Başkanlık filosu kurulsunYanlış neredeFalcon 900B uçağını Cavit Çağlar kullanmaktadır. Üç motorlu bu uçak kendi sınıfında iyi bir uçaktır. Gövdesi ömür boyu garantili, performansı iyi, ciddi bir askeri uçak sanayinin ürünüdür. Ama iş jeti dünyasında Gulfstream Jaguar ise Falcon Renault sınıfındandır. Genellikle bu tür ticari işlerde dışarıdan bir şeyler söylemek çok hoş değildir. Hatta ibreyi bir tarafa çeviriyorsunuz diye çıkar ilişkilerine kadar uzanan suçlamalarla da karşılaşabilirsiniz. Olsun.Eğer Türkiye Cumhuriyeti'nin bir adet VIP uçağı olsaydı buna karışmak bana düşmezdi. Ama Türkiye Cumhuriyeti'nin en üst düzeyi için üç adet VIP uçağı var. Bunlar Cumhurbaşkanı'nın kullandığı G4 modeli 'GAP', Başbakan'ın kullandığı yine aynı marka-model 'ATA' ve Genel Kurmay Başkanı'nın kullandığı yine aynı marka-model bir uçak. Cumhurbaşkanı ve Başbakan'ın kullandığı G4 uçakları için iki milyon Dolar değerinden stok yedek parça ve ortalama 2.5 milyon dolarlık bir adet yedek motor THY'nin depolarında duruyor. Genel Kurmay Başkanlığı'nın G4 uçağı için yine yaklaşık 1 milyon Dolarlık yedek parça ve bir adet motor Türk Silahlı Kuvvetleri depolarında bekliyor. Bu uçaklar için yetiştirilmiş pilotlar, kabin ekipleri ve bir o kadar önemlisi teknisyenler var. 2-3 milyon Dolar üzerine para alınacak derken G4 için yetiştirilmiş insanların eğitimi, yedek motorlar, yedek parçalar da gözönünde tutulmalıdır. Durup dururken filoya başka bir marka uçağı sokmak aslında çok daha pahalı bir iştir. Başlangıçta görülmeyebilir ama ciddi bir hesapla bunu anlamak mümkündür. Kaldı ki G4 uçağı dünyada ikinci eli en iyi para getiren uçaklardan biridir. Eğer Falcon alınacaksa, bu üç uçak satılıp aynı marka-modelden, farklı serileri olabilir bir filo kurulabilir. Ona sözüm yok. O devletin tercihidir. Ama biri Falcon, diğer ikisinin G4 olması bir savurganlıktır. Yanlıştır.NE YAPILABİLİRBaşbakan Mesut Yılmaz'ın uçağının değiştirilmesine karar verildiğinde önce G4-SP için pazarlık yapılmış, anlaşma noktasına gelinmiştir. Uçağın üzerine takılacak ekstra ama gerekli sistemlerle fiyatı 32 milyon Dolara çıkmıştır. Bunun üzerine Başbakan fazla para verilmesin diye bu uçaktan vazgeçmiştir. Sebebi açık ve netti. Herkese kemer sıktırma eğilimindeki bir hükümetin Başbakanı, yeni uçak için şu kadar milyon dolar harcadı dedirtmemek içindir. Ama şimdiki durum kağıt üzerinde önce cazip gibi görünse de zaman içinde daha pahalı bir yatırımdır.Bence bu işi uzmanlarına bırakmakta yarar vardır. Uzmanlar Türkiye Cumhuriyeti Filosu oluştursunlar. Bu filo içinde ikisi orta, biri uzun menzilli üç uçak yer alsın. Uzun menzilli uçak belki THY filosundan çıkacak bir adet 737 ya da A310 olabilir. Cumhurbaşkanı, Başbakan ya da Genel Kurmay Başkanı çok sayıda konukla uçacakları zaman THY filosundan kiralık uçak almaya ve onların tarifelerini de alt üst etmeye gerek kalmaz. Ayrıca bu tür uçakların bakımı, pilot ve teknisyen sorunu da çok kolay çözülebilir. Filoya girecek üçüncü bir marka uçak gibi olmaz. Arkasında THY'nin eğitimli personeli ve yedek parça depoları olur. Yani zaten var olan bir şeydir.MERKEZİ AYARLAMAAyrıca en az iki adet uygun performansta helikopter seçilsin. Uçaklar helikopterler bir merkezde, Ankara'da bir üsde toplansın. Cumhurbaşkanı, Başbakan, Genel Kurmay Başkanı, Dışişleri ve devletin ihtiyacına göre ve uçulacak noktaya, yolcu kapasitesine göre merkezi bir ayarlama yapılsın. Hepsinin üzerine Türkiye Cumhuriyeti yazılsın. Uçacak kişiye göre üzerine fors ya da amblem yerleştirilsin.Türkiye Cumhuriyeti'nin hava araçlarının bir filo çatısı altında toplanması son derece mantıklıdır. Marka, model farklılığının en azda tutulmasında yarar vardır. Belli bir uçuş ekibi, teknisyen ve tek yedek parça deposu kurulsun.Yoksa bu iş sonunda çok pahalıya gelecek. Amerika Birleşik Devletleri Başkanı bile Başkanlık filosundaki 36 yaşını doldurmuş Boeing 707 uçağını şu sıralar emekli edecek. Filoda 20 yaşında bir çok uçak var. Filonun ortalama yaşıda 20'nin üzerinde.Bence asıl savurganlık işi uzmanlarına bırakmamaktır.Gulfstream, G4'lerin yerine daha gelişmiş G4-SP modelini üretiyor. Türkiye'de üç adet bulunan Gulfstream G4, Cumhurbaşkanı, Başbakan ve Genel Kurmay Başkanı tarafından kullanılıyor. Değiştirilmesi planlanan ATA uçağının tahmini bedeli 21 milyon Dolar. Gulfstream, G4'lerin yerine daha gelişmiş G4-SP modelini üretiyor. SP'ler G4'e oranla daha fazla taşıma kapasitesine, yeni avioniklere ve geliştirilmiş iç kabin yapısına sahip. Fransız Dassault yapımı Falcon 900B üç motorlu. Menzili 6 bin 800 kilometre olan uçağın artık daha uzun menzilli ve yeni avioniklere sahip 900EX modeli üretiliyor.Başbakan için seçilen Falcon 900B uçağı yaklaşık bin 500 uçuş saatinde.Başbakan Mesut Yılmaz'ın kullandığı 'ATA' adlı Gulfstream G4 uçağı sıradan iki arıza çıkardı. Birinde camı çatladı, diğerinde kabin basıncı düştü. Her iki olayda yaşamı tehlikeye atan cinsten arızalar değildi. Ama iki olay birbiri ardına geldi. Defalarca yazdım, pilot camlarındaki çatlama incecik bir dış tabakada olmaktadır. Oysa cam beş katlı ve 3-4 santimetre kalınlığındadır. Kabin basıncı düşüşü her uçakta her zaman olabilecek bir arızadır. Böyle bir durumda pilot irtifayı düşürür ve güvenle iniş yapar. Bu iki nedenden dolayı bir uçak gözden çıkarılmaz. Her hangi bir yolcu uçağında da bu iki olay her zaman yaşanabilir. Bu bir Jumbo Jet'te ya da A340 uçağında olabilir. Olmaktadır.Yılmaz ailesi birbiri ardına gelen uçak ve helikopter arızası talihsizliklerinden etkilenmişlerdir. Her şey üst üste gelmiştir. İşin teknik yanını anlatmak artık imkansızlaşmıştır. Üzerlerinde bir psikolojik baskı ve korku oluşmuştur. Buna hak vermemek mümkün değildir. Endişeleri, zaman zaman Başbakanın bindiği Polis helikopteri Puma'nın bir bina çatısına çakılışı ile büyümüştür. Bana göre büyük olasılıkla pilot hatasından kaynaklanan bu çakılmanın arkasında bir motor arızası, güç kaybı da vardır. Ama o şartlarda Puma helikopteri bina tepesine çakılmak yerine zaman iyi kullanılarak bir düzlüğe ya da suya inebilirdi.Olanlar olmuştur. Başbakan ve ailesi tedirgindir. G4 uçağına karşı bir fobi doğmuştur. Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı'na, 'Korkularınız saçmadır. Aile endişeleriniz gereksizdir. Aman siz bu uçağa binin. Gereksiz masraf yapmayın' demenin de mantığı yoktur. Kaldı ki Başbakan kendi kendine bu konuda bir huzursuzluk içindedir. Karar verdiği, Fransız yapımı Dassault imalatı Falcon 900B uçağını alırken, G4'ü verip üzerine de 2-3 milyon Dolar da para kazanılacağını vurgulamaktadır. Ama yapılan iş baştan sona yanlıştır. Emirates’ten çölde cennetEmirates Havayolları Dubai Çölü'nde 16 kilometrekarelik açık alana sahip tatil beldesi kuruyor. Al Maha adı verilen ve doğanın korunmasına özen gösterilerek projelendirilen ekolojik turizm beldesinin işletmesi de Emirates tarafından yapılacak.Geleneksel Arap Bedevi tarzında tek katlı lüks ev kavramına uygun olarak tasarlanan Al Maha evleri, yüzme havuzu ve dört tarafı geniş pencerelerle çöl manzarasına hakim olacak şekilde inşaa edilecek. Çölde bir tatil köyü yaratacak olan Emirates buraya ucuz turlar düzenleyecek. Emirates yetkilileri farklı hayvan ve bitki türleri ile ekolojiye ilgi duyan turistlerin Al Maha'ya ilgi göstereceklerini umuyor.AA ve Delta’da uçuş boyunca kemer mecburiArtan türbülans kazaları sonrasında Amerika'daki havayolları tüm uçuş boyunca yolcuların kemerlerini bağlaması için karar alıyor. İlk olarak Amerikan Havayolları tarafından başlatılan uygulamaya Delta Havayolları da katıldı.Normalde uçak yolcuları kurallar dahilinde sadece iniş-kalkış ve pilotun ikaz lambalarını yaktığında kemerlerini bağlamak zorunda. Bir çok havayolu da uçuş sırasında mecburi olmasa da kemerlerin bağlı kalmasını tavsiye ediyor. Amerikan sivil havacılık otoritesi FAA'in yaptığı araştırmaya göre Amerika'da yılda ortalama 17 türbülans kazası oluyor. Kazalarda özellikle kemerlerini bağlamayan yolc