Paylaş
Erkan Güral, açılış konuşmasında bu yılın ana başlıklarının eğitim, dış politika ve ekonomi olduğunu belirtti, “TÜGİK bir Türkiye mozaiğidir. Biz de üzerimize düşen ne varsa gönüllü olarak yapmaya hazırız” dedi.
Ardından yüz güldüren bir projenin startını verdiklerini ilan etti: “TÜGİK olarak 20 okulda kişisel beceri atölyesi kuracağız.”
Güral, konuşmasında yenilenecek 5 okulun seramik ihtiyaçlarının Kütahya Seramik tarafından karşılanacağı haberini de verdi.
Başarısız olduğunda kendine bir çay koy
Zirvenin sürpriz konuğu ise Oktay Kaynarca’ydı...
TÜGİK zirvesine konuşmacı olarak katılan ünlü oyuncu, başarısının sırrını “Çalışmak, çalışmak ve daha çok çalışmak. Ben öyle yapıyorum. Hayal kırıklığı yaşadığınızda kendinize bir çay koyup ‘Yeniden başlıyoruz’ diyebiliyorsanız, işte o zaman başarılı olursunuz” diyerek açıkladı.
Uzun zamandır “Eşkıya Dünyaya Hükümdar Olmaz” dizisiyle ekranda olan Kaynarca, dizi temposundan şikayet etmek bir yana, bunun hafızasını güçlendirdiğini de esprili bir üslupla dile getirdi: “Her bir bölüm için 20-25 sayfa ezberlemem gerekiyor. Uzun yıllar Alzheimer olmam herhalde!”
Ünlü oyuncunun fanlarına da sevinecekleri iki yeni projeyi duyurmuş olayım.
Oktay Kaynarca, bir aşk filmi için kendisine sunulan teklife “evet” dedi. Çekimlere önümüzdeki yaz başlanacak.
İkinci proje ise tamamen farklı bir kulvarda... Kaynarca, bir erkek giyim koleksiyonu hazırlığında. Kendi adını vereceği bu marka ile yurtdışı pazarına açılmak gibi de bir hedefi var.
Yer aldığı her projeyi reyting ve gişede zirveye taşıyan Oktay Kaynarca’nın hem filmini hem de yeni koleksiyonunu görmeyi sabırsızlıkla bekliyorum. Başarılar Kaynarca...
Virüs etkisi
Koronavirüs dolayısıyla sürekli bir tedirginlik durumu ile beklemedeyiz. Bizde de etkinlikler önlem amaçlı olarak birer ikişer ertelenmeye ya da iptal edilmeye başlandı.
Cenk Eren’in 13 Mart’ta TİM Show Center’daki konseri de 22 Nisan’a ertelenmiş. Sosyal medyada bu habere rastlayınca Cenk’i aradım, ertelemenin sebebini sordum.
1800 kişilik salonun neredeyse tüm biletleri satılmış olsa da insanların kapalı alana girmekten çekineceklerini düşünmüşler. Sadece o çekince değilmiş sebep, “Biz bunun sorumluluğunu alamayız, kimseyi tehlikeye atamayız” demişler.
Böyle sağduyulu davranış tebriği hak ediyor.
Konserin ertelenmesinin ne kadar doğru bir hareket olduğu bu karardan saatler sonra ilk resmi vakanın açıklanmasıyla ortaya çıktı.
Derken iptal ve ertelemeler peş peşe gelmeye başladı. Sağlık Bakanımızın açıklamasının ardından önce başrollerini İlker Ayrık, Erdal Özyağcılar ve Hande Soral’ın paylaştığı “Müstakbel Damat” filminin galası iptal edildi.
Ardından bugün vizyona girmesi gereken film belirsiz bir tarihe ertelendi.
Virüs hayatımızı çok ciddi anlamda etkilemeye başladı. Marketlerde raflar boşaldı, eczanelerde dezenfektan ve maske talanı yaşandı.
Günlük hayatımızda sağlık ve hijyen açısından sürekli kullanmamız gereken ürünler karaborsaya düştü bile.
Dilerim yetkililerin aldıkları önlemler işe yarar, salgın bir an evvel kontrol altına alınır, yoksa işimiz zor gözüküyor.
Ağaçlar Ayakta Ölür
8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde seyahat trafiğine ara verip kendimi ödüllendirmek istedim.
Ve soluğu Nevra Serezli’yi 11 yıl aradan sonra yeniden tiyatro sahnelerine döndüren “Ağaçlar Ayakta Ölür” oyununda aldım.
İstanbul Profilo Kültür Merkezi’nin salonu tıklım tıklım doluydu. Hiç koltuk kalmamasına rağmen insanların gişe önünden ayrılmaması, oyun başlayana kadar bir umut bilet bulmaya çalışması beni hem şaşırttı hem de çok mutlu etti. Serezli’nin tabiriyle bir dönem “televizyona yenik düşen ve eski canlı günlerini yitiren tiyatro” gümbür gümbür geri geldi, hak ettiği ilgiyi yeniden görmeye başladı besbelli.
Nevra Serezli gibi bir ustayı izlemek bambaşka bir keyif, tadı damağınızda kalacak, tekrar izlemek isteyeceksiniz. Bir teşekkür de tiyatro sevdalısı sevgili Nedim Saban’a. Yıllardır hiçbir koşul altında tiyatrodan vazgeçmeyen, şehir şehir dolaşarak oyunlarını sahnelemeye devam eden Nedim Saban, sağ olasın, var olasın.
Döner
evrim geçirdi
Tüm dünyayı kebap cennetine çevirdik çevirmesine ama bu kalabalıktan ancak “farklı” olanlar sıyrılıp adını duyurabiliyor. Berlin’deki Zaddy’s onlardan biri. Bu dükkanda döner evrim geçirmiş. Lavaş arası, pilav üstü versiyonlarına alternatif yaratma konusunda resmen kendilerini aşmışlar. Döner, Zaddy’s’de sigara böreğine de giriyor, Uzakdoğu tarzında wok kartonunda servis ediliyor. Olur da yolunuz Berlin’e düşerse... Özellikle Zaddyllas’ı tatmanızı öneririm.
Paylaş