Paylaş
Eva Hanım toprakta dinleniyordu. Adnan Bey şık bir kabir yaptırmıştı. Mezar taşında Hayyam’dan mısralar: “Sevdin, sevildin. Daha ne isteyesin?”
Bayram sabahlarını severdi Adnan Bey. Ona çocukluğunu hatırlatırdı. Babasıyla gittiği bayram namazlarını. O namazların artık olmayan duygusunu...
“Nostalji...” demişti bir keresinde Eva Hanım: “İnsanın kendi gençliğinin hasretiyle yanıp tutuşmasından ibaret. Biz gençliğimizi hiç özlemeyelim. Hep şimdiki zamanı kutlayalım.”
Eva yaşarken kolaydı ama yalnız kaldıktan sonra şimdiki zamanla didişmeye başlamıştı. Başkalarının dünyasında yaşadığını hissediyordu. Onlar tanıştığında henüz portakalda vitamin bile olmayan kadınların, erkeklerin, kedilerin dünyasında.
Haliyle, ağaçlara yakın hissetmeye başlamıştı kendisini. Ne zaman bir ağaç görse Sultani’den devre arkadaşına rastlamış gibi oluyordu.
Sanıyordu ki şu bayram sabahında halinden anlayacak sadece ağaçlar vardır.
Aklında bir başka mısra: “Ölüm geliyor aklıma ölüm. Bir ağacın gövdesine sarılıyorum.”
Cemal miydi, Edip miydi yoksa? Yılların ve yolların yorduğu hafızayla şimdi hatırlamak imkânsız.
Karısının mezarında biten otları temizliyor yavaşça. İstiyor ki bu bayram sabahı farklı bir şey olsun. Daha önce olmamış, bir daha da olmayacak bir şey. Bir mucize.
Eva Hanım mezar taşındaki resminden bakıyor. Sanki kaşlarını çatıp “Niye mavi gömleği giymedin, ütülemiştim” diyecek.
Birden bir acı hissediyor Adnan Bey. Bayram sevinciyle karışık kalp ağrısı. Anlıyor düşmekte olduğunu, karşı koymuyor. Alnı yavaşça konacak mermerin ortasındaki nemli toprağa.
Havada nereden geldiği bilinmez bir leylak kokusu, başucunda son gördüğü sözcükler: “Sevdin, sevildin. Daha ne isteyesin?”
Kârhanede romantizm
Rıdvan Dilmen “Kendimi şu andan itibaren futbolun içerisinden çıkarıyorum” dedi.
Bendeniz de diyor ki keşke Rıdvan olsaydı futbolun içerisinden çıkan. Şike, mafya, politik entrikalar ve tribün şiddeti olmasaydı yani.
Malum, futbolun içerisindeki zatların çoğu saha dışındaki oyunlara meraklı. Meşin yuvarlakla oynanmayan oyunlara.
Sahadaki oyuna sevdalı bizim gibi tiplerin ne aradığını ise üstat Tanıl Bora pek güzel özetlemiş: “Kârhanede romantizm.”
tatlı Sözlük
Yıldız Tilbe: Amy Winehouse’un muhtemel akrabası.
Paylaş