UEFA’nın çifte standardı

YILLARDIR hakem tayininde UEFA’nın çifte standardı devam etmektedir. Ve yıllardır bu uygulamada zarar gören ülkeler, her nedense UEFA’yı bu konuda uyarmıyorlar.

UEFA, Avrupa’nın doğusundaki ülkelere batının en ucundaki hakemi göndermekte. Oysa batıdaki ülkelere ise komşularından hakem tayin etmekle haksız bir çifte standart uygulamaktadır. Çarpıcı örnek ise Fenerbahçe-Schalke maçının Lüksemburglu hakemi Alain Hamer. Lüksemburglu hakem, ikinci kez bir Alman takımına karşı yönettiği maçta ikinci kez Fenerbahçe için haksız kararlar verdi.

Olacak iş değil

Schalkeli futbolcular önceden verilen taktiğe göre, her ikili mücadelede kendilerini yere atarak, dramatik hareketlerle, bağırarak sakat numaralarıyla hakemlerin Fenerbahçeli futbolculara faul vermelerini ve kart göstermelerini sağladılar. Bu durum, Schalke Kulübü ile hakem Hamer’in arasında önceden bir ilişkinin olduğu kuşkusunu bizde yarattı. Hele hakemin Volkan’a Sand’ın yaptığı açık faulü görmeyip Fenerbahçe aleyhine ceza saha çizgisinden faul vermesi, olacak iş değil. Peki orta hakem görmedi, yan hakem ne yaptı?

Bugün Fenerbahçe’nin başına gelen, yarın Galatasaray’a, Beşiktaş’a ve hatta Milli Takımımıza uygulanabilir. Birilerinin bu konuda bir şeyler söylemesi gerekir. Tabii önce Futbol Federasyonu.

Volkan bunu hep yapıyor

Fenerbahçe kalecisi Volkan’ın kendine aşırı güvenmesi nedeniyle yaptığı çok hata var. Almanya ile evimizde oynadığımız ümit maçında yediği son dakika golünden başlayarak çok örnek verebiliriz. Arnavutluk maçında topu elinden düşürmesi gibi. Kaleci topu iki elle sıkı sıkıya tutar. Çevresinde ve arkasında rakip oyuncu var mı, kontrol eder. Sonra dikkatle ve çabuk topu çıkarır.

Volkan futbolcu değil, kaleci olduğunu bilmeli. Topu ayakla değil, önce elle tutması gerektiğini öğrenmeli. Ceza sahası içinde topu elle tutma yetkisine sahip tek kişi kalecidir. Ayrıca da Süpermen olmadığını anlamalı. Şovmenlikten vazgeçmeli. İşte o zaman büyük kaleci olur. Yoksa oyunun sonunu etkileyecek böyle bir iki hata daha yaparsa kaybolur gider.
Yazarın Tüm Yazıları