Savaşı ne sanıyorsun mösyö?

Merak etme mösyö, “siz de Cezayir’de zulüm yaptınız” geyiğine girmeyeceğim.

Haberin Devamı

Bazı safdiller gibi “Taşnak çeteleri de bizimkileri kesti” muhabbeti de yapmayacağım.
Ama harbiden merak ediyorum, savaşı ne sanıyorsun? Epeydir savaşmamış bir milletin evladı olarak savaştan anladığın ne? Seksi lejyonerlerin centilmence kılıç şakırdattığı bir spor falan mı?
Hemen söyleyeyim, alakası yok mösyö. Savaş er geç sivilleri yakan bir canavar. Truva’dan beri.
Birinci Dünya Savaşı da buydu. Bilhassa gariban milletlerin bebelerini vurdu: Türkü, Ermenisi, Bulgarı...
Tarihçi Derya Tulga’nın dediği gibi, o şartlar altında o kadar insanı pikniğe bile çıkarsan sonuç aynı olur.
Bizimkiler imkânsız bir işe kalkıştı: Cephe gerisini kurtarmak için nüfusun yerini değiştirmeye. Ne alternatifleri vardı ne de bunu kimsenin burnu kanamadan başaracak halleri.
Nitekim, binlerce Ermeni vatandaş kaybettik. Acıları kalbimizdedir. Ama “soykırım” demek için savaştan habersiz olmak ya da kötü niyet şart.
Allah sana ve milletine savaş göstermesin mösyö. Çünkü o zaman göreceksin, bu işin filmlerdeki gibi olmadığını.
Her savaşta komşunun komşuya, kardeşin kardeşe düşman kesildiğini. Savaşın kanununu.
İnanmazsan Irak’a bak. O kadar sivil, savaş bu olduğu için öldü. Emperyalizm bunu emrettiği için.
Hiçbir şey ölen binlerce Türk ve Ermeni’yi geri getirmez. İki milletin de ciğerindeki acıyı azaltmaz.
Ben Fransız mektebine gitmiş bir Türk olarak, acıların rantını yemenin günah olduğunu biliyorum. Sense savaşın ne olduğunu bile unutmuş gibisin. İnşallah bir gün hatırlatmazlar. Amin.

Haberin Devamı

Münir Özkul ölümsüzdür

Çocuklarımız büyüyecek, biz basıp gideceğiz ama   yaşıyor olacak.
Yaşar Usta’nın tiradı yaşıyor olacak. Ferhan Şensoy’a verdiği kavuk. Hababam yine yakalanacak Kel Mahmut’a, Pişekâr ve Kavuklu hâlâ didişiyor olacak.
Bir fuayede gördüğüm siyah-beyaz resmindeki gibi, İtalyan delikanlısı edasıyla geçecek üstat, Şişhane’den Tünel’e doğru.
Başbakanlar, anayasalar, şehir planları değişecek. Münir Özkul yine kahkahasını atacak. Bu böyle biline.

Dorsay değil biz Emek’li olalım

Atilla Dorsay hepimizden delikanlı çıktı ve Emek Sineması yıkılırsa film eleştirmenliğini bırakacağını söyledi.
Şimdi sırf Atilla Ağabey’i kaybetmemek için bile Emek’i savunmaya değer! İkisi de olmazsa olmaz.
Bugün Türk Sineması hürmet görüyorsa bunda sinemanın da, yazarının da hakkı çok.
Biz o sinemayı vermeyeceğiz Atilla Ağabey. Sen de yine filmlerimizi seyredip canımıza okuyacaksın. Sözümüz söz!

tatlı  Sözlük

Haberin Devamı

Talat Paşa: Paris’te dolaşan hayalet.

Yazarın Tüm Yazıları