Kokpit... İhale şeffaf olsun

THY'nin uçak alımı, neredeyse skandala dönüşmek üzere.Atilla Çelebi döneminde yapılan çalışma iptal edildi. Ama yine aynı kilit isimlerin bulunduğu komisyon çalışma yaptı. Ortaya bir filo planı çıktı. Bu plana göre orta kapasite, orta menzilli 26 uçak alımına karar verildi. Ayrıca 23 uçak için de opsiyon istenmesi uygun görüldü. Yani 49 uçaklık bir paket ortaya çıktı.Şirket öncelikle kira bedelleri yüksek olan uçakları iade edecek ve yeni kiralayacağı uçakları filosuna katacak. THY'nin bu işteki payı ihtiyacını ve uygun modelleri belirlemek. Sonra iş DPT'den, Özelleştirme İdaresi'ne kadar gidiyor ve karar makamı Başbakan.Genellikle Başbakan bu işi onaylarken THY'nin ihtiyacı ile uluslararası ilişkileri dengeliyor. Temayül böyle. *İki ana imalatçı var. Amerika kanadında Boeing. Avrupa kanadında Airbus. Her iki imalatçının da uçakları şu anda THY filosunda uçuyor. Orta kapasite, orta menzilli iki ideal uçak projeksiyonda. Biri Boeing 737-800, diğeri Airbus A321-200. THY'nin filosundaki yeni ama eski nesil Boeing 737 uçaklarının da peyderpey değişimi gerekiyor. Bunlardan kiralama süreleri bitimi yaklaşanlar geri gidecek. Yerine yenileri gelecek. Yani ya Boeing ya da Airbus alınacak. Ardından filodaki orta yaşlı A310 uçakları değişecek. Şu anda THY imalatçılar için ciddi ve önemli bir pazar. Ama işin uzayıp gitmesinden hem Boeing hem Airbus rahatsız. Üstelik dedikodu ve komisyon lafları sıkıntı vermiş durumda... Atatürk Havalimanı Terminal ihalesi dedikodu kurbanı olmuştur. Beceriksiz adamlar işi uzatmıştır. İki yıl sonra o havalimanında adım atmak mümkün olmayacaktır. Orada yaşayacağımız her sıkıntı, beceriksiz bürokratlara beddua olarak geri dönecektir.Belki olimpiyatların ucunu bile bu yüzden kaçırmışızdır.*THY uçak konusunda ciddi sıkıntı içindedir. B737 uçaklarının Business Class'ları kendileri kadar eski kalmıştır. Şirket koltuk değiştirememektedir, uçak değiştireceği için lüzumsuz bir yatırımla parayı havaya atamaz. Yeni uçak alımı için bugün karar verse bu iş 2002 yılına kadar uzamaktadır. Öyle uçak almaya karar verdiğinizde ertesi gün uçak vermiyorlar. Sipariş, imalat vs uzun bir süre gerektiriyor. THY birden de 50-60 uçak alamaz. Hadi aldı diyelim,bu uçakları kim uçuracak? Ortada o sayıda pilot yok. Teknisyen yok. Kararı çabuk verip hazırlanmak gerekiyor. Zamanı bozuk para gibi harcayacak dönem değil. Eğer bu işler uzarsa gelecek yaz bu yazdan çok daha sıkıntılı olacak ve belkide bir çok hatta bilet karaborsası bile doğacak.Yapılacak iş uçak alımını yani kiralama işini iyice şeffaflaştırmak. Her aşamayı açıklamak. Hangi modelin neden seçildiği konusunda kamuoyunu ikna etmek gerek. Bir off-set anlaşması sağlanacaksa detaylarını anlatmak lazım. Avrupa ve Amerika ile ilişkiler konusu bugün THY filosunda açıkça görülmektedir. Filonun bir bölümü Boeing bir bölümü Airbus uçaklarından oluşmaktadır. Sürdürülecek bir şeffaflık belki imalatçıların iyice fiyat kırmasına da yok açar.Uçak alım işi kapalı kapılar ardında giderse dedikodular da artacaktır. İş uzarsa dedikodular daha da tırmanacaktır. THY yara alacaktır. Uluslararası piyasada prestij kaybı olacaktır. Buna kimsenin hakkı yoktur. Açık olun. Karar verin, korkmayın. Böylece THY'yi daha büyük bir zarardan kurtarırsınız.