GERÇEKTEN de Hasan Abi (Pulur) olaylar ve insanları yaza yaza bir ömür verdi.
Hasan Abi çekirdekten yetişme, mesleğin her türlü cefasını çeke çeke Babıáli’de doruğa çıkmayı başarmış bir insandır.
Kimsenin kayığına binmeden, kimsenin önünde eğilip bükülmeden, onun bunun kuyruğuna yapışmadan, meslek onurundan ödün vermeden bu noktaya gelmek bizim meslekte inanılmazı başarmaktır.
Sefa Kaplan’ın Hasan Pulur’la yaptığı uzun söyleşilerden oluşan kitap aslında yakın tarihimizin de önemli belgesidir.
Dile kolay, Hasan Abi tam 50 yıl gördüğü, yaşadığı olayları anlatıyor bu kitapta.
Renkli, inanılmazla dolu, acı tatlı, düşündürücü bir Türkiye...
Dürüstüyle, yalancısıyla, hortumcusuyla, hainiyle, vatanseveriyle, vefalısıyla, vefasızıyla, onurlusuyla, onursuzuyla hepsi bizim olan insanlarımızın yarattığı bir eşsiz mozaik...
O eşsiz esprisi ve gözlem yeteneğiyle tanıtıyor onları bize Hasan Pulur.
400 sayfalık kitabı bir solukta okudum...
* * *
Kitaptan bir küçük, küçücük ama anlamı büyük bir bölüm...
Hürriyet’in başına Arda Gedik ile Çetin Emeç getiriliyor. Her ikisinin de babası Demokrat Partili. Hasan Pulur ile Oktay Ekşi gazetenin sahibi Erol Simavi’ye çıkıp "Bizim muhatabımız kim?Yani Çetin Emeç ile Arda Gedik mi?Bu durum bize biraz ters geliyor?" diyorlar.
Olayın gerisini Hasan Pulur’dan dinleyelim.
"Erol Bey, Oktay’la beni alıp pencerenin yanına götürdü.Sokaktaki kalabalığı gösterip ’Bakın muhataplarınız burada’ dedi.Biz anlamadık önce, sonra halkı gösterdiğini fark ettik. ’Onlar okurlarınız. Sizin muhatabınız onlar. Siz başka şeye aldırmayın’ dedi.Bir patronun meseleye bu şekilde yaklaşması çok önemliydi.Ve biz hiçbir gürültü patırdı olmadan Arda Gedik ve Çetin Emeç’le çalıştık."
* * *
Olayları tam bir açık yüreklilikle anlatmaktan çekinmeyen Hasan Pulur Milliyet’i Korkmaz Yiğit’e satan Aydın Doğan’ın gazeteyi geri almasının büyük sorumluluk örneği olduğunu vurguluyor.
Ben 1969’de Milliyet’e girdiğimde Hasan Abi yazı işleri müdürüydü.
Yıllarca birlikte çalıştık. Ondan çok şeyler öğrendim.
Ama bir şey vardır ki onu her zaman anımsamış ve uygulamışımdır.