkanı oldu. Ardından THY’nin Yer İşletmeden Sorumlu Genel Müdür Yardımcılığı, Kıbrıs Türk Hava Yolları’nda (KTHY) Genel Müdürlük yaptı. KTHY’nin düzelemeyeceğine, siyasi bir yapı içinde işlerin uzayacağına karar verdiği anda aldığı maaşa bakmadan ceketini alıp şirketten çıktı. En son THY Teknik ile Pratt&Whitney’in ortak motor bakım merkezi Turkish Engine Center’da genel müdür yardımcılığı görevinde bulunuyordu. Çalışanlar tarafından çok sevilen Rize İkizdereli Bilal Ekşi, 43 yaşında. Evli ve üç çocuk babası.
Paylaş