FAS'ın Kazablanka Kenti'nde 1994 Aralık'ında toplanan ve Cumhurbaşkanı Demirel'in katıldığı İslam Zirvesi'nde büyük bir tedirginlik yaşanıyordu. Toplantılarda konuşan katılımcıların tümü İslami terör örgütleri yüzünden İslam'ın dünyadaki imajının hızla bozulduğuna işaret ediyorlardı. Konuşmacılar, İslam terör örgütlerinin eylemleriyle Batı ile Doğu arasında dinsel gerginliğe yol açtıklarını vurguluyor, bunun giderek daha kötü bir noktaya sürüklenmesinden, hatta bir çatışmaya dönüşmesinden korkuyorlardı. Zirveyi izleyen gazetecileri sık sık toplayıp görüşmeler hakkında bilgi veren Cumhurbaşkanı Demirel, toplantılarda duyulan endişeleri çok önemsiyor, ‘‘İslam álemi bu sorunu aşmak zorundadır. Çünkü önümüzdeki yıllarda bu yüzden Müslüman ülkelerin başı ağrıyabilir’’ değerlendirmesi yapıyordu. Amerika'ya yönelik insanlık dışı korkunç eylemden sonra bu öngörüler harfiyen gerçekleşti. İslam álemi 1994'ten bugüne kadar din adına eylem yaptıklarını söyleyen terör örgütlerini bertaraf edecek kararlılığı bir türlü gösteremedi. Bu nedenle de bugünkü kritik noktaya gelindi.İslam álemi bugün çılgın, vahşi terör örgütleri yüzünden uygar dünyanın gözünde suçlu durumuna düştü.* * *Bir anımı daha anlatmak istiyorum. 1995 yılında Kuveyt'teydik. Türk Büyükelçiliği'nde verilen davette bazı Kuveytli üst düzey yetkililerle konuşma olanağı bulduk. O günlerde Amerika'nın Oklahoma Kenti'nde federal yönetim binasına karşı düzenlenen bombalı saldırıda 186 kişi ölmüştü. Amerika, eylemi İslami terör örgütlerinin yaptığından kuşkulanmış ve soruşturmayı o yönde yoğunlaştırmıştı. Ancak suçlunun Timothy Mc Veigh adlı Amerikalı bir faşist olduğu anlaşılmıştı. Bu haber Amerika tarafından bütün dünyaya hemen duyurulmuştu. İslam álemi de derin bir nefes almış, rahatlamıştı. O gece davete katılan Kuveytli bakanlardan birinin sevinç içinde söylediklerini hiç unutamam:‘‘Allah'a binlerce kere şükürler olsun ki eylemin arkasında bir İslami terör örgütü olmadığı bu sabah açıklandı. Eğer bunu bir İslam terör örgütü yapmış olsaydı Allah korusun çok kötü olaylar yaşayacaktık. İslam álemi cehenneme dönebilirdi.’’* * *Bütün dünyada nefret uyandıran Amerika'daki korkunç terör olayının soruşturması ne yazık ki yine İslam terör örgütleri üzerinde yoğunlaştı.İnsanlık dışı eylemi İslami terör örgütlerine bağlı militanların gerçekleştirdiği yolunda ciddi bulgular elde edildi.Bu örgütlerin (uzmanlar bu kadar organize eylemi tek örgütün yapamayacağı görüşünde) arkasında bir İslam ülkesi olup olmadığı ise henüz kesinlik kazanmış değil. Şimdi dünya için en önemli sorun Amerika'nın soğukkanlı hareket edip etmeyeceği. Washington saldırının kurbanı olan masum vatandaşlarının öcünü alırken kesinlikle başka masum insanların ölümüne yol açmamalı. İnsanlık Amerika'dan bunu bekliyor. Teröristlerle, eğer varsa onları destekleyen, yönlendiren ülkelerin halkları değil, yöneticileri cezalandırılmalı. Duyulan acılar, öfkeler ne kadar büyük olursa olsun masum insanlara zarar verilmemesine özen gösterilmeli. Eğer Amerika, duyduğu büyük acıyı yeni acılar yaratarak gidermeye çalışırsa, mazlum olduğuna inanan ülkelerde kendisine karşı biriken öfke daha büyür, daha keskinleşir. Amaç, masum insanların öcünü, başka masum insanların ölümüne yol açmadan almak, teröristlerin ve terörizmin kökünü kazımak olmalı.