Türk Hava Yolları’nın ABD’de yeni uçuş noktası Washington DC oldu. Büyüme Mart 2011’de Los Angeles, sonrasında Detroit, Boston, Atlanta, Houston ve Miami, Kanada’da Montreal, Orta ve Güney Amerika’da Mexico City ile Buenos Aires ile devam edecek
Uzun yıllar Türk Hava Yolları’nın Amerika Birleşik Devletleri’nde ana uçuş noktaları New York ve Chicago’ydu. Bir ara Miami denendi. İstenen doluluk yakalanamayınca, 2001’deki ekonomik kriz sonrası Miami hattı kapatıldı.
Aradan geçen yıllar boyunca THY taşıdığı yolcu sayısını dörde, filosunu üçe katladı. Onlarca uçuş noktası açtı. Ama ABD’de iki noktaya uçuşla sınırlı kaldı.
Geçtiğimiz hafta Washington DC hattının açılışıyla Amerika’daki üçüncü nokta devreye girdi. İstanbul-Washington DC arasındaki ilk uçuşa ben de katıldım. Yine geçtiğimiz ay Boeing’in ana üssü Seattle’da teslimatına katıldığım 777-300ER uçağıyla İstanbul-Washington DC seferi yapıldı.
HAFTADA DÖRT UÇUŞ
Washington DC için Atatürk Havalimanı’ndan ‘Dolmabahçe’ uçağına biniyoruz. Bu uçak THY’nin satın aldığı ilk 777-300ER. Diğer B777’ler Jet Airways’den kiralanmıştı. Yeni business, ara sınıf comfort ve ekonomiyle birlikte bu uçaklar 337 yolcu taşıyabiliyor. THY Genel Müdürü Temel Kotil, Basın Müşaviri Ali Genç, Atatürk Havalimanı Baş Müdürü Celal Özuğur da ilk seferin yolcuları arasındaydı.
Önümüzde 10 saat 38 dakikalık yol var. Kaptan Pilotlarımız Boğaç Atıcı, Volkan Acar, Berk Bingöl ve Purser’ımız Jülide Irmak ile uçuyoruz. Aslında ilk uçuş özel bir sefer. 96 misafirini Washington’a götürüyor. Bir rastlantı, 96 ton yakıtımız var. Uçuşta rüzgarlar bizden yana. Bir ton az yakıt harcamamızı sağlıyor. Washington’a inişte ilk kez gelen THY uçağı su tagının altından geçerek terminale yaklaşıyor. Körükte Büyükelçi Namık Tan, THY’nin Washington Müdürü Handan Çörekçi bizleri karşılıyor. En heyecanlı kişi Büyükelçi Tan. Direkt seferin başlaması, ticaretten siyasete, turizmden kargoya her şeyi hareketlendiriyor. Türkiye adı Amerika’nın başkentinde daha çok konuşuluyor.
REZİDANSA GİDİYORUZ
Otelde soluklandıktan sonra Türk Büyükelçiliği’nin rezidansına geçiyoruz. Rezidans, bir tarih eser. 1800’lerin sonunda ünlü bir tüccarın yaptırdığı ev vasiyeti üzerine 1930’larda Türkiye Cumhuriyeti tarafından satın alınmış. Washington DC’nin en güzel yerinde. Şu an sadece rezidans amaçlı kullanılıyor. Ama Namık Tan, rezidansın 1940’larda caz konserleri düzenlenen akustiği mükemmel salonunu yeniden açarak, önünde turist otobüslerinin durup insanların bakakaldığı binayı Washington’un zenginliğine, sanatına katmak istiyor. Planlamalar başlamış bile. Büyükelçi Tan’la kısa bir sohbette THY’nin Amerika pazarındaki büyümesinden söz ediyoruz. Bu pazarın ne kadar büyük olduğunu anlatıyor Tan.
Washington’da eski dostlarla karşılaşıyoruz. 38 yıldır THY’de çalışan Rahşan Acar şimdi Chicago’da Bölgesel Satış ve Pazarlama Müdürü. Mükemmel Türkçesiyle THY’ye hukuk hizmeti veren Richard Grimaldi, New York Müdürü İhsan Baytan, Los Angeles Müdürü Fatma Yüceler de hazırlar.
