Operadaki hayaletler

Oysa başta Bakan Ertuğrul Günay olmak üzere bütün yetkililer binanın 2009 Kasım’ında, bilemediniz 2010 Aralık’ında sanat etkinliklerine açılacağına dair ne sözler vermişlerdi.

Ama bakan başta olmak üzere kimse sözünde durmadı.

Kasıma iki ay, aralığa üç ay kaldı.

Dediğim gibi AKM’ye daha bir çekiç bile vurulmadı.

Daha da fenası yapının sonunun ne olacağı belli değil.

Oysa 2008 Nisan’ında sanat kurumlarından AKM’nin boşaltılması istendiğinde bakanla uzun uzun konuşmuştuk.

Sanatçıların, sanatseverlerin AKM için duydukları endişeleri aktarmıştım kendisine.

Yeminler etti, güvenceler verdi bakan.

“Ben söz veriyorum. Kimse endişelenmesin. 2009 Kasım’ında bina hazır olacak” dedi.

“Bu sözünüzü yazacağım. Eğer sözünüzü tutmazsanız İstanbul sanatseverlerinin karşısına çıkamazsınız” dedim.

“Yazın. Ben sözümü tutacağım” diye bir kez daha söz verdi.

Ama üzülerek yazıyorum Bakan Ertuğrul Günay sözünü tutmadı.

* * *

Bugün, İstanbul’un tek kültür merkezi olan binada hayaletler dolaşıyor.

Opera Süreyya’ya sığındı.

Süreyya’nın sahnesi küçük, sahne arkası yeterli değil onun için ancak küçük operalar, daha çok da operetler oynanabiliyor.

İstanbul Devlet Operası da küçük operalar oynayarak iyi kötü etkinliklerini sürdürmeye çalışıyor.

Bale, yine Süreyya’nın küçük sahnesinde ufak tefek gösterilerle işi idare etmeye çalışıyor.

İstanbul Devlet Senfoni’nin durumu ise içler acısı.

Senfoni resmen sokakta bırakıldı.�

Geçtiğimiz yıl üç ayrı mekânda topu topu 16 konser verebildiler.

Bu yıl ne yapacaklarını bilmiyorum.

Herhalde yine aynı zorluklar içinde 15-16 konser verecekler.�

İşte 2010’un kültür başkenti olarak seçilen İstanbul’un sanat açısından acınacak hali böyle.

* * *

İşin kötüsü bundan sonra ne olacağını ne bakan, ne sanatçılar, ne sanatseverler, ne de gazeteciler biliyor.

Çünkü AKM mahkemelere düştü.

Binada hayaletler dolaşıyor.

İktidar AKM’nin sanat merkezi özelliklerini değiştirmek ve binayı ikinci bir Lütfi Kırdar yapmak istiyor.

AKM artık sadece opera, bale ve konserlerin yapıldığı bir kültür merkezi olmaktan çıkarılacak, her türlü toplantı ve etkinliklere de açılacak.

Böylece sanatçıların, sanatseverlerin endişeleri de haklı çıkmış olacak.

AKM’nin özelliğini değiştiren ve ikinci bir Lütfi Kırdar haline getiren proje için Kültür, Sanat ve Turizm Emekçileri Sendikası’nın başvurusu üzerine mahkeme yürütmeyi durdurma kararı verdi.

Böylece onarım süreci durdu.

Yargılama ne kadar sürecek, nasıl sonuçlanacak bilemiyoruz.

Bu durumda eğer bakan sözünü tutamamanın rahatsızlığını duyuyorsa işe el koyar.

Binanın özelliğini bozmayan bir proje hazırlatır ve hızlı bir şekilde bunu uygulatırsa AKM 2010 Ekim’inde sanatseverlerle buluşur.

Eğer bakan sözünü unutur bu kargaşanın içine girmek istemezse 2010’da AKM olmaz.

İstanbul’un tek kültür binası da kültür yılını hayaletleriyle baş başa geçirir.