Üç genç sanatçı, piyanoda Emre Elivar, kemanda Atilla Aldemir, viyolonselde Natalie Clein yine Beethoven’ın Piyano, Keman ve Viyolonsel İçin Konçertosu’nu çaldılar.
Bu harika konçertoyu o kadar güzel ve uyumlu bir şekilde yorumladılar ki tıklım tıklım olan salon onları dakikalarca alkışladı.
Orkestra daha sonra Korsakov’un Şehrazad Senfonik Şiiri’ni seslendirdi.
Şehrazad’ın müziğine o büyülü havayı veren nefesli sazlar olağanüstüydü.
Geçen haftanın son konseri İstanbul Devlet Senfoni’nin dinletisiydi.
AKM kapatıldıktan sonra sahipsiz kalan ve kendi yağıyla kavrulmaya çalışan koca İstanbul Senfoni göçebe hale getirildi.
Nerede salon bulunursa orada konser verebiliyorlar.
Yine imdada Selami Öztürk’ün yaptırdığı Caddebostan Kültür Merkezi ile Lütfi Kırdar yetişti.
Şef, ünlü Alexander Rahbari’ydi.
Rodrigo’nun Gitar Konçertosu’nu çaldılar. Solist Rus gitarcı Dimitri İllarionof çok başarılıydı.
Orkestra, Rahbari’nin usta yönetiminde Ulvi Cemal Erkin’in Köçekçe’si ile Bela Bardok’un Konçertosu’nu çaldı.
İstanbul Senfoni’nin performansı olağanüstüydü.
Söylemek istediğim şu: Türkiye’de sanatçılarla sanatseverler sanata olan ilgisizliğe ve sevgisizliğe onurlu bir başkaldırı içindeler.