Paylaş
“Akdeniz akşamları bir başka oluyor” diye başlayan bu ölümsüz eser şöyle devam eder: “Hele bir de aylardan temmuz ise bambaşka...”
Bu sözlerden de anlaşılacağı gibi, temmuzla beraber plaj gitaristlerinin sezonu açılmış bulunuyor.
?imdi sahillerimiz geceleri ateş başında akortsuz gitarla la-sol-fa-mi çalan gençler ve onlara iç geçirerek bakan hindistancevizi kokulu kızlarla dolu.
Vaktiyle bu zanaatın ekmeğini yemiş bir büyükleri olarak plaj gitaristlerine tavsiyelerde bulunmak isterim.
Arkadaşlar, bir kere, “Akdeniz Akşamları” olayına hemen dalmayın. Onu ancak istek geldiği zaman, hatta hafif nazlanarak çalmak çok daha tesirli olacaktır.
“Issız Adam”la patlayan tapon 45’lik modası ise çok şükür bitmiş görünüyor. Ama yine de repertuvarda birkaç tane bulundurun. Kızlarımızın Melis Birkan gibi hissetme arzusuna hürmeten.
Modalar değişse de Türk plaj müziğinin kraliçesi her zaman Sezen Aksu’dur. Ondan “Sezen” diye bahsedin ve şahsen tanıyormuşsunuz havası yaratın. Pişman olmayacaksınız.
Bizim millet İngilizce’den falan sıkılır. Ama illa fan-fin-fon yapacaksanız “Anılar 9” listesini öneririm. Abartmadığınız sürece bir Styx ya da Eagles şovunuza renk katacak, sizi “cool” gösterecektir. Ama Serdar Ortaç gibi Pink Floyd’a yürürseniz bilemem.
Dinleyenlerle göz temasına girmeyin. Yaşar gibi çok fena konsantre olmuşsunuz, bu dünyada değilmişsiniz havası yaratın. Merak etmeyin, kızlar bir yere kaçmıyor.
Hangi kızı istediğinize gitarı elinize almadan karar verin. Plaj gitaristini plaj gitaristi yapan, ne istediğini bilmesidir. Odak noktanızı kaybetmeyin.
Gitar dışında neler çalabileceğinizi düşünün. Niye ilk Türk plaj obuacısı siz olmayasınız?
İşin geyiği bir yana, tavsiyelerimi dinleyin. Unutmayın ki ben plaj gitaristliğinin ne olduğunu biliyorum ama siz yaşlılığın ne olduğunu henüz bilmiyorsunuz.
Çarşı’ya Albert Camus kupası
“Ahlâk namına ne biliyorsam futbola borçluyum” demiş, ünlü file bekçisi Albert Camus.
?imdi tersinin geçerli olduğu devirdeyiz: Ahlâksızlık adına ne biliyorsak altından futbol çıkıyor. Çünkü Albert Camus sahadakini, ahlâksızlarsa saha dışındaki oyunları seviyor.
Ama varoluş krizindeki futbola merhem olanlar da var. Beşiktaş’ın taraftar grubu “Çarşı” onların başında.
Kulüplerine şaibeli kupayı iade ettirerek resmen destan yazdılar. ?imdi onlara “Albert Camus kupası” versek yeridir.
Tatlı Sözlük
Gerçek taraftar: Futbolu kupadan fazla sevenler.
Paylaş