Paylaş
Majestelerinin davetindeki hassas zamanlama, takdire ziyadesiyle şayan. Asalet işte.
Malum, 21 Kasım 1911’de kuruldu Hürriyet ve İtilaf. İttihatçıların “Almancılığına” karşı İngiliz dostluğunu savunarak.
Bir yerde AKP’nin atası sayılırlar. Demokrat Parti-Adalet Partisi-ANAP-AKP zincirinde.
“Bu mülkün atisi ve hali İngiliz dostluğu ile temin olunacaktır” dediler. Allah için, durdular sözlerinin arkasında.
Milli Mücadele’ye soğuk baktılar.
Hem İngilizlere ayıp etmek istemedikleri hem de Mustafa Kemal’i ittihatçı sandıkları için.
İngiliz’e güvenip Balkan Savaşı’na daldılar, sonuç facia oldu. Çatalca’ya kadar geldi düşman.
Kendilerince vatanı kurtarmaya çalıştılar. Bunun yolunun İngiliz’le kanka olmaktan geçtiğini sandılar. Başaramadılar. Tıpkı Alman’la kanka olmayı seçen ittihatçılar gibi. Sonları ittihatçılar kadar trajik olmadı ama cumhuriyetten sonra çoğu üvey evlat muamelesi gördü.
Bunu bir kenara yazdılar. Asla unutmamak üzere.
Bendeniz de merak edip duruyordu, 100. yılı idrak edecek miyiz diye. Meğer “teşrifat” Londra’daymış.
Haklarıdır: Ne de olsa bugün Hürriyet ve İtilaf ruhu iktidarda ve “altın çağını” yaşıyor. Sergen’in golüyle 100. yılda şampiyon olan Beşiktaş misali. Nitekim Gül şerefine Londra sokakları Türk ve İngiliz bayraklarıyla, gelin gibi süslenmiş. At arabasında Kraliçe’yle göz göze, diz dize halkı selamlamışlar.
Bir de bana romantik dersiniz.
Vicdani ret var zaten
Resmen olmasa da fiilen var. Teknik olarak “bedelli çıkana kadar kaç!” prensibine dayanıyor.
Bedelli ortalama 10 yılda bir çıktığı için de sistem sorunsuz işliyor. Tabii sazan gibi çıkıp “vicdani retçiyim” demediğin sürece.
Şimdi yapılansa bunun hukuki altyapısını hazırlamaktan, “kitabına uydurmaktan” ibaret.
Eskiden askere gitmemenin bedelini kaçaklık stresi yaşayarak ödeyenler şimdi paşa paşa zorunlu hizmet yapacak. Ne diyelim, bundan iyisi, Şam’da kayısı.
tatlı Sözlük
Ekşi sözlük: Türk’ün ifade özgürlüğüyle imtihanı.
Paylaş