Paylaş
Kaçışın Türk tarafındaki organizatörü MNG Ticaret Müdürü Okan Kösemen beraat etti. Kaçışın İstanbul-Beyrut arasındaki uçuşu gerçekleştiren pilotlar ve kabin memuru da beraat etti. Kaçış sırasında Japonya’daki Osaka Kansai Havalimanı’ndaki sorumlular da ciddi bir ceza almadılar. Kaçışı organize eden baba-oğul, Amerikan Özel Kuvvetleri’nden ayrılmış Michael ve Peter Taylor için karar verildi. Amerika’da yakalanıp Japonya’ya iade edilen Taylor’lar yargılama sonucu baba Michael 2 yıl, oğluna ise 20 ay hapis cezası verildi. Bir de Japon halkından mahkeme önünde özür dilediler. Cezaların tecili istendi. Para cezası da sadece 2 bin 600 dolar olarak belirlendi. Büyük ihtimalle tüm cezanın paraya çevrilmesi de söz konusu.
HÂLÂ SONUÇ YOK
Gelelim bizim pilotlara, üçüncü bir yolcudan hiç haberleri olmayan, bir müzik ekipmanları kutusu içinde kargoya yüklenen Carlos’u hiç görmeden, bilmeden taşıyan uçağın pilotlara... Onlar dört yılla yargılandılar. 4 yıl hapis cezası verildi ve para cezası olarak da 4 bin 387 dolar belirlendi. Bizimkilerin dosyası istinaf mahkemesine gönderildi. Hala bir sonuç yok. Ama iki pilotumuzdan kaptan pilot Noyan Pasin bu arada eğitimlerini yenileyip, sivil havacılıktan gerekli izinleri alarak bir Legacy 650 uçağında uçma hakkını aldı. O günkü uçağı kullanan diğer pilot Bahri Kutlu Sömek de Başaran Holding şirketine girerek uçmaya başlıyor.
UÇUŞ HAYATI BİTEBİLİR
Ama mahkeme cezaları onarsa işte o zaman bir daha uçamayacaklar. Yani bütün bu zincirin en günahsız, her şey den habersiz ve sorumlulukları olmayan pilotlarımızın uçuş hayatları sora erecek. Oysa bu işi Türkiye tarafında organize eden o zamanki MNG Holding özel jetlerden sorumlu Ticaret müdürü, Carlos’u İstanbul Atatürk Havalimanı’ndan gizlice alıp Beyrut’a götüren pilotlar, kabin memuru hepsi beraat ettiler. Üstelik Carlos’un Atatürk Havalimanı’na ayak bastığı da kayıtlarda yoktu. Mauritus Cumhurbaşkanına ait olan MNG Holding tarafından işletilen TC-STR tescilli Bombardier Global Express XRS uçağına Carlos yaşadığı Japonya’nın Tokyo kentinden değil gizlice Osaka Havalimanı’na getirilerek bir müzik ekipmanları kutusu içinde uçağa yüklenmişti. Koca kutu uçağın kapısından giremeyecek kadar büyük olduğu için doğruca kargo kapısından içeri alınmıştı. Genel Havacılık Terminali olmayan Osaka Kansai Havalimanı’nda bu kutu, polis, gümrük vs hepsi baba-oğul Taylor’lar tarafından ayarlanarak uçağa getirilmişti. Yani bizim pilotlar sadece iki yolcu ve kargo yükünden bilgileri vardı. Kutu içindeki Carlos’u hiç görmediler. Uçağın yapısı nedeniyle kabin kısmı bir kapı ile kokpit bölümünden ayrılıyordu. O bölümde tuvalet, ekip dinlenme bölümü ve gally diye adlanan mutfak vardı. Sonra kabin ve ardından yine tuvalet ve oradan da kargoya açılan bir kapı yer alıyordu. Yani kalkıştan sonra Carlos kutudan çıkarılmış ve yine kabin bölümünün ikinci kısmı olan tak bölümüne konulmuştu. Orada yattı uyudu. Kabin içinde de yatak bölümü perde ile ayrılıyordu. Yol boyu Taylor’lar sadece kahve istediler ve onu da öndeki kapıyı aralayarak aldılar. Yani kabin memuru bile içeriyi göremedi.
BAŞKA UÇAĞA NAKLEDİLDİ
Pilotların kimseyi görmemeleri son derece doğaldı. Bütün sorumluluk Osaka Kansai Havalimanı’nda ve bu uçuş için yükleme yapan handling şirketindeydi. Dikkat çeker diye Lübnan vatandaşı CEO İstanbul’da uçak değiştirilerek Beyrut’a götürüldü. Bunu da MNG eski ticaret müdürü organize etti. Uçak Atatürk Havalimanı’na indikten sonra karanlık bir yere çekildi, pilotlar ofise çağrılarak dikkatlerden uzaklaştırıldı. Carlos başka bir uçağa nakledildi. Carlos’un büyük kaçışını organize eden baba-oğul Taylor’la Amerika’da yakalandı tuhaf bir şekilde hızla Japonya’ya iade edildiler. Bu işten kolayca sıyrılabilecekleri için sanki garanti verilmiş gibiydi. Yoksa Amerika, üstelik özel kuvvetlerde eğitim görmüş baba Taylor’u bu kadar kolay iade etmezdi. Bu olay nedeniyle Türk-Japon ilişkilerinin zedelenmesi hiç söz konusu olmadı. Çünkü ev hapsindeki Carlos evde düzenlenen bir eğlencenin içinde çekip alınmıştı. Osaka’ya götürülmüştü ve kimsenin haberi olmamıştı. Havalimanının bütün güvenlikleri atlatılmıştı.
DİKEN ÜSTÜNDELER
Bizim pilotlar ‘göçmen kaçakçısı’ damgası yemişlerdi. Oysa kimseyi kaçırmamışlardı. Tescilini TC-CHN diye değiştirip, farklı bir şekilde boyatılması ile uçak bile aklanmıştı. Sonuç herkes sorumluluktan kurtulmanın bir yolunu buldu. Ama bizim pilotlar hala diken üstünde yaşamaya devam ediyorlar. Üstelik 6 ayda hapis yattılar. Aile hayatları, iş hayatları allak bullak oldu. Söz konusu olan hiçbir şeyden habersiz iki pilotun girdaba dönen hayat hikâyeler oldu.
BBC'DEN KAÇIŞIN BELGESELİ
İngiliz yayın kuruluşu BBC Carlos’un japonya’dan kaçış hikâyesini belgesel yapıyor. ‘Carlos Ghosn son uçuş’ adı verilen belgesel 1 saat 29 dakika sürecek. Ünlü ve de ödülle yönetmenlerin hazırladığı belgesel için bizim pilotlara da teklif getirildi. Ancak Noyan Kaptan henüz davanın istinaf mahkemesinde olması nedeniyle belgesele katılmayacağını bildirdi.
EMİRATES İSTANBUL’A A380 İLE UÇUYOR
Birleşik Arap Emirlikleri(BAE) Dubai merkezli havayolu şirketi Emirates İstanbul’a dünyanın en büyük yolcu uçağı ile gelmeye başladı. Üç sınıfta 517 yolcu taşıyan Emirates uçağı Dubai-İstanbul-Dubai arasındaki uçuşlarında kullanacağı iki katlı Jumbo jetin İstanbul Havalimanı’na inişi heyecan yarattı. A380’i günlük EK123/124 sefer sayıları ile kullanacak olan Emirates’in A380 uçağı her gün Dubai’den 10.45’de kalkıyor ve 14.15’de İstanbul’a iniyor. Dönüş uçuşu İstanbul’dan 16:25’te hareket edecek ve 21:50’de Dubai’ye varacak.
UÇAKTA DUŞ İMKÂNI
Üç sınıflı A380’ini hizmete sunan Emirates, First Class’ta 14 özel süit, Business Class’ta düz yatırılabilen 76 mini bölme ve Economi sınıfında 427 geniş koltuk ile toplam 517 koltuk sunacak ve uçuş başına kapasiteyi 4 kattan fazla artıracak. First Class müşterileri, Emirates’in özel süitlerini ve özel uçak içi Shower Spa’yı kullanabilecek. Yani duş yapma imkanı olan uçağın, First ve Business Class müşterileri üst katta uçak içi dinlenme bölümünden de yararlanabilecekler. Tüm sınıflardaki yolcular, aileleri ve arkadaşlarıyla iletişimde kalmak için ücretsiz Wi-Fi, endüstrinin en büyük koltuk arkası ekranları ve Emirates’in şu anda 4 bin 500’den fazla kanala sahip çok ödüllü uçak içi eğlence sisteminin keyfini çıkarıyorlar.
ÖZÜR VE DÜZELTME: Geçen haftaki Dallas yazımda J.F. Kennedy suikastı tarihini yanlış yazmışım. Doğrusu 22 Kasım 1963 Cuma günü saat 12.30 sıraları olacaktı. Düzeltir, özür dilerim.
Paylaş