BAYRAMDAN önce Başbakan, Başbakanlık’ta teftişe çıkıyor.
Bakıyor, bir odanın kapısının altından dumanlar yükseliyor.
Yanındakilere "Açın kapıyı" diyor.
Kapıyı açıyorlar, içeride iki memur, biri kadın biri erkek, fosur fosur sigara tüttürüyorlar.
Karşılaştığı manzara Başbakan’ı öfkelendiriyor. Her iki memura, yaptıkları işin yasak olduğunu sert bir dille anımsatıyor ve şöyle diyor:
"Siz yalnız kendinizi değil, burada çalışan herkesi zehirliyorsunuz.Buna hakkınız yok."
İnsan sağlığına bu kadar önem veren bir Başbakanımız var.
Ne mutlu bize.
Ama... Aynı Başbakan, doğalgaza zam üstüne zam yapıp yoksul vatandaşları kömüre muhtaç ediyor.
Sonra da oy toplamak amacıyla kükürt oranı anormal yüksek yüz binlerce ton bedava kalitesiz kömür dağıtıyor.
Bu dağıtımın hızlandırılması için de valileri görevlendiriyor.
Sonuç, sigara içen iki memuru herkesi zehirliyorlar diye azarlayan Başbakan, oy almak uğruna bedava dağıttığı kalitesiz kömürle milyonlarca insanın zehirlenmesine neden oluyor.
* *Ê *
Adam halkla dalgasını geçiyor.
Bir Fransız filminden arakladığı sahnelerin aynısını kullanıp sinema diye abuk sabuk bir film yapıyor.
Bu filme bir ad bile düşünme zahmetine katlanmıyor, daha önce yaptığı benzeri filmin adının tersten okunuşunu koyuyor.
Sonra medyayı kafaya alıp daha filmi vizyona girmeden bir güzel reklamını yaptırıyor.
Yüz binler kendileriyle dalga geçilmesinin farkına bile varmadan çoluk çocuk koşa koşa sinema salonlarını dolduruyor.
Adam uyanık, yatırdığı parayı bir haftada çıkarıyor.
Bundan sonraki hasılat doğrudan cebe inecek.
Ne derseniz deyin, iş bilenin kılıç kuşananın... Burası Türkiye...
* *Ê *
Polis, adam vuruyor. Arkadan bir rapor...
"Polis memurunun ayağı kaydığından, yere düşerken ateş alan tabancasından çıkan mermi kaçan zanlıya isabet etmiş olup söz konusu kişinin ölümüne neden olmuştur..."
Polis gözaltına aldığı kişiyi bir güzel dövüp ölümüne yol açıyor...
Arkadan bir rapor...
"Gözaltına alınan kişi kaçmak istemiş, kendisine engel olmak isteyen polislerle aralarında arbede çıkmış... Bu arbedede yere düşen kişi başını yere çarparak hayatını kaybetmiş olup..."
Yıllardan beri bu ve buna benzer yüzlerce olay yaşanmıştır Türkiye’de...
Polisi koruyan bu kafayla insan haklarına saygılı, çağdaş polis yaratılamaz.
Yunanistan olaylarından, polis de, sivil toplum örgütleri de, halkımız da ders çıkarmalı...
* *Ê *
Egemen Bağış... AKP’nin Dış Politikadan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı...
Ayrıca milletvekili... Görüldüğü gibi unvanlar acayip fiyakalı...
Şimdi de aynı zatın dünyayı kasıp kavuran kriz değerlendirmesini okuyalım:
"Türkiye krizden şu ana kadar en az etkilenen ülke oldu.Ama bizde kendi ayağına sıkmaya meraklı bir iş dünyası var.Panik yaratıp işleri zora sokmakta mahirler..."