Koridor mu cam kenarı mı?

Check-in kontuarındaki görevliler, artık daha az yolcuya “Koridor mu, cam kenarı mı” diye soruyor. Çünkü yolcuların büyük bölümü işlemlerini internet üzerinden yapıyor. İstediği koltuğu bazen ücretini ödeyip, bazen de uçağın check-in’i açılır açılmaz seçiyor.
Artık yolcular çok bilinçli. Sık uçtukları ve uçak tipini bildikleri hatlarda en geniş bacak mesafesine sahip koltukları ezbere biliyorlar. Herkesin bu konuda kendine göre kriteri var. Kimi ayağını rahat uzatmak veya uçaktan erken inmek için koridoru tercih ediyor. Rahatsız edilmek istemeyenler, biraz da manzaranın tadını çıkaracaklar cam kenarının müdavimleri arasında.
Hunch.com tarafından yapılan anket ise aslında koridorcuların veya cam kenarı fanatiklerinin neredeyse tüm dünyada ortak özelliklere sahip olduğunu ortaya koyuyor. Zaten uçağa binmeden önce yolcu salonunda yapacağınız kısa bir gözlemle kimin nereye oturacağını tahmin etmek çok da zor değil.
Uçuş süresi uzadıkça orta koltuklar yolcuya azap haline gelmeye başlıyor. Koltuk kollarını kapma savaşı, sağa-sola başınızı rahat dayayamamak, yolcuyu geriyor, psikolojik olarak rahatsız ediyor. Ama kalabalık seyahat edenler, çocukları ile bir yerlere uçanlar mecburen orta koltukları seçiyor.
Hava yolu şirketleri orta koltuk sendromunu bildikleri için genellikle geniş gövdeli uçaklarının ekonomi bölümlerinde buna dikkat ediyor. Cam kenarındaki koltuklar ikili, orta bölümdekiler ise dörtlü olarak tasarlanıyor. Ortada beşli koltuk gibi kabin dizaynlarından şirketler vazgeçiyor.

Cam kenarı müdavimleri

Genç kadınlar tercih ediyor: Genellikle öğrenci veya iş hayatına yeni atılmış, yaşı genç olanlar büyük oranla pencere kenarını istiyor. Tek başına uçan genç kadınların burayı tercih etmelerinin en önemli nedeni, rahatsız edilmemek. Diğer yolcularla konuşmak istememeleri veya ortada-koridorda oturup yer vermek zorunda kalmamak için pencere kenarını istiyorlar.

Perdeyi kapatıyorlar: Genellikle kalkıştan sonra hemen perdeyi indiriyorlar. Fazla ışıktan rahatsız oluyorlar. Ekranda film izlemek yerine cam kenarına oturan kadın yolcunun ilk tercihi kitabını açıp okumamaya başlamak. Uyuyacakları zaman pencereye yaslanıyorlar.

Heyecanla dışarıyı seyredenler: Çocuk yolcuların veya uçağa ilk defa binenlerin de tercihi cam kenarı. Kalkışta ve inişte adeta pilot gibi konsantre oluyorlar. Uçuşun önemli bölümünde aşağıyı seyrediyorlar. Hatta kişisel ekran varsa haritayı veya kamera sistemi ile etrafı sürekli takipteler. Genellikle erkek yolcularda dışarıyı seyretme, ekrandan haritaya bakma oranı kadınlara göre daha yüksek.

Boyu kısa olanlar: Koridor-pencere tercihleri, yolcuların boylarıyla da ilgili. Uzun boylu olanlar genellikle ayaklarını koltuklara sığdıramadıkları için koridora uzatıyor. Ayrıca koltukları aşıp cam kenarına oturmak büyük bir işkence. Kısa boylular için böyle bir sorun yok. Rahatlıkla geçip pek de rahatsız edilmeyeceklerini düşündükleri pencere kenarına yerleşiyorlar.

Koridor erkeklerin tercihi

Yaş ortalamaları yüksek: Yaş ortalaması artıkça, özellikle de iş seyahati yapan erkek yolcuların favori yeri koridor. Genellikle boyu uzun olanlar burada daha rahat oturuyor. Kalkıp tuvalete gidecekleri zaman kimseyi de rahatsız etmek zorunda bırakmıyor.
Hızlı çıkış avantajı: Bu koltukların bir başka avantajı da uçaktan daha erken yani kimseyi beklemeden, yol vermeden çıkabilmek. Toplantıya giden veya dönüş uçağında bir an önce evine ulaşmak isteyen, uçulan yere göre değişmekle birlikte kravatlı yolcuların favori koltukları koridor.

Aile ile uçanlar: Tek çocuklu ailelerde, genellikle çocuk pencere kenarına, anne orta koltuğa oturuyor. Babaya ise koridor kalıyor. Genellikle Türk veya Doğu kültüründe ise aileyi koruma içgüdüsü ile çocuk ve kadın iç tarafa alınıyor.
Orta koltuk istemiyorlar: Açıkçası koridoru seven bir yolcu yer bulamadığında cam kenarına rahatlıkla oturuyor. Pek de şikâyet etmiyor. Benzer durum pencere kenarını sevip de koridorda oturmak zorunda kalan için de geçerli. Ama orta koltuğu kimse tercih etmiyor.