Dış politikada AKP

Ortadoğu ve Kıbrıs bunların başında geliyor.

Avrupa Birliği ile ilişkilerimizde sürekli ödün veriliyor, bize uygulanan çifte standartlara ve özel koşullara boyun eğiliyor.

Bu tutum, önümüze sürekli yeni istekler konmasına neden oluyor.

ABD ile ilişkiler de bir garip. Orantısız bir grafik izliyor.

Amerika, bize verdiği sözlerin hiçbirini tutmuyor. Buna karşın hükümet gerekli tepkileri göstermekte hep gecikiyor.

Bu yüzden tepkilerimizin etkisi olmuyor.

Washington, Kuzey Irak’ta yürüttüğü politikaları Türkiye’nin duyarlılıklarını hiçbir şekilde dikkate almadan uyguluyor.

Kürt liderler, Amerika’ya güvenerek Ankara’ya sık sık kafa tutuyorlar.

Türkiye, bölgesel ağırlığı olmayan bir ülke konumuna düşürülüyor.

* * *

Geçen hafta Başbakan Erdoğan, Kıbrıs konusunda ilginç sözler söyledi.

Başbakan, Kıbrıs’la ilgili milli duyarlılıklarını farklı yerlere çekmek isteyenlerin yanıldığını vurguladı ve şöyle dedi:

‘Bu olaya etnik yaklaşım içinde bakmıyoruz. Eğer böyle bakarsak işin çözümü söz konusu değil.’

Başbakan’ın bu yaklaşımı Kıbrıs’la ilgili gerçeklere taban tabana zıt.

Kıbrıs’ta iki halk var. Bu iki halkın, ırkı, dili ve dini ayrı.

Geçmişte bu iki halkın bir arada, iç içe yaşamalarının olanaksız olduğunu kanlı olaylar göstermiştir.

Rumlar dün de bugün de politikalarını tamamen etnik temele oturtmuşlardır.

Bu politikanın değişmez hedefi ‘Enosis’tir.

Başbakan’ın, ‘Bu olaya etnik yaklaşım içinde değiliz’ sözleri temelden yanlıştır.

Bilindiği gibi ‘Enosis’ (Kıbrıs’ın Yunanistan’a ilhakı), Yunanlıların büyük hedefi olan ‘Megalo İdea’nın bir parçasıdır.

Nedir bu Megalo İdea?

Eski Kara Kuvvetleri Komutanı Emekli Orgeneral Kemal Yamak’ın Harp Akademileri’nde verdiği bir konferansı içeren kitaptan aktarıyorum:

‘Rus asıllı Aleksandr İpsilanti tarafından 1894’te kurulan Etniki Eterya Cemiyeti’nin belirlediği ve yürütücülüğünü yaptığı Megalo İdea’nın programı şöyledir:

1- Yunan milletinin tam istiklalinin temini. (Gerçekleşti)

2- Batı Trakya ve Selanik’in Yunanistan’a ilhakı. (Gerçekleşti)

3- Ege adalarının Yunanistan’a ilhakı. (Gerçekleşti)

4- 12 adanın Yunanistan’a ilhakı. (Gerçekleşti)

5- Girit Adası’nın Yunanistan’a ilhakı. (Gerçekleşti)

6- Batı Anadolu’nun Yunanistan’a ilhakı. (Birinci Dünya Savaşı sonrası teşebbüs edildi, gerçekleşmedi.)

7- Pontus Rum hükümetinin kurulması. (Birinci Dünya Savaşı sırasında teşebbüs edildi, gerçekleşmedi.)

8- Kıbrıs’ın Yunanistan’a ilhakı. (Büyük uğraş veriliyor. Daha önce denendi olmadı.)

9- İmroz ve Bozcaada’nın Yunanistan’a ilhakı.

10- İstanbul’un işgal edilerek Doğu Roma İmparatorluğu’nun ihyası.’

Bu hedefleri her Yunanlı, yüreğinde ve beyninde yaşatır.

Bu büyük hedeften vazgeçmediklerini de her fırsatta söylerler.

Bu gerçekleri bilmek zorundayız.

Kafamızı kuma sokarak ülkemizin çıkarlarını koruyamayız.