THY önce haftada beş sefer olarak açıkladığı Washington’ı dört uçuşla başlattı. Pazartesi, çarşamba, cuma ve pazar 10.50’de kalkan uçak 15.25’te Washington DC’ye iniyor. Aynı uçak 22.55’te havalanıp ertesi gün 16.10’da İstanbul’a geliyor. Hedef bu uçuşları her güne çıkartabilmek. Bir ara uçağın 7 saat yerde beklemesi yerine Atlanta’ya devam etmesi planlanmıştı. Şimdilik bundan vazgeçildi.
Dulles Havalimanı aynı zamanda Star Alliance üyesi United’ın ana üslerinden biri. Uçuşlara güzel bağlantılar veriliyor. Bölgede 40 bin Türk yaşıyor. Ortadoğu’dan da THY ciddi sayıda yolcu bekliyor. Hatta burada yaşayan Vietnamlılar, İstanbul aktarmalı 29 Aralık’ta başlayacak THY’nin Ho Chi Minh seferleri için bilet alıyor.
AMERİKA KITASINDAKİ YOL HARİTASI
Washington’dan sonraki yeni uçuş noktası Los Angeles. Seferler 3 Mart 2011’den itibaren salı, perşembe, cumartesi ve pazar günleri karşılıklı yapılacak. İstanbul’dan 11.10’da kalkacak Boeing 777, 14 saat 15 dakika süren uçuş sonrasında Los Angeles’a yerel saatle 15.25’te inecek. Aynı uçak 17.55’te kalkıp İstanbul’a ertesi gün saat 17.10’da ulaşacak.
Los Angeles’tan sonra Detroit, Boston, Atlanta, Houston ve Miami hatları açılacak.
Kanada’da Toronto’dan sonra Montreal de İstanbul’a bağlanacak.
Sao Paulo’da ise uçak tipi büyütülüyor. Aralıktan itibaren A340’lar yerini Boeing 777’lere bırakıyor.
Güney Amerika’da Mexico City, Buenos Aires ile uçuş ağı genişletiliyor.
OFİS EMPIRE STATE’E TAŞINIYOR
THY’nin New York şehir ofisi uzun yıllardır hizmet verdiği Madison Avenue’dan kriz döneminde Long Island’a taşınmıştı. Ama büyümeyle birlikte yeni bir strateji çizildi ve büronun dünyanın en ünlü gökdelenlerinden biri olan Empire State’e taşınmasına karar verildi. Anlaşmaları yapıldı, kısa süre sonra anıt bina Empire State’in 75. katında çok prestijli bir THY ofisi olacak.
THY’nin New York merkez ofisinin başındaki müdürü İhsan Baytan bu gelişmeden çok mutlu. Çünkü prestijli bir ofis bile THY’den çok söz edilmesini sağlayacak. Hatta birçok havayolu ofisinde THY’nin bu binaya taşınması günün konusu haline gelmiş bile.
GÜNDE İKİ SEFER
Amerika hattında atağa geçen THY, gelecek yıl 27 Mart’tan itibaren önce seferleri haftada 7’den 10’a çıkartıyor. 28 Nisan’dan itibaren İstanbul’la New York günde iki kez karşılıklı bağlanacak. Bu uçuşlar Boeing 777 uçaklarıyla gerçekleştirilecek.
İstanbul’dan 11.00 ve 17.00’de kalkacak uçaklar New York’tan yerel saatle 16.45 ve 22.45’te geri gelecek. Hem yolcu hem de kargo açısından ciddi bir kapasite sunacak günlük iki uçuş, yolculara günün farklı saatlerde hem New York hem de İstanbul’a hem de Amerika’nın onlarca noktasına uygun bağlantı imkanı verecek.
DÜNYA TURU
Uzakdoğu’da ve uzak batıda büyüyen THY şimdiden dünya turu yolculukları için planlama yapacak. Genel Müdür Temel Kotil ile Washington’da uzun uzun konuşma imkanı buldum. Laf lafı açtı ve sıraya dünya turu çıktı. Dünya çevresinin büyük bölümünü dolaşan THY uçaklarıyla çok uygun fiyatlara güzel turlar yapılabileceğini konuştuk. En uygun fiyatlarla ve seyahat acentelerinin desteğiyle gerçekleştirilecek organizasyonlarla Türk yolcular dünya çevresinde dolaşabilecek. Kotil THY’nin büyümesinin önünde artık kimsenin duramayacağını söylerken her havayoluyla rekabet edeceklerini üzerine basa basa anlatıyor.