CHP örgütünü iyi tanıdığım için yaşanan olağanüstü gelişmelere şaşırmadım.
Aslında CHP’de çok kısa zamanda çok büyük bir değişim yaşandı. Kolay değil, partinin karizmatik lideri alçakça bir komplo nedeniyle istifa etmek zorunda kaldı. Parti yöneticileri ve örgüt hiç beklenmedik bu olayla sarsıldı. Rakip partilerde ve kamuoyundaki beklenti partinin büyük bir kaos yaşayacağı yolundaydı. Parti içindeki grupların birbirine düşmesi bekleniyor. Hatta bir dağılma olacak umuduyla ellerini ovuşturanlar bile vardı. Hemen hemen hiç kimse partinin bu şoku bu kadar kısa zamanda aşabileceğini düşünmüyordu. Ama öyle bir isim ortaya çıktı ki, bir anda hava değişti. Önce milletvekilleri, arkadan bazı yöneticiler bu isme destek verdi. Ertesi gün il başkanları toplandı, onlar da bu ismi benimsedi. Böylece Kemal Kılıçdaroğlu üzerinde geniş bir uzlaşı sağlandı. Bu uzlaşı üzerine Kılıçdaroğlu pazar akşamı kararını verdi, pazartesi günü de adaylığını açıkladı. Partinin iki gün içinde genel başkan adayı çıkarması ve onun çevresinde toplanma kararlılığını gösterebilmesi çok önemli bir demokratik refleksti. İşte böyle bir demokratik olgunluğu ancak CHP gibi bilinçli bir parti örgütü başarabilirdi. O da gerçekleşti. Ben bunun olacağını adım gibi biliyordum. Çünkü CHP örgütünün bilinçli davranışlarına defalarca tanık olmuştum. ¡ ¡ ¡ Bu gelişmeleri kimse Deniz Baykal’a bir vefasızlık olarak değerlendirmemeli. Baykal’a olan saygı ve sevginin CHP örgütünde süreceğine eminim. Ama Türkiye’nin içinde bulunduğu koşulların ağırlığı yeni bir lider çıkarmada CHP’ye çok büyük bir sorumluluk yüklüyordu. CHP bunu beklenenden daha hızlı yerine getirmeyi başardı. Üstelik etrafında fire verilmeden toplanılan insan, tüm kamuoyunun “Hah işte” dediği bir kişi oldu. Rahşan Ecevit bile Bülent Ecevit’e gönül verenleri CHP’ye destek vermeye çağırdı. CHP’deki demokratik gelişme, AKP’nin yürüttüğü ve rejimi sıkıntıya sokacak boyuta varan baskıcı ve keyfi yönetime karşı olan insanlara umut verdi. Bunun da ötesinde “İktidarın alternatif yok” karamsarlığı da bir anda dağıldı. CHP’deki bu birleşme bütünleşme merkez sağdaki dağınıklığın da aşılmasına büyük ivme kazandırabilir. Şu bir gerçek ki beklenmedik gelişmeler Türk siyasetindeki karamsarlığı hafifletti. Ülke için çok sevindirici bir süreç başladı. ¡ ¡ ¡ Bugün yapılacak CHP kurultayı tarihi bir kurultay olacak. Büyük olasılıkla bugün yepyeni bir CHP doğacak. Kılıçdaroğlu halkın sevdiği, benimsediği bir politikacıdır. İstanbul Belediye Başkanlığı seçimlerinde bu alçakgönüllü adama halkın kanı ısınmıştır. Genel başkan seçildikten sonra halkla partinin güçlü bir şekilde kucaklaşmasını sağlayacaktır. CHP’nin çizgisini sosyal demokrat ideolojiye oturtacaktır. Zaten ilk söylemlerinde partinin gerçek kimliğine bürüneceğinin kodlarını vermiştir. Herkes Türkiye’nin AKP iktidarına mahkûm olmaktan kurtulduğunu görecektir. Bu çok uzak değildir.