Paylaş
Uçuyor, harika şarkılar çalıyor, kendi küçük hangarlarında doruğa çıkardıkları hobileriyle dünyaya meydan okuyorlar… Onları tanımak nasıl da büyük bir keyifti anlatamam. Bütün gün gyrokopter ile uçtuk, şarkılar dinledik...
Alaçatı’da taş bir evin içinde eczane. Raflardaki ilaçların önünde beyaz önlük giymiş Eczacı Hakan Çetinkaya ile selamlaşıyoruz. O Alaçatı’nın eczacısı ama havacılar için ‘gyrokopter uçuş öğretmeni’.
Sörfle dünyaya adını duyuran koya gidiyoruz. Yolun kenarında iki küçük hangar. Birinde Oğuz Doğansoy jeneratörden gelen elektrikle harıl harıl çalışıyor. Kuyumcu arkadaşına içine altın konulan küçük kutuları yapacak bir makine imal ediyor.
Burada tüm havacılar aynı zamanda mucit... Uzun yıllar modelcilikle uğraşan Oğuz Doğansoy, Vestel’in insansız hava araçlarında iki yıl test pilotluğu yapmış. Sonrasında gelip Alaçatı’ya yerleşmiş. Teknesinde yaşıyor. Üçüncü kişi ise Erdinç Ergün. Hava Kuvvetleri’nden emekli jet pilotu ve aynı zamanda dalış okulu sahibi...
Nasıl uçuyor
Çetinkaya’nın hangarından gyrokopteri beraber çıkartıyoruz. İspanyol imalatçı Ela’nın Cougar modeli. Arkasında Rotax’ın çok bilinen motoru var. Otomobil benziniyle çalışıyor. Gyrokopterin dış yapısında sabit bir kanadı olmadığından saatte 18 litre yakıt harcıyor. Tam dolu depoyla 4 buçuk saat havada kalabilirsiniz. Örneğin Alaçatı’dan havalanıp 4 saatte, 360 TL’lik yakıtla İstanbul’a uçabilirsiniz.
Adnan Menderes Havalimanı’ndaki Hava Trafik Kontrol Merkezi’ne uçuşumuzu bildirip piste çıkıyoruz. Önde Çetinkaya, arkada ben oturuyorum. Hava açık ama rüzgârın hızı saatte 40 kilometreye kadar çıkıyor. Hafif hava araçları için tehlikeli düzeyde. Ama gyrokopter için sorun yok. Rüzgâr limiti saatte 66 kilometre.
Pal’den kanat
Normalde gyrokopterin üstündeki paller, motora bağlı değil. Tasarımda belirli bir hızı aldıktan sonra dönmeye başlıyor ve kanat görevi görüyor. Havada tutunmayı sağlıyor. Kalkış dikkat istiyor.
Ela, farklı bir tasarım geliştirmiş. Pist başına geldiğinizde kumandayla pali motora bağlıyorsunuz. Dakikada 200 devire kadar çevrilmesini sağlıyorsunuz. Hızla dönmeye başlayan ana motor, daha yerde hareket etmeden size emniyetle kalkış için bir kaldırma gücü oluşturuyor. Paller dakikada 300 devire ulaştığında ise motorla bağlantısı kesiliyor. Kendi kendine dönüyor.
Sonrasında ise fren bırakıyoruz ve gyrokopter rüzgârın şiddetine, ağırlığına bağlı olarak 50 metre içinde kolaylıkla havalanıyor. Saatteki hızı 150 kilometreye kadar çıkıyor. Uçuşu çok istikrarlı. Havada kumandalara dokunmadığınızda bile mükemmel uçuyor.
Ya motor durursa
Uçarken motorunuz durdu. Sabit kanadı olmayan bir hava aracı nasıl uçar? Helikopterdeki gibi ‘otorotasyon’ yaparak yani hızla birlikte dönen paller gyronun kumanda almasını sağlıyor. Böylelikle 10-15 metrelik bir düzlüğe bile rahatlıkla inebilirsiniz. Çetinkaya ile bunu deniyoruz. Motor rölantide çalışırken mükemmel bir süzülme ile adeta helikopter gibi konuyoruz... Gyrokopterin açık kokpiti, geniş görüş açısı inanılmaz keyif sunuyor. Alçaktan uçabilmesi, özellikle fotoğraf çekimi için verdiği rahatlık en büyük avantajları. Farklı imalatçıların kapalı kokpitli, iki pilotun yan yana oturduğu modelleri de bulunuyor.
Avrupa’da hızla yayılan gyrokopter işte bu yüzden geleceğin kişisel hava aracı olacak. Henüz Türkiye’de kullanıcıları bir elin parmakları kadar ama bu sayı, hava parklarının artmasıyla daha da yükselecek.
Havacı, mucit üç arkadaşın bir başka ortak tutkusu da müzik. Hangar içinde toplanıp mini konserler veriyorlar. Basgitarda Erdinç Ergün, bateride Oğuz Doğansoy ve gitarda ise Hakan Çetinkaya...
25 saatte pilot olun
Uçuş eğitimi için 25 saat uçuş, 60 saatlik yer eğitimiyle lisans alınabiliyor. Zaman ayırmanıza bağlı olarak kurs süresi en az 3 hafta sürüyor. Türkiye’de lisans veren Gordion Havacılık’a önümüzdeki günlerde FG Havacılık da katılacak. Lisansın maliyeti 6 ila 7 bin Euro arasında. Araçların fiyatları 35 bin Euro’dan başlıyor. Motor gücü, ekstra ekipmanlar veya farklı modellerle 70 bin Euro’ya kadar çıkıyor.
Alaçatı onu gyrokopterci yaptı
Eczacı Hakan Çetinkaya (42), 10 yıldır uçuyor. Önce microlight tipi hafif hava aracıyla başlayan uçuş tutkusu, Alaçatı’nın rüzgârına takılmış. Rüzgârlı havada uçamayan microlight yerine, Almanya seyahatinde gördüğü gyrokopter’e geçmiş. 1250 saat uçuş tecrübesinin yarısı gyrokopterde. Öğretmenlik yetkisi de alan Çetinkaya, bu tutkusunu yaymayı hedefliyor. Eşi Aysun, oğulları 10 yaşındaki Ozan ve 11 aylık Kaan ise en büyük destekçileri.
Paylaş