Bıktık şu tüy bırakan battaniyelerden

Dünyadaki havayolları yıllardır kısa-orta menzilli uçuşlarında tüy bırakan battaniyeler kullanıyor. Neredeyse hemen hepsi bunu yapıyor. Ama iş uzun menzile geldiğinde daha büyük battaniyeler ve tüy bırakan cinstense, iç kısmı astarlıları tercih ediyorlar. Örneğin uzun uçuşlarda THY kapitone, içi astarlı özel bir battaniye kullanıyor. Gerçi soğuğu biraz geçiriyor ama hiç olmazsa tüy bırakmıyor.
Her gün gelen yolcu şikayetleri arasında tüy bırakan battaniyeler öne çıkmasınae rağmen ne hikmetse havayolları ciddi bir tedbir almıyor. İyi ısıttığı için polar tipi kumaştan vazgeçilmiyor. Tabii poların da iyi cinsleri çok fazla tüy bırakmaz. Ama maliyet ve uçaktan battaniye çalınması sayısındaki kabarıklık sebebiyle havayolları kalitesiz polarları seçiyor. En düşük kalite, Çin’den ithal edilen kesik polyesterden yapılan battaniyelerde şikayet tavana vuruyor.

Kaliteden ödün vermeyen az

Birkaç bin euro ödeyip business class uçan yolcu, havayolunun maliyetten çalmak için sunduğu battaniyenin havını kıyafetinde görünce haklı biçimde çıldırıyor. Kuşkusuz bütün havayolu şirketlerini suçlarken bazılarını da ayırmak gerek. Birkaç havayolu; evet sadece birkaç havayolu şirketi daha keçemsi kumaşlarla tüy bırakmayan battaniyeler yaptırıyor, yolcu memnuniyeti için kesenin ağzını açıyor. Bu arada tüy bırakan battaniyeleri satanlar var. Alanların çoğu bin pişman ama öyle dükkandan alınmış gibi geri götürüp iade etmek pek de mümkün değil. İade kabul edilse bile bunun için harcanacak yol parası, kargo masrafı battaniyenin maliyetini iki katına çıkarıyor.

Teknolojiye yatırım yapılmalı

Artık havayolu şirketleri battaniye desenlerini tasarlatırken bir yandan nanoteknoloji, iyi ısıtan ama ağır olmayan ve en önemlisi tüy bırakmayan, statik elektrik oluşturmayan kumaş seçiminde ciddi bir çalışma yapmalı. Bunun zamanı çoktan geldi ve geçiyor. Yolcunun üzeri tüylü bir şekilde uçaktan inerken havayolu şirketi için içinden geçenleri burada yazmak çok zor. Bence havayolu yöneticileri yolcunun içinden geçenleri artık içlerinde hissetmeliler...

HİJYENİK AMA REZİLLİK

Genellikle havayolları şirketlerinin kullandığı battaniyeler çok temiz. Her uçuş için yıkanmış, kuru temizleme yapılıp ütülenmiş ve naylon poşete konulmuş şekilde yolcuya sunuluyor.
Tabii bu ABD iç hat uçuşlarında pek öyle değil. Oralarda uçaklarla, otobüsler arasında işletme pek farklı olmadığı için, çoğu havayolunda battaniyeler açıkta duruyor ve pis kokuyor.
Ama Avrupa ve Uzakdoğu, Asya merkezli havayollarında durum böyle değil. Bu bölgelerdeki ucuz taşıyıcılar bile battaniyeleri her uçuş için temizletiyor ve naylon poşete koyuyor.
Yine de bütün kısa-orta uçuşlardaki battaniyeler tüy bırakıyor. Beyaz, pembe ya da açık mavi bir gömlekle uçağa binmiş ve uçuş sırasında bir battaniyeye sarılmışsanız ayı yavrusu gibi iniyorsunuz uçaktan.

Yanmazlık kimyasalından çalanlar var

Havacılık kuralları gereği, battaniyelerin en az 20 saniye ateşe karşı direnmesi, yani geç tutuşması gerek. Ayrıca yanma sırasında erime yapmaması, zehirli gaz çıkarmaması kurallarla çok sıkı denetleniyor.
Bazı battaniye üreticileri özel kimyasal uygulanarak elde edilen bu özelliği dikkate almıyor. Bu durum havayolları tarafından da göz ardı edilebiliyor.
Battaniyeler yıkandıkça, yanmayı geciktiren kimyasallar özelliğini yitiriyor. Genellikle 20 yıkama sonrasında tekrar yapılması gereken işlem atlanıyor. Veya kimyasallar tam uygulanmıyor.
Bazı battaniyeler daha açıp üzerinize örterken statik elektrik oluşturuyor. Uçakta zaten birçok elektronik aletten yerdeki halıya kadar ciddi bir statik elektrik var. Bu durum yolcuyu rahatsız ediyor.
Statik elektriği önlemenin yolu özel kimyasal malzemeden geçiyor. Bu işlemin imalat sırasında doğru uygulanmadığı battaniyeler, aynı zamanda ciddi sorun yaratıyor.

SATILIK BATTANİYE

Havayolu şirketleri hem maliyetleri azaltmak hem de yolcuların battaniyeleri çalmasını önlemek için kabinde satış yapıyor. Havayoluna göre değişmekle birlikte battaniye fiyatları 10-15 TL’den başlıyor. Yurtdışındaki fiyatlar ile 10-15 dolar/Euro arasında. Battaniyelere kolleksiyonerler de ilgi gösteriyor.

Kalkışta neden ışıklar söndürülür?

Özellikle gece uçuşlarında, hava karanlıksa kalkış veya inişten önce kabin memurları ışıkları söndürür. Havacılıkta her uygulamanın ardında kazalardan alınmış dersler yatar. Kabin memurları, kalkışta veya inişte acil durumda tahliye yapılması halinde yolcuların gözlerinin kabinde elektriğin kesilmesiyle oluşacak karanlığa alışması için ışıkları söndürüyor.
Çünkü ışıkları maksimum açık bir kabinde acil bir durum yaşandığında, ışıklar kesildiğinde yolcuların gözlerinin karanlığa alışması, çıkış kapılarını bulabilmesi tahliyede altın saniyelerin kaybedilmesine sebep oluyor.
Ayrıca yolcu, uçağın kapısından çıktığında vakit geceyse karanlık nedeniyle etrafını göremeyebilir. Kanat üzerinden atlamaya çalışabilir. Kendini kurtarsa bile, etrafı görmeden kontrolsüz aşağıya atlaması nedeniyle birçok tahliyede kolu-bacağı kırılan onlarca yolcu var.