REZALETİ hep birlikte izliyoruz. Türkiye’deki savcılar pek ilgilenmiyorlar ama Alman meslektaşları bu işin üzerine çok ciddi bir şekilde gittiler.
Almanya’daki Deniz Feneri’nin yöneticileri topladıkları paraları ceplerine indirmek suçuyla yargılanıyorlar.
Deniz Feneri’nin merkezi Türkiye’de.
Yargılamadan anladığımıza göre Almanya’da toplanan milyon Euro’ların bir kısmı orada iç ediliyor, geri kalanı da Türkiye’ye gönderiliyor.
Türkiye’ye gelen paralar ne oluyor, bunu bilen yok.
Belli ki o paralar da buradaki yöneticiler tarafından iç ediliyor.
Deniz Feneri bir yardım kuruluşu.
Ama anlaşıldığına göre öyle yardımla filan pek ilgisi yok.
Toplanan paraların sadece önemsiz bir kısmı muhtaç insanlara dağıtılıyor, geri kalanı ceplere indiriliyor.
Almanya’daki sanıkların ifadelerine göre Deniz Feneri’ni kuranların ve yönetenlerin iktidar partisiyle bağlantısı var.
AKP’ye yakın olan Kanal 7 de işin içinde.
Deniz Feneri olayı hayır adına yapılan bir rezalet.
* * *
Aynı rezalet dinci holdinglerin Almanya seferlerinde de yaşanmıştı.
Bilindiği kadarıyla bu holdinglerin dini kullanarak "Allah adına" topladıkları paraların 50 milyar dolar civarında olduğu tahmin ediliyor.
Para miktarının kesin olarak saptanamamasının nedeni bir kaydı kuydu olmaması.
Dinci holdinglere "Allah adına" para verenler, karşılığında bir belge bile almaya gerek görmemişler.
Bunu Almanya’da yaptığımız araştırmada varını yoğunu, 30 yıllık emeğinin birikimini bu tip holdinglere kaptıranlara sormuştum:
"Belge almadan yıllarca çalışıp alın teriyle biriktirdiğiniz, çocuklarınızın rızkını bu adamlara nasıl kaptırdınız?"
Verilen yanıt hep aynıydı:
"Camide topladılar.Yanlarında müftü vardı, caminin imamı vardı.Onlar da ’Verin, bunlar Müslüman insanlardır, hakkınızı yemezler’ dediler.Biz de inandık verdik."
Tabii burada hepsi kendilerine vaat edilen mark bazında yüzde 25 faizi söylemiyorlardı.
Bu faiz üç beş ay ödeniyor, sonra gerisi gelmiyordu.
* * *
Erbakan Hoca zamanında da aynı rezaletler yaşanmıştı.
"Bosna’daki çaresizlik içindeki Müslümanlara yardım" diye toplanan milyonlarca markın da büyük bölümü iç edilmişti.
Olay soruşturuldu, davalar açıldı ama bir sonuç çıkmadı.
Çünkü şikáyetçi kimse yoktu.
Benim aklım bir şeyi almıyor.
Bir Müslüman, dini kullanarak böyle bir sahtekárlığı nasıl yapabilir?
Zavallı insanları nasıl kandırıp elinden varını yoğunu alabilir?
"Allah adına" toplanan bu paraları nasıl cebine atabilir?
Hangi vicdan buna razı olabilir?
Hadi kulu takmıyor ama Allah’tan da mı korkmuyor?
Bu kadar ahlaksız, tıynetsiz, vicdansız nasıl olunabilir?
Yolsuzluklara damardan gireceğim diyen Başbakan bu olaylarla neden ilgilenmiyor?
Deniz Feneri rezaleti nedeniyle Almanya’da yer yerinden oynarken Erdoğan neden sus pus oturuyor?