ERDOĞAN’a göre "Hamdolsun rakamlar iyi"."Ben ’Teğet geçecek’ dedim, bazıları bunu dalgaya aldı" diyor.
IMF ise son raporunda şöyle diyor:
"G-20 ülkeleri arasında önlem almayan tek ülke Türkiye.2009’da dünya yüzde 0.5 büyüyecek, Türkiye yüzde 1.5 küçülecek."
Ankara’da Ekonomik Koordinasyon Kurulu Toplantısı...
TÜSİAD Başkanı Arzuhan Doğan Yalçındağ, Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Nazım Ekren’e şu soruyu yöneltiyor:
"IMF ile görüşmeler neden gizli tutuluyor? Neden şeffaf davranmıyorsunuz? Anlaşmayı zora sokan pürüzleri neden söylemiyorsunuz?"
Nazım Ekren yanıt vermiyor, topu Ekonomiden Sorumlu Bakan Mehmet Şimşek’e atıyor.
Şimşek mikrofonu açıyor, "Söyleyemem" diyor ve kapatıyor.
* * *
Financial Times Gazetesi’nin yorumu da şöyle:
"Türkiye 2009’da 15-20 milyar dolarlık bir finansman açığıyla karşı karşıyadır.Derin resesyonu önlemek için IMF parasına ihtiyacı vardır."
Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK) Danışma Konseyi, kriz nedeniyle toplanıyor.
Toplantıda konuşanlar, hükümeti gerekli önlemleri almadığı için sert dille eleştiriyorlar.
Toplantı sonunda yayınlanmak üzere çok sert bir bildiri hazırlanıyor.
Bazı üyeler bildirinin biraz yumuşatılmasını öneriyor ama bu öneri reddediliyor ve bildiri yayınlanıyor:
"Hükümet krizi yönetememiş ve güven ortamını sağlayamamıştır.Hükümetin sanayi işletmelerinde yaşanan ciddi sorunlara ’Kendi çözüm yolunu bul’ şeklinde yaklaşması büyük hatadır.Artık beklemeye tahammülümüz kalmamıştır."
Giderek kararan ekonomik tablo, yukarıdaki eleştirileri ve değerlendirmeleri doğrular nitelikte.
Aralık ayında sanayi üretimi yüzde 17.5, imalat sanayii yüzde 19.9 geriledi.
Uzmanlara göre bu gerileme, önümüzdeki aylarda daha da hızlanacak.
İç talep daralıyor, ihracatta hızlı bir düşüş yaşanıyor, üretim geriliyor.
İşyerleri, fabrikalar birbiri ardına kapanıyor.
Gelirler azalıyor, giderler büyüyor, işsiz sayısı hızla artıyor.
Buna bağlı olarak cari açık, bütçe açığı büyüyor.
* * *
Tayyip Bey ise hükümete "Bir an önce önlem al" diyen işadamlarına kızıyor, "Zuladaki paraları çıkarın" diyor.
Kendisine biat etmeyen medyayı yalancılıkla suçluyor.
"Bunları satın almayın" çağrısını sürdürüyor.
IMF’ye kafa tutuyor. Seçimde oy toplamak için sadaka dağıtımını engelleyeceğini bildiği için görüşme sürecini uzatıyor.
Ekonomik kriz ortalığı kasıp kavururken "Hamdolsun rakamlar iyi" diyor.
Türk halkıyla Egelilerin dediği gibi düpedüz "maytap geçiyor".
Anlıyoruz ki Başbakan’ın ekonomik kriz, işsiz kalan insanlar, iflaslar, kapanan işyerleri, fabrikalar, mutfaklardaki yangın pek umurunda değil.
Başbakan’ın aklı fikri çocuklarının kurduğu ortaklıklarda.