Paylaş
KİMLER UYGULUYOR?
Air France: Önümüzdeki yıldan itibaren uzun menzilli uçuşlarında kabinde gazete ve dergi dağıtımını kaldırıyor. Yolcular bu yayınları tabletlerine ücretsiz indirebilecek.
Qantas: Avustralyalı şirket, Boeing 767’lerinde tablete geçti. Yolcular 200 film arasından seçip istediğini seyredebiliyor.
Amerikan Havayolları: Samsung’dan 10 bin adet tablet alan havayolu, isteyene kendi bilgisayarı üzerinden bağlantı da sunuyor.
British Airways’in Avrupa-Amerika arasında sefer yapan havayolu şirketi ‘OpenSkies’ uçuşlarına Boeing 757 ile başlama kararı alırken yöneticilerin önünde iki seçenek vardı. Tamamı business class bu uçaklarda ya her koltuğa ekran takılacak ve bunun için uçak başına 3 milyon dolar ödenecekti. Ya da ekstra bir-iki ton ağırlık oluşturacak sistemden vazgeçip şirket yolculara tablet bilgisayar dağıtacaktı.
OpenSkies ikinci şıkkı tercih etti. Uçak başına sadece 250 bin dolar maliyetle her koltuk için iPad aldı. İçinde filmlerin, müziklerin ve oyunların olduğu bir program yazdırdı.
Kabinde rekabet o kadar fazla ki, havayolları eğlence sistemlerine ciddi yatırım yapıyor. Yüzlerce kanaldan oluşan sistemler, dokunmatik ekranlar aynı zamanda uçağı ağırlaştırıyor. Kabin modifikasyonları sırasında metrelerce kablo çekiliyor. Bazen bu nedenle teslimatlar bile uzuyor. Bir yandan da teknoloji hızla ilerliyor. En gelişmiş sistem, bir-iki yılda demode oluyor.
3 MİLYAR DOLARLIK PAZAR
Havayolu şirketleri özellikle filolarındaki eski uçaklarda hızla tablete dönüyor. Bazı şirketlerse bu sistemleri yolcularına kiralıyor. Veya kendi tabletlerini kullanmak isteyenlere canlı televizyon yayını için 99 cent veya film başına üç dolardan başlayan fiyatlarla sunuluyor.
Bu sistemler arasında en büyük gelişim kablosuz yayınlarda yaşanıyor. Panasonic ve Thales’in geliştiridiği sistemde uçağa küçük bir kutu ve anten yerleştiriliyor. İsteyen yolcu ya havayolundan tablet kiralıyor ya da kendi bilgisayarından sisteme girip istediği filmi seyredip oyununu oynayabiliyor. Uzmanlar bu pazarın birkaç yılda yaklaşık 3 milyar dolara ulaşacağına dikkat çekiyor.
Bir ANKA düştü ama dört tane daha var
Sesleri duyar gibiyim...
‘ANKA’yı düşürdüler’, ‘Bunların yapacağı iş bu kadar olur’, ya da ‘Siz kim, insansız hava aracı yapmak kim?’
Tamamen yanılıyorsunuz.
Hava aracı imal etmek böyle bir şeydir.
Düşe kalka uçması öğrenilir.
İnsansız hava aracı ANKA, daha önceki testlerde de iki defa kırıma uğramıştı. Ama yapıldı. Yeniden uçmaya başladı. İlk prototip yani test uçağından elde edilen bilgilerle onlarca tasarım sorunu giderildi. Ek sistemler takıldı, motoru güçlendirildi...
Bu kez 3350 metre yükseklikte sinyal sorunu oldu. ANKA aldı başını gitti. Kontrolden çıktı. Şimdi buradan elde edilen bilgilerle diğer dört prototipte bu tür sorunların yaşanması önlenmeye çalışılacak.
KENDİ TASARIMIMIZ
TAI ilk kez bu boyutta bir insansız hava aracı yapıyor. Yurtdışından alınanlarda hep yabancı teknolojiye mahkumuz. Bakımdan yedek parçaya kadar her şey istendiğinde politik hale gelebiliyor. Bir baskı unsurunda silah olarak bize karşı kullanılabiliyor. Ama kendi insansız hava aracımızı yaptığımızda bu tür sorunlardan en az etkileneceğiz.
Bırakalım ANKA’yı, on yıllardır iş jeti yapan Gulfstream fabrikası ABD’de kendi teknolojisiyle dorukta bir dev. Ankara’dan kalkıp Los Angeles’a kusursuz direkt uçuşlar yapabilen uçaklar tasarlıyor. Bizde de var. Birkaçı hükümet uçağı, çoğunu da özel havacılık şirketleri kullanıyor.
Ama birkaç yıl önce Gulfstream, G650 diye yeni bir modelin üretimine başladı. Daha önceki modellerinden daha geniş gövdeli, uzun menzilli bir uçak oldu. Hükümet uçakları arasında lider olmaya aday bir uçak. ABD’de New Mexico’daki test uçuşlarından birinde G650’nin ikinci prototipi düştü. İçindeki pilotlar ve uçuş-test mühendisleri yanarak hayatlarını kaybettiler.
Proje devam etti. Şimdi G650 neredeyse teslimat aşamasına geldi, tüm uluslararası sertifikasyonları aldı.
ÖNEMLİ OLAN DERS ALMAK
Havacılığın tarihi işte bu yüzden kanla yazılmıştır. Hatalar oluyor ama o hatalardan dersler alınarak yola devam ediliyor. Şükürler olsun bizimkisi insansız hava aracı. Bir can kaybı yok. Bir prototip gitti. Daha dört tane var. Sonra yenileri de yapılacak. Yani bir kayıp verildi diye imalat durmayacak, dersler alınır, hatalar görülür ve yola devam edilir.
Bu nedenle ‘Vay işte düşürdüler’, ‘Bunların yapacağı iş bu kadar olur’ deyip TAI mühendislerinin yüksek heyecanını kırmayın.
Yola devam. ANKA yüksekten uçacak, bütün görevlerini yerine getirecek, ihraç edilecek.
Bizi bağımlılıktan kurtaracak. Onun bunun baskı unsuru vız gelecek. ANKA bizim olacak. Uçacak. Çok yükseklere çıkacak. Hedefine doğru yol alacak.
TAI’nin yetenekli tasarımcıları, mühendisleri yola devam edecek.
Mutlaka başarılı olacak.
Paylaş