12’inci dalga kimi vurdu? Çağdaş eğitimi ve çağdaş eğitime ömür ve gönül verenleri...
Birinci hedef üniversitelerdi:
Başkent Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Haberal, Giresun Üniversitesi rektörü Metin Öztürk, Malatya İnönü Üniversitesi eski rektörü Fatih Hilmioğlu, Ondokuz Mayıs Üniversitesi eski rektörü Ferit Bernay ve Uludağ Üniversitesi eski rektörü Prof. Dr. Mustafa Yurtkuran...
Prof. Dr. Erol Manisalı, Prof. Dr. Ayşe Yüksel, Prof.Dr. Cihan Demirci...
Gözaltına alındılar.
MİNİ YORUM Tarık Akan noktayı koydu Tarık Akan önceki akşam NTV’de Okan Bayülgen’in programının konuğuydu. Gerçekleri dürüstçe anlattı:
"Müjde Ar’ın programında söylediğim her şeyin arkasındayım ve ben bunu yıllardır söylerim. Hatta kitabımın arkasına bile yazmış bir adamım.
Orada da aynı şeyi söyledim. Pazar günü, programı seyretmek istedim, açtım gayet güzel seyrediyorum. Birdenbire pat kesildi. Orada NTV Genel Müdürü Cem Aydın, diyor ki: ’Arkasında haber olduğu için kesmek mecburiyetinde kaldık’. Hayır, bir daha izlesin. Kesildikten tam 35 dakika sonra reklam giriyor! Ben bunu kabul edemem. Tufan Türenç’i ben hayatımda hiç görmedim, tanımam, yazılarını okurum ama o eleştirisinde yerden göğe kadar haklı."
Tarık Akan’ın sözlerine eklenecek bir şey yok. Konu benim için kapanmıştır.
İkinci hedef Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği’ydi...
Başkan Prof. Dr. Türkan Saylan’ın evi arandı ama gözaltına alınmadı.Üçüncü hedef Çağdaş Eğitim Vakfı’ydı...
Başkan Gülseven Yaşer ile her iki derneğin yönetim kurulu üyelerinin bazıları gözaltına alındı.
Bu operasyonun en büyük sürprizi ise Doğan Gazetecilik İcra Kurulu Üyesi Tijen Mergen’in alıp götürülmesiydi.
Mergen’in suçu sanırım Milliyet’in ÇYDD ile birlikte yürüttüğü "Baba Beni Okula Gönder" projesi’nin sorumlusu olmasıydı.
Bu kampanya kapsamında bugüne kadar 28 kız öğrenci yurdu, 10 ilköğretim okulu yapıldı, 7 binden fazla kız öğrenciye burs verildi.
* * *
Peki bu rektörlerin işledikleri büyük suç neydi?
Başında oldukları bilim kurumlarında çağdaş eğitimi sürdürmek ve üniversitelerini cumhuriyet üniversiteleri haline getirmek...
Prof. Mehmet Haberal’ın suçu ise Ankara’da Amerika’dakiler düzeyinde bir üniversite yaratmak ve binlerce öğrenciye eğitim olanağı sağlamak... ÇYDD ile ÇEV’in başkan ve yöneticilerinin suçu ise ömürlerini çağdaş eğitime adamak...
Türkan Saylan burs verdikleri 30 bin öğrencinin listesini polisin alıp gittiğini, bu ay bursların ödenmesinin tehlikeye girdiğini söyledi.
Kimin umurunda?
Önceki akşam Aydın Doğan ödülünü alan Genco Erkal’ın yaptığı ödül konuşması yaşadığımız bu karanlık dönem için en anlamlı sözlerdi:
"Ergenekon’un son dalgası her şeyi değiştirdi.Bu insanlar kesinlikle muhalefet istemiyorlar.Hepimizi belli bir cemaatin neferi yapmadan da rahat etmeyecekler, bizi de rahat bırakmayacaklar.Bu değerli ödülün onurunu kendime ayırıp, parasal yanını eğitime bağışlayacağım.Bu çeki rahatsızlığı nedeniyle buraya gelemeyen Türkan Saylan’ın yarın evine gidip kendisine vereceğim."
Ne dersiniz? Genco Erkal 13. dalgada gözaltı adayı olur mu